Artvin Barosu'ndan İş Bırakma Eylemine Destek

21/02/2013 11:16

"İş Bırakma Yasal Haktır"

Haber: Hayati Akbaş

Artvin Barosu Başkanı Av. İzzet Varan, 27 Şubat 2013 Çarşamba günü Türk Büro-Sen ile Büro Emekçileri Sendikası’nın ortak kararı ile büro iş kolunda gerçekleştirilecek olan bir günlük iş bırakma eyleminin, Anayasa ve ülkemizin tarafı olduğu uluslararası sözleşmeler çerçevesinde hukuki koruma altında olan demokratik bir hak arama faaliyeti olduğunu belirtti.

Türk Büro-Sen Artvin İl Temsilcisi Uğur Özer, Şube Yönetim Kurulu Üyesi Hayati Çelik, Kadın Komisyonu Başkanı Şenay Gökdemir, Artvin Adliyesi Adalet Komisyonu Yazı İşleri Müdürü Mustafa Ülker ve Yazı İşleri Müdürü Mehmet Torun'dan oluşan heyet, Artvin Barosu'nu ziyaret ederek, 27 Şubat 2013 tarihinde gerçekleştirilecek olan iş bırakma eylemine destek istedi. 27 Şubat 2013 Çarşamba günü gerçekleştirilecek olan iş bıraka eylemini hukuki yönden değerlendiren Artvin Barosu Başkanı Av. İzzet Varan, sendikaların eylem kararı neticesinde memurun iş bırakmasının yargı kararları ve uluslararası söyleşmeler ile kamu çalışanına yasal olarak tanınmış bir hak olduğunu söyledi.

AİHM ve Danıştay’ın 25 Kasım 2009 tarihinde yapılmış olan iş bırakma eylemlerine katılan kamu görevlilerine ilişkin vermiş oldukları kararlarda; memurların içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal sıkıntıların bir ölçüde kamuoyuna duyurulması ve desteğin sağlanması amacıyla sendikalarının kararı doğrultusunda etkinlik göstermelerinin doğal ve hoşgörü ile karşılanması gerekeceği, bu eylemin, göreve gelmeme yolunda kasıtlı bir davranış olarak değerlendirilemeyeceği, özürden ve toplum psikolojisinden kaynaklandığı vurgulanmakta olduğunu dile getirerek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Karaçay/Türkiye Davası'nı örnek olarak gösteren Artvin Barosu Başkanı Av. İzzet Varan, sendika üyesi olan memur maaşlarını protesto etmek ve kamuoyu oluşturmak maksadıyla iş yavaşlatma ve bırakma eylemine katılan kamu görevlisine verilen “uyarma” cezasının yerinde olmadığına ve verilen cezanın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 11. ve 13. maddelerine aykırılık teşkil ettiği sonucuna vararak, Türkiye Cumhuriyetini tazminat ödemeye mahkûm ettiğini belirterek değerlendirmesini şu şekilde sürdürdü; "Ayrıca Danıştay 12. Dairesi’nin 20. 12. 2004 tarih, 2004/4209 E. ve 2004/4148 K. sayılı kararında;“Olayda; davacının, üyesi bulunduğu sendikanın yetkili kurullarınca alınan karara uyarak kamu görevlilerinin içinde bulunduğu mali sıkıntıların kısmen düzeltilmesi ve kamuoyunca bilinen bu sıkıntıları yine kamuoyuna anlatarak desteğinin sağlanması amacıyla 11. 12. 2003 tarihinde 1 gün göreve gelmemek eylemini gerçekleştirdiği anlaşılmıştır. Bu durumda, sendikal faaliyet kapsamında bir gün göreve gelmemek fiilinin MAZERET OLARAK KABULÜ GEREKTİĞİNDEN, 657 sayılı kanunun 125/C-b maddesinde öngörülen "özürsüz olarak bir gün göreve gelmemek" fiilinin sübuta ermediği sonuç ve kanaatine varıldığından, disiplin suçu teşkil etmeyen eylem nedeniyle davacı hakkında tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır” ifadesine yer verilirken, yine benzer nitelikteki Danıştay 12. Dairesi’nin 22. 01. 2008 tarih, 2005/5767 E. ve 2008/225 K. sayılı kararındaki, “Olayda davacının üyesi bulunduğu sendikanın yetkili kurullarınca alınan, üretimden gelen güçlerini kullanma çağrısına uyarak 11. 12. 2003 tarihinde göreve gelmediği anlaşılmış olup, davacının sendikal faaliyet kapsamında göreve gelmemesi fiilinin MAZERET OLARAK KABULÜ GEREKTİĞİ dolayısıyla 657 sayılı Yasanın 125/C-b maddesi anlamında özürsüz olarak göreve gelmemek fiilinin sübuta ermediği görülmüştür.

Bu durumda, disiplin suçu teşkil etmeyen eylem nedeniyle davacı hakkında tesis olunan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir” hükmüne yer verilmiştir. Yine Danıştay 12. Dairesi’nin 16. 12. 2002 tarih, 2002/3743 E. ve 2002/4272 K. sayılı kararı ile 09. 02. 2005 tarih, 2004/4643 E. ve 2005/313 K. sayılı kararı da benzer niteliklerde olup sendikaların almış olduğu iş bırakma kararı neticesinde iş bırakan kamu çalışanına bir ceza verilemeyeceği ve bunun bir yasal bir hak olduğunu açık bir şekilde karar bağlamıştır.

Bizler Artvin Barosu olarak, emekçilerimizin bu haklı ve onurlu eylemine destek veriyor, yanlarında olacağımızı kamuoyuna bildiriyoruz. Kamu çalışanlarının da acaba başımıza bir şey gelir mi endişesi içerisine girmeden, sendikaların iş bırakma kararının yasal bir zemin içersinde olduğunu bilerek hareket etmeleri ve korkmamaları gerekmektedir. "

Artvin Barosu Başkan Av. İzzet Varan'ın yaptığı hukuki değerlendirmenin ardından, Türkiye Kamu-Sen'in yapmış oldukları çalışmalarda Artvin Barosu'nun vermiş olduğu destek için teşekkür eden Türkiye Kamu-Sen ve Türk Büro-Sen Artvin İl Temsilcisi Uğur Özer, Baro Başkanı Varan'a 1910 yılında Rus Fotoğrafçı Sergey Mikhaylovich Prokudin-Gorskii tarafından çekilen ilk renkli Artvin fotoğrafını takdim etti. 27 Şubat 2013 Çarşamba günü Türk Büro-Sen ile Büro Emekçiler Sendikası'nın ortak bir karar ile iş bırakacağını yineleyen Özer, kamu çalışanlarının iş güvencesinin kaldırılmasının gündeme getirilmesi, ücret adaletsizliğinin giderilmemesi, fazla mesai ücretlerinin kaldırılması, ek ödemelerin ve her türlü ücretin emekliliğe dahil edilmemesi ve 4/B-4/C uygulamalarının devam ettirilmesini protesto etmek için büro iş kolundaki tüm çalışanları iş bırakmaya ve duyarlı tüm sivil toplum kuruluşlarını da bu eyleme destek vermeye davet etti.

Türk Büro-Sen Artvin İl Temsilciliği'nin 27 Şubat 2013 Çarşamba günü Artvin Çok Katlı Otoparkı önünde yapacağı basın açıklaması ve iş bırakma eylemine Artvin Barosu Avukatları cübbeleri ile katılarak destek verecekler.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 21.02.2013 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.