Eğitim-Sen Artvin Şubesi yayımladığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığının statlarda yapılan 19 Mayıs Bayramı kutlamalarının Ankara dışında ki illerde okullarda kutlanması açıklamasını eleştirdi.
Açıklamada şunlar yer verildi; "Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 81 ilin Milli Eğitim müdürlerine gönderilen genelge ile 19 Mayıs törenlerinin öğrenci ve veliler için yönetmelikte öngörülmeyen "ek yükler" getirmesi nedeniyle sadece Ankara'da stadyumda kutlanacağı, diğer illerde okullarda öğrencilerin katılımı ile törenler yapılacağı belirtilmiştir.
Öğrencinin tören hazırlıkları sebebiyle yaklaşık 2 ay boyunca derslerden kopması önleneceği iddiası gerçeği yansıtmamaktadır. Çünkü törenler sırasında sınırlı sayıda öğrenci sürekli olarak değil, sadece belli günlerde hazırlık çalışmalarına katılmaktadır. Törenler için ayrı forma ve çeşitli kıyafet zorunluluklarının veliler için önemli bir yük teşkil ettiğini belirten Bakanlık'n öğrencilerden yaklaşık 40 kalem altında topladığı paralardan "rahatsız olmaması" büyük bir çelişkidir.
Bakanlık'ın genelgesinde kutlamalara hazırlık döneminin soğuklara denk geldiğine, bu durumun da sağlık sorunlarına yol açtığına ve çalışmaların uzun sürmesi sonucu öğrencilerin derslere ilgisinin azaldığına dikkat çekilmiştir. Bu gerekçe de gerçekçi değildir. Aynı durum ilköğretim çocuklarının katılımıyla kutlanan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için daha fazla geçerli iken 19 Mayıs'ın hedef alınmış olması, akıllara başka sorular getirmektedir.
EĞİTİMDE IRKÇI-GERİCİ UYGULAMALAR HIZLA ARTIYOR
Bugüne kadar Milli Eğitim Bakanlığı tarafından uygulanan piyasacı ve muhafazakâr eğitim politikaları, eğitimde inceden inceye dini motiflerin yaygınlaşması, başta felsefe dersi olmak üzere eğitim müfredatında dini öğelerin hiç olmadığı kadar yaygınlaşmış olması Bakanlık'ın her adımının şüphe ve endişe ile karşılanmasına neden olmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı hangi gerekçeyi öne sürerse sürsün, eğitimde ırkçı-gerici uygulamalar, geçtiğimiz 9 yıl içinde hızla artmıştır. Sayısı daha fazla artırılabilecek olan örneklere baktığımızda;
---Üniversitede tutuklu öğrenci sayısı her geçen gün artarken, yükseköğretim hizmeti tamamıyla ticarileştirirken, akademik faaliyetlerinden dolayı öğretim üyeleri tutuklanırken üniversitelerdeki özgürlük sorununa sadece başörtüsü kapsamında yaklaşan,
---İmamları ücretli öğretmen olarak görevlendiren,
Anaokulu ders kitapları dâhil tüm müfredatı, dinsel referanslarla yeniden yapılandıran,
---Kutlu Doğum Haftası etkinliklerini eğitimin bir parçası haline getiren,
12 Eylül ürünü zorunlu din dersi eğitiminin kaldırılmasına dönük talepleri görmezden gelen,
----Eğitim hizmetinde 4+4+4 kademeli sistemi getirerek öğrencileri imam hatip liselerine yönlendirmeyi hedefleyen,
----Felsefe Grubu kadrolarını İlahiyat mezunlarıyla dolduran,
----Öğrencilere umreye katılım çağrısı yapan, öğrencilerin kopyacılar bulunsun çağrısına tehditler savuran, bir AKP karşımıza çıkmaktadır.
AKP'nin iktidara geldiği günden bugüne söz konusu politikaları rejimle hesaplaşmasının bir ürünüdür. Bu hesaplaşma toplumun dinsel referanslarla yeniden inşa edilmesini amaçlamaktadır. Kısaca, AKP'nin hayatımıza bu yöndeki müdahalesi yeni bir toplum mühendisliğinin en açık göstergesidir. Bu süreci demokrasi içerisinden okumak, AKP'nin bu yönünü görememektir. Otoriterliğin giderek hayatımızı kuşattığı bir dönemde toplum mühendisliğine soyunmuş AKP'nin demokrasi anlayışı, giderek artan şiddet, baskı ve yıldırma politikalarıyla da açığa çıkmaktadır. AKP, Türk-İslam sentezi doğrultusunda İslami vurgunun daha öne çıkarıldığı bir sistem ve yaşam biçimi yaratmayı hedeflemektedir.
Stadyumlarda yapılan 19 Mayıs kutlamalarının biçimi ve içeriğine ilişkin eleştiriler getirilebilir. Ancak 19 Mayıs törenlerinin kutlanış şeklinin tamamen değiştirilmesi, "ulusal bayramlar" konusundaki hassasiyetini, eğitimin dinselleştirilmesi konusunda göstermeyen ve bu konuda sicili yeterince bozuk olan bir bakanlık için çelişkili bir uygulamadır.
Kurtuluş savaşımımızın ve Emperyalizme başkaldırının miladı olan 19 Mayıs gününün AKP tarafından hafızalardan silinmeye çalışılmasıdır.
AKP'nin ustalık döneminde denk gelen uygulamaların, eğitim sisteminde yaşanan dönüşümü daha da derinleştirmeye yönelik uygulamaları Eğitim Sen tarafından dikkatle takip edilmeye devam edecektir".
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 24.01.2012 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle