Türkiye’nin birçok ilinde ‘av turizmi’ adı altında çeşitli yaban hayvanlarının avlanması için yapılan ihalelerin iptali için doğasever ve hayvan severler tarafından Türkiye genelinde eylem yapıldı. Hayvan Hakları Konfederasyonu Kurucular Kurulu (HayKonfed), Anadolu Hayvan Hakları Federasyonu Marmara Hayvan Hakları Federasyonu, Ege ve Karadeniz Hayvan Hakları Federasyonları Kurucular Kurulunun ortaklaşa hazırladığı basın açıklaması 81 ilde aynı anda okundu. Artvin’de Hayvanları, İnsanları ve Doğayı Koruma Derneği (Haydiko) bu kapsamda basın açıklaması yaptı. Dernek Başkanı İmren Usta’nın il dışında bulunması nedeniyle açıklamayı Dernek Yönetim Kurulu Üyesi Tülay Aydın yaptı. Aydın, açıklamayı okurken, “ Tüm Türkiye’de aynı anda ortak metinle yapılan açıklamada “Av turizmi adı altında yaban hayvanlarının katledildiğini belirterek yaban hayvanlarının ihale yoluyla vurulmasını kınıyoruz.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün, hayvanların kaçak avlanmasına karşı binlerce lira ceza yazarken parayla ruhsat alındıktan veya ihaleyi kazandıktan sonra avlanmayı teşvik ettiğini savunan Aydın , "Orman ve Su İşleri Bakanlığı, av turizmi adı altında yaban hayvanlarının avlanması için ihaleler hazırlamıştır.
Bazıları yapılan bazıları da önümüzdeki günlerde yapılacak ihalelerle her biri 10 bin liradan 15 ayı, 6 bin liradan 109 yaban keçisi, 5-6 bin liradan çengel boynuzlu dağ keçisi, fiyatı ve sayısı belirtilmeyen daha birçok ilde de ceylan, kızıl geyik, melez yaban koyunu, yaban keçisi, çengel boynuzlu dağ keçisi gibi çok sayıda yaban hayvanı vurulacak" dedi.
Aydın, çengel boynuzlu dağ keçisi, alageyik, boz ayı, ceylan gibi hayvanların sayılarının ülkenin birçok bölgesinde son derece azaldığından nesillerinin tükenmesi riskine karşı hayvanların öldürülmesi yerine üretim için kullanılması gerektiğini ifade ederek, "Bu kanunun koruyucusu durumunda olan Bakanlığın avcılık için ihaleye çıkmasını şiddetle kınıyoruz. Bizler meydanlarda bu açıklamayı yapmadan önce Hayvan Hakları Konfederasyonu kurucu federasyonlarından Marmara Hayvan Hakları Federasyonu, Cumhuriyet Savcılığına Orman Su İşleri Bakanlığı yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu" diye konuştu.
Av turizmi adı altında yüzlerce yaban hayvanının öldürüldüğünü kaydeden Aydın, "Av turizmi adı altında yüzlerce yaban hayvanının öldürülmesini kabul etmemiz mümkün değil. Bu katliam ihalelerinin iptal edilmesi gerekiyor. Biz avcılığın spor olmadığı, cinayet olduğunu, tamamen ortadan kaldırılmasını talep ederken, yurt içi ve yurt dışından gelecek profesyonel katillere bunun para karşılığı yaptırılmasını kabul etmiyoruz. Yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan yaban hayatın, canlı türlerinin katledilmesine seyirci kalmayacağız" ifadesini kullandı.
ÖNCE PARASINI VER, SONRA ÖLDÜR. . .
Açıklamanın devamında” Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü hayvanların kaçak avlanmasına karşı binlerce lira ceza yazarken, parayla ruhsat alındıktan veya ihaleyi kazandıktan sonra avlanmayı teşvik etmektedir. Yani verilen mesaj şudur: ÖNCE PARASINI VER, SONRA ÖLDÜR. . .
Çengel boynuzlu dağ keçisi, alageyik, boz ayı, ceylan gibi hayvanların sayıları ülkenin birçok bölgesinde son derece azaldığından nesillerinin tükenmesi riskine karşı hayvanların öldürülmesi yerine üretilme için kullanılması şarttır. Ayrıca, 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu Madde 4. f) şöyle der:
Yabani hayvanların yaşama ortamlarından koparılmaması, doğada serbestçe yaşayan bir hayvanın yakalanıp özgürlükten yoksun bırakılmaması esastır.
Bu kanunun koruyucusu durumunda olan Bakanlığın avcılık için ihaleye çıkmasını şiddetle kınıyoruz. Bizler meydanlarda bu açıklamayı yapmadan önce Hayvan Hakları Konfederasyonu kurucu federasyonlarından Marmara Hayvan Hakları Federasyonu Cumhuriyet Savcılığına Orman Su İşleri Bakanlığı yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusunda; 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununa muhalefet, 2873 sayılı Milli Parklar Kanununa muhalefet, 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanununa muhalefet, Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi (Bern)ne muhalefet, nesli tükenmekte olan hayvanların yasa ve uluslar arası sözleşmelere aykırı bir şekilde devlet eliyle avlanması için ihale düzenlenmesi, dilekçe metninde yer alan diğer suçlar nedeniyle dava açılması talep edildi.
Avcılık Spor Değil, Cinayet
Av turizmi adı altında yüzlerce yaban hayvanının öldürülmesini kabul etmemiz mümkün değil. Bu katliam ihalelerinin iptal edilmesi gerekiyor. Biz avcılığın spor olmadığı, cinayet olduğunu, tamamen ortadan kaldırılmasını talep ederken, yurt içi ve yurt dışından gelecek profesyonel katillere bunun para karşılığı yaptırılmasını kabul etmiyoruz.
Devlet Katliama Çanak Tutuyor
"Yaşam alanları yok edildiği, avcılar tarafından katledildikleri, su kaynaklarının yok edildiği, doğa katili HES kanallarında boğuldukları yetmezmiş gibi Av Turizmi adı altında bu işi yapan şirketlere "turistik av" ile yaban hayvanı öldürtmesi için ihale açılması kabul edilemez.
Yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan yaban hayatın, canlı türlerinin katledilmesine seyirci kalmayacağız. "Devletin nesli tükenmekte olan yaban hayvanlarının öldürülmesinden kazanılacak üç beş liraya ihtiyacı varsa. . . !
Kendi Aramızda Toplayıp Verelim. . . !''
'' Av Turizmi '' Anayasayı, hayvanları koruma kanununu, uluslararası yasaları hiçe saymaktır. . . ! "AV TURİZMİNE HAYIR !"
"Kanlı Paraya Hayır" "Yaban Hayvanlarımızın Ölüm İhalesine Hayır"
"Avcılık Bir Spor Değil, CİNAYETTİR" ifadelerine yer verdi.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 16.06.2015 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle