Derelerin Kardeşliği Platformu (DEKAP) üyeleri, Artvin'in Şavşat ilçesi Tigrat deresi üzerinde Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yaptırılan tersib bentlerinin yıkılması sonucu sel sularına kapılan 5 kişinin hayatını kaybetmesinin 1'inci yıldönümünde Şavşat'ta "HES'lere hayır" mitingi düzenlendi.
5 bin kişi katıldı, alan dar geldi.
DEKAP üyeleri tarafından Cumhuriyet Caddesi üzerindeki bir düğün salonunun önünde gerçekleştirilen mitinge ilçe sakinleri de büyük destek verdi. Artvin'den Sinop'a kadar Karadeniz'deki tüm vadi ve derelerin temsilcilerininde aralarında bulunduğu yaklaşık 5 bin kişinin katıldığı mitingde, "Su temel haktır, satılamaz" yazılı dev pankartın karşısında "Su hayattır satılamaz", "Bu vadide satılık su yok", "Dereler özgür akacak" ve "HES' lere geçit yok" pankartları açıldı, "HES' lere hayır" sloganları atıldı. Şavşat Kaymakamlığı'nın daha önce Hükümet Konağı önüne verdiği miting iznini iptal etmesi nedeniyle küçük bir alanda yapılan mitinge katılan vatandaşlar alana sığmadı. Polis miting çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı, Jandarma ise ilçe girişinde arama noktaları oluşturdu.
"5 kişinin ölümü ile ilgili hesap sorulmadı "
Burada konuşan tertip komitesi başkanı Mümtaz Temiz, geçen yıl bu tarihte Tigrat deresi üzerindeki bentlerin yıkılması sonucu sel sularına kapılarak hayatlarını kaybeden 5 kişinin ölüm yıldönümünde bu mitingi düzenlediklerini belirterek, olayda hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diledi. Temiz, "Ancak aradan bir yıl geçmesine rağmen hesap sorulmadı. Katil de, işbirlikçi de bu devletin yanlış hesaplarının yanında saf tutan bürokratlardır. DSİ yetkilileri, şirket yetkilileri ve sözcüleri gibi ÇED raporu düzenliyorlar. Onlara sorarsanız her şey güllük gülistanlık, ne moloz dökülüyor, ne gürültü oluyormuş, ne ormanlar kesiliyormuş. 49 yıllığına arazimizi kiraladıktan sonra 49 yıl sonra bu doğada hiçbir şey bulamayacağız" dedi. Temiz, ayrıca miting için afiş asan tertip komitesinden 5 arkadaşlarına 500'er TL para cezası kesildiğini ve 2 arkadaşlarının gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldığını hatırlatarak, "Tüm engellemelere rağmen Şavşat'taki bu alanı doldurduk. Onlar bizi yıldıramayacak" diye konuştu.
"Bölgemizde yapılmak istenen HES 'ler cinayettir"
Şavşat Derelerini Koruma Platformu Dönem Sözcüsü Erkan Erbaşi ise, suyun sadece insanın değil bütün doğanın yaşam kaynağı olduğunu hatırlatarak Artvin' nde yapımı planlanan 176 HES projesine karşı olduklarını söyledi. Erbaşi, "Su hayattır, yaşamın belirtisidir. Su ölümcül bir hastanın hayata tutunurken yakınlarından istediği tek şeydir. Bu nedenle suyun ticari meta haline getirilmek istenmesi cinayettir. İlçemizde ve bölgemizde yapılmak istenen HES 'ler cinayettir. Bu cinayete asla izin vermeyeceğiz. Bizler suyun ticari meta haline dönüştürülmesine hayır diyoruz. Bu konuda hiçbir kurumla pazarlığa oturmayacağız. HES şirketleri bölgemizden defolup gidene kadar suyun başında olacağız. Çünkü bu memleket, bu doğa, bu sular bizimdir" dedi.
"Dün yolla sahilimizi, şimdi santrallerle suyumuzu alıyorlar"
Derelerin Kardeşliği Platformu Yürütme Kurulu Başkanı Mehmet Gürkan da, sayıları her geçen gün artan HES projelerine karşı artık direnmekten başka çareleri kalmadığını belirterek "Uluslararası sermaye Türkiye'deki yerli işbirlikçileri ile sularımıza saldırdı. Bu bölgenin insanları susuz yaşayamaz. Bunu bilmiyorlar. Karadeniz halkını yok etmeye çalışıyorlar. Biz yok olmak istemiyoruz. Dün Karadeniz Sahil Yolu'nu yapma bahanesiyle geldiler. Sahilimizi aldılar, direnemedik, ses çıkaramadık. Tapu ve kadastro ile geldiler, 50 yıldır kullandığımız tarlalarımızı aldılar, yine ses çıkaramadık. Şimdi ise santrallerle suyumuzu alacaklar. Su yaşamdır. Yaşamımızı çalmaya geliyorlar. Biz susuz yaşanmayacağını Fırtına Vadisi'nde dönemin Başbakan'ı Mesut Yılmaz'a haykırdık ve yaptırmadık. Halk olarak direndik. Bugün onların sermayesi varsa inanın bizim gücümüz, halkın gücü onlardan daha fazladır" diye konuştu.
Duygulanan iki köylü kürsüye çıkıp mikrofonu aldı
Yöresel ezgilerin kemençe ve tulumla seslendirildiği miting sırasında vatandaşlar horon oynadı, halay çekti. Miting sırasında heyecanlanan ve kürsüye çıkarak mikrofonu alan 60 yaşındaki Sacide Koşar adlı kadın, yazdığı bir yazıyı okudu. Koşar, "Suyumuzu satanlara soruyorum, sizin için Şavşat halkımı yoksa birkaç patron mu önemlidir? Suyumuzu satarken kimden izin aldınız?. Hadi diyelim bizi ciddiye almıyorsunuz, ya o vadilerde yaşayan kuşları, böcekleri ve bitkileri de mi ciddiye almıyorsunuz. Bir gün susuz kalan yılanlar bizi de suyumuzu satanları da sokacaktır. Bunu unutmayın" dedi. Kürsüye çıkan 83 yaşındaki Kayadibi köyü sakinlerinden Mehmet Ocaklı ise gençlere seslenerek "Birlik olun, canımız olan suyumuzu vermeyelim" diye haykırdı. Protesto gösterisi daha sonra çeşitli yöresel müzik gruplarının konseri ile sona erdi.
Şavşat'ta 15 Temmuz 2009 günü Tigrat deresi üzerinde DSİ tarafından yaptırılan tersip bentlerinin yıkılması sonrasında meydana gelen sel felaketinde suya kapılan Lütfiye Acar, Özgen Demiral, Dildar Demiral, Mavinur Durmuş ve Selin Demirel hayatını kaybetmişti.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 17.07.2010 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle