1 Mayıs İşçi Bayramı kutlamaları Hopa ilçesinde Cumhuriyet Meydanında coşkulu bir şekilde kutlandı. Kutlamalara; KESK’e bağlı Eğitim-Sen Hopa temsilciliği, BES, SES, KESK Rize Platformu, Hopa Halkevi, HDK bileşenleri Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, EMEP, ESP, Hopa CHP, Devrimci Liseli Gençlik ve Öğrenci dayanışması, Genç Umut, Hopa Dayanışma Derneği ve Gençlik örgütleri katıldı.
Hopa Çay kur Fabrikası önünde toplanan katılımcılar, kortej oluşturarak Cumhuriyet meydanına kadar çeşitli sloganlar atarak yürüyüş yaptılar. . “Her yer Taksim, Her yer Direniş, Yaşasın 1 Mayıs” sloganları altında Cumhuriyet meydanında toplanan katılımcılar burada da 1 Mayıs içeren sloganlar atmaya devam ettiler.
Cumhuriyet meydanında ki kutlamalar tertip komitesi tarafından programlandığı gibi saat 14. 00 de Devrim Şehitleri ve 1 Mayıs’ta hayatlarını kaybedenler anısına 1 dakikalık saygı duruşu yapılması ile başladı.
İlk olarak Kamu emekçileri Sendikası adına Dilber Şen konuştu. Şen konuşmasında 1 Mayıs ile ilgili düşüncelerini açıklayarak AKP İktidarına yüklendi.
Dilber Şen konuşmasında şu ifadelere yer verdi “Bugün 1 Mayıs. .
Bugün emeğin mücadelenin günü. .
Selam olsun işçi sınıfına. .
Selam olsun emeği kutsayan insanlara. .
Selam olsun tüm baskılara, kendilerinden olmayanın üstüne çullananlara rağmen, burada olan yüreği cesur insanlara, selam olsun. .
AKP iktidarı emperyalizm güdümünde emekçi halklara yönelik saldırılarını yoğunlaştırarak sürdürüyor.
10 yıllık AKP iktidarı, emekçilerin güvencesizleştiği, yoksul halkın sefalet içerisinde sürüklendiği, doğanın ve kentlerin sermayenin talanına sunulduğu, gericiliğin toplumsal alanı kuşatarak kamusal alanı dönüştürmeye yöneldiği, emperyalizmin güdümünde üstlenilen aktif taşeronluk rolüyle, ülkemizin komşularıyla savaşın eşiğine getirildiği ve yeni NATO üsleriyle kirli bir savaş üssü haline getirildiği bir ülke yarattı.
İşte, onların yeni diye söz ettiği Türkiye bu! AKP’nin Türkiye’si, emperyalizmin işbirlikçisi, bir avuç sömürücü zorbanın Türkiye’sidir.
Emekçi halkın emeğinin karşılığını aldığı, özgürlüğün ve demokrasinin, halkın söz, yetki, karar sahibi olduğu bir temelde geliştiği, gerici kuşatma karşısında, aklın ve bilimin özgürleştiği, emperyalizmle bütün bağımlılık ilişkilerinin ortadan kaldırıldığı bir ülkeyi yeniden kurmak için, AKP düzenine karşı mücadelemizi yükseltmek için ,
Güvencesizleşmeye ve Taşeronlaşmaya Karşı Emeğin Türkiye’sini kurmak için 1 MAYIS’ta bir kez daha alanlardayız…
AKP emekçilere yönelik saldırılarında hız kesmiyor. Taşeronluğu her alanda yaygınlaştıran AKP, bunu artık kurumsallaştırarak çalışma yaşamının temeli haline getirmek istiyor. Bu yüzden emekçilerin kazanılmış haklarına ve güvenceli çalışmaya yönelik saldırılar 657 sayılı yasada yapılmak istenen yeni düzenlemelerle hiç gündemden düşürülmüyor. İşçilerin kazanılmış haklarından biri olan kıdem tazminatı gasp edilmeye, esnek çalışma yaygınlaştırılmaya, kamu hizmetleri her düzeyde ticarileştirilmeye çalışılıyor.
Taşeron ve güvencesiz çalışma geleceksizliktir. AKP, emekçileri geleceksizleştirerek sermayenin geleceğini güvence altına almaya çalışıyor.
AKP’nin Taşeron Düzeni’ne karşı, 1 MAYIS’ta emeğin Türkiye’sini kurmak için alanlardayız. AKP iktidarında ülkemiz tek adam tek parti diktası ile yönetiliyor. Şimdi fiilen uygulanan bu diktatörlük yeni anayasa ile kurumsal bir sivil diktatörlüğe dönüştürülmek isteniyor.
AKP, yasama-yürütme-yargıyı tekelleştirme yönünde, referandumda attığı adımı ilerletmeyi, hızlı karar alma adına her tür denetim ve muhalefeti saf dışı etmeyi amaçlıyor.
Sivil Diktatörlüğe karşı, 1 Mayıs’ta halkın söz ve karar sahibi olduğu özgürlükçü ve demokratik bir Türkiye’yi kurmak için alanlardayız.
Emperyalizme Karşı Tam Bağımsız Bir Türkiye için alanlardayız. . . AKP, ülkemizi gelişmiş bir ABD üssü haline getiriyor. Ortadoğu halklarının üzerine bombalar yağdıran, iç savaşlarla ülkelerin tarihini ve geleceklerini yok eden bu yıkımdan pay kapmak için uğraşan işbirlikçiler bugün de bölgede daha etkin olma adına, yeni ve daha büyük savaşların hazırlığını yapıyor.
Emperyalizme ve İşbirlikçilere Karşı, 1 Mayıs’ta Ortadoğu halklarının özgürlüğü ve ülkemizin bağımsızlığı için alanlardayız. AKP iktidarında yukarıdan devlet eliyle, aşağıdan cemaat-tarikatlar eliyle İslami bir rejim inşa ediliyor…
Ülkenin en temel sorunları dahi artık dini referanslarla tartışılır hale getirildi. Gündelik yaşam dini muhafazakârlığın baskısı altına alınırken, kamusal alan da din eksenli olarak yeniden biçimlendiriliyor.
Eğitimde uygulanan 4+4+4 eğitim sistemi ile ‘dindar nesil yetiştirme’ stratejisinin parçası olarak okullar İmam Hatipleştiriliyor. Örgütlü öğretmenlere sendikacılara saldırılar artarak devam ediyor. Yaratılan bu iklimin parçası olarak, AKP’nin dindar nesilleri üniversitelere yönelik satırlı-sopalı saldırılar gerçekleştiriyor.
Barış ve Kardeşlik Temelinde Bir Türkiye için alanlardayız. . . AKP, ‘Büyük Türkiye’ ve ‘Ümmetçilik’ temelinde bir ‘barış’tan söz ediyor. Emperyalizmin bölge politikalarına bağlı, onun güdümündeki yeni savaşlara yönelen bu anlayışla gerçek bir barış kurulamayacağı ortadadır.
Barışı kurmak ve kalıcılaştırmak, ancak emekten ve demokrasiden yana güçlerin aşağıdan toplumsal barışı güçlendiren mücadelesinin eseri olabilir. Ülkemizde barışın ve kardeşliğin kurulması ancak Türk ve Kürt emekçilerinin tüm ezilenlerle birlikte bu sömürü düzenini yıkıp, Türkiye’yi yeniden kurması ile mümkün olabilecektir.
Silahların susması, halkların barış iradesinin güçlendirilmesi ülkemizin barış ve kardeşlik temelinde yeniden kurulması için 1 Mayıs’ta alanlardayız. Suyumuzu, çayımızı, yaylalarımızı, havamızı, çocukluğumuzu, anılarımızı sermayesine sermaye eklemek için satan AKP’ye dur demek için alanlardayız. Çocuklarımız için onlara güzel bir ülke bırakmak için alanlardayız. AKP kentsel dönüşümlerle, maden arama bahaneleriyle, fabrika kurma bahaneleriyle, HES leriyle doğayı sermayeye dönüştürmekte, halkı tam anlamıyla sürgün etmektedir. Toprağına emeğine sahip çıkanlar türlü bahanelerle gözaltına alınmaktadır. Korku imparatorluğu kurmaya çalışan AKP bilsin ki biz işkencelere idam sehpalarına alanlara canlar koyanların bayrağını taşıyoruz.
Emperyalizme, Gericiliğe, Sömürüye, Baskıcı-Otoriter Düzene Karşı Bağımsızlığın, Emeğin, Özgürlüğün, Eşitliğin, Kardeşliğin Türkiye’sini Kurmak için alanlardayız” dedi.
Daha sonra Halkevleri adına Kamil Ustabaş, Devrimci Liseli Gençlik ve Öğrenci dayanışması adına Suat Alkan Kırçiçek, HDK adına Recep Demirci, Genç Umut adına Seçim Yağmur Muti birer konuşma yaparak 1 Mayısla ilgili, yaşanan siyasi gelişmelerle ilgili ve gündeme yönelik düşüncelerini açıkladılar.
Hopa’daki 1 Mayıs mitinginde daha sonra Hopa Müzik evi topluluğu tarafından söylenen parçalar eşliğinde Mitinge katılanların topluca horon oynayıp halaylar çekmesi ile sona erdi.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 01.05.2013 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle