Artvin’de Madene Karşı Bahar Yürüyüşü Gerçekleştirildi

29/05/2013 21:21

Yeşil Artvin Derneği’nin Organize Ettiği, Çehav’ın Katkılarıyla Gerçekleştirilin 3. Bahar Yürüyüşü Cerattepe Mevkii’ne Yapıldı.


Haber: Tolga Gül







Cerattepe Doğa Yürüyüşü 26 Mayıs 2013 Pazar günü yapıldı. Yeşil Artvin Derneği’nin organize ettiği Çevre ve Ekoloji Hareketi avukatlarının (ÇEHAV) katkılarıyla yapılan 3. Bahar Yürüyüşü Artvin halkının da katılımıyla gerçekleşti.

3. Bahar Yürüyüşüne Artvin’ Çoruh Üniversitesinde görev yaptığı dönemde madene karşı yapılan mücadelede her zaman doğduğu memleketine sahip çıkan daha sonra KTÜ’ye atanan Yrd. Doç. Dr. Oğuz Kurtoğlu, Artvin Belediye Başkanı Dr. Emin Özgün, CHP Merkez İlçe Başkanı Cüneyt Öztürk, Türkiye’de çevre konusundaki duyarlılıklarıyla adını duyurmuş olan ÇEHAV üyeleri, eski Yeşil Artvin Derneği Başkanı Necati Altun, Eğitim Sen Artvin Şubesi başkanı Köksal Gümüş, Artvin’de doğanın bozulmasını ve Cerattepe’de madenin çıkmasını istemeyen vatandaşlar katıldı. Katılımın yoğun olduğu yürüyüş Cerattepe yol ayırımından başladı.

Yaklaşık 5 kilometrelik yürüyüş 2008 yılında dava devam ederken kesilen bin 800 ağacın katledildiği yerin kısa öyküsünü Yeşil Artvin Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Av. Bedrettin Kalın anlattı. Kalın; “Artvin dışından gelen değerli misafirlerimize burada yapılan ağaç katliamı hakkında kısa bir bilgi vereyim. Dava henüz devam ederken bir anda başlayan ağaç katliamında bin 800 ağaç yok edildi. Eğer mahkeme yetişmeseydi buraları komple tıraş edeceklerdi. Burası Artvin için hayati önem taşıyan çok özel bir alan. Buraları Artvin’in su havzasıdır. Heyelan alanı olduğu bilimsel raporlarda yer alıyor. Buna rağmen kıyım yaptılar. Ancak burada doğa son derece bereketli ve canlıdır. Bakın fidanlar inadına fışkırmış, hayat sunmaya devam ediyorlar: “ dedi.

Daha sonra Cominco Madenciliğin açmış olduğu ve ruhsatlarının iptali ile ağzı duvar örülerek kapatılan galerinin önüne gelindi. Burada bir süre dinlenen ve incelemede bulunan özellikle Artvin dışından gelen doğaseverler böylesine muhteşem bir doğaya bir maden için kıymanın mantığını anlamakta zorlandıklarını belirterek; ” Böylesine muhteşem bir doğa, böylesine bir cennete kıymak tek kelime ile katilliktir, cinayettir. Biz böyle bir havayı bugüne kadar ciğerlerimize çektiğimizi hatırlamıyoruz. Yeşilin her tonu, bilmediğimiz tonlarını burada. Buna kıyanlara ne olur izin vermeyin. Yetkililere de seslenmek istiyoruz; siz de buradaki insanlar kadar olmasa da elinizden gelen desteği verin. Eğer buraları korumada yardımcı olursanız, Allah’ bunun mükâfatını verir. Çünkü çok özel bir coğrafyayı yok etmekten kurtaracaksınız. Allah’ın yaratığı güzelliği ne olur bozdurmayın” ifadelerini kulandılar. Geriye dönüşte de aynı yere kadar yürüyen doğaseverler, buradan Artvin Belediyesi Kafkasör Dinlenme Tesislerinde ikram edilen ekmek içi döneri hep birlikte yediler.

Yemeğin ardından çevreciler yapılan mini foruma katıldı. Forumun açılışını Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan yaptı. Karahan; “25 yıldır bu güzelliği korumak için Artvin halkı olarak insanüstü gayretlerle çaba sarf istiyoruz. Hukuk bizi her zaman haklı buldu. Trabzon Bölge İdare Mahkemesi’nin gerekçeli kararına karşın Rize İdare Mahkemesi onay verdi. Biz hukuk ve demokratik çerçevede Artvin halkı olarak mücadeleye devam edeceğiz. Bizimle doğa yürüyüşüne gelen Artvin dışına ÇEHAV üyelerine, Artvin’in sevdalılarına çok teşekkür ediyorum. ” dedi.

Daha sonra söz alan KTÜ Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Kurtoğlu, Artvin halkının madene karşı yürüttüğü mücadelenin ne kadar haklı bir mücadele olduğunu bu doğaya baktığınız daha net göreceksiniz diyerek; “Sebep ne olursa olsun, Artvin’e gelmek, Ceratepe’ye gelmek, sizlerle birlikte olmak çok güzel. Cerattepe ve Kafkasör bölgesi çok özel bir coğrafyadır. 200’den fazla endemik bitkiye sahip olup, 20 tanesi bu coğrafyaya hastır. Maden şirketleri her zaman madene bakarlar. Üstünde neyin olduğu aşağıda ne kadar insanın yaşadığı önemli değildir. Şimdi bunlar buradan madeni çıkaracaklar. Hammadde olarak bin 500 dolara Kanada’ya götürtüp, daha sonra mamul hale getirilip 9 bin dolara yurda tekrar getirtecekler. Bu da ithalat ve ihracat arasındaki makasın açılmasına neden olmaktadır. Maalesef Türkiye’de hammadde dışarı satılıp mamul olarak tekrar alınıyor!

Değerli dostlar. Burası Murgul gibi değildir. Bu coğrafya madenciliği kaldıramaz. Çünkü bir kere heyelan alanıdır. Su havzalarının bulunduğu yerdir. Eğer buraya makineler girerse Artvin’i çok büyük heyelanlar bekler. Memleketinize sahip çıkın. Haklı mücadelenizi her zaman gönülden destekleyeceğimi bilmenizi isterim” dedi.

Ardından söz alan ÇEHAV Üyesi Avukat Semih Özay, altın üretiminin doğayı korkunç bir şekilde tahrip ettiğini anlatarak başladığı konuşmasında: “ Artvinli doğaseverler, çevreciler, sizler Bergama’dan fenasınız. Sizlerin duruşu gerçekten net ve dik olduğunu bugün gözlerimle gördüm, şahit oldum. Ben Bergamalıyım. Bizler de çok mücadele ettik. Bergama’da altın madenciliği yapılıyor. Bunun nasıl yapıldığını kısaca anlatayım da bilin. Onların dediği gibi güllük gülistanlık içinde çıkmıyor! Bir kere altın madeni için çok fazla su lazım. Cevher iyice çamur haline getiriliyor. Sonra bir tarafa gümüş, altın gidiyor, diğer tarafa ise siyanürlü çamur. Bu çamurlar için atık barajları yapılıyor. Bu barajlar zaman içinde ağır metallerle dolu çamura dayanamayarak yıkılıyor!’ Sızdırıyor. Sonra şunu da söyleyeyim ki; Dünyada yeterince altın var. Ama şu kadınlar yok mu? Takıya olan düşkünlüğünüz. Aslında sizi değil beyleri suçluyorum. Altın olmasa da yaşam devam eder, ama eğer ormanınız, suyunuz yoksa orada yaşam da yoktur. Orman ve su bir ülkenin sürekli ve gerçek zenginliğidir. Ben bir toplantıya katıldım. Orada sivil itaatsizliği anlatıyorlardı. Sivil itaatsizliğin tanımı ise şöyle: Hukuka uygun, kanunlara aykırı olan eylem şeklidir. Artvin bunu da çok iyi yapıyor. Ben sizi İzmir’den izlediğimde çok duygulanmıştım. Gönlüm her zaman sizinle olacak” dedi.

Önceki gün spor salonunda konser veren sanatçı Zafer Güler de madene karşı Artvin halkına destek vererek birlikte Cerattepe’ye yürüdü ve forumda söz alarak; “Bugün Artvin’in haklı bir mücadelesine katıldım. Ben Tunceliliyim. Orada da Munzur Vadisi’ni HES’çiler almak istiyor. İzmir Aliağa’da Termik santral kurmaya kalktılar. Biz sanatçılar olarak sazımızla sözümüzle halkımıza destek verdik. 20 sanatçının katıldığı mitingden sonra çok şey değişti. Gerekirse buraya da sizlere destek vermek amacıyla bunu yapabilirim. Bakın şurada doğanın koynunda çocuklar oynuyor. Ben kendime örnek aldığım genç yaşta kanserden dolayı yaşamını kaybeden Kazım Koyuncu gibi bu çocuklar hastalanmasın. ÇERNOBİL’in yol açtığı kanser hastalıklarına bu kez buradaki madencilik eklenecek. Hepinize beni dinlediğiniz için teşekkür ediyorum. ”dedi.

ÇEHAV Üyesi Avukat Özlem Ceylan Aytaç ise yazılı bir açıklama yaparak; “Artvin´de 25-26 Mayıs 2013´de bir araya gelen çevre ve ekoloji hareketi avukatları (ÇEHAV) aşağıdaki kararları almış ve kamuoyuyla paylaşma gereği duymuştur.

1)Biz çevre ve ekoloji hareketi avukatları olarak, Artvin´de yürütülen ekoloji mücadelesinin toplumsal anlamını kavrıyor ve biliyoruz. Artvin´de gerçekleştirilmesi düşünülen büyük maden operasyonun bölge nüfusunun göçe zorlanması sonucunu doğuracağının farkındayız. Yıllardır "kalkınacaksınız, iş bulacaksınız" söylemiyle yapılan ve bize sorulmadan devam eden pek çok projenin mevcut ekonomik kaynaklar ve bölge halkı üzerindeki olumsuz sonuçlara yol açtığını biliyoruz. Bu nedenle Artvin halkının şimdi daha güçlü ve hep birlikte yükselttiği mücadelesini, Artvin´de Madene Hayır, sözünü sahipleniyoruz. ÇEHAV üyesi biz avukatlar, hem yürütülen bu mücadelenin bir bileşeni olarak hem de avukatları olarak Artvin halkıyla birlikte yürüme kararlığımızı açıklıyoruz.

2)Bergama´dan, Ulukışla´dan, Kaz Dağları´ndan ÇEHAV üyesi onlarca avukatın biriktirdiği hukuki deneyimi, Artvin halkının coşkusu, ümidi ve diğer canlılarla birlikte yaşama kararlığı için paylaşmaktan onur duyacağımızı bildiriyoruz. Bizler, Artvin´de yürütülen mücadeleyi tüm bileşen avukatlarımızla çoğaltmayı onları yüzler ve binler yapmak için size söz veriyoruz.

3) Şu içinde bulunduğumuz vadinin tüm kurdu, kuşuyla, kestane balının tadıyla ve toprağın kokusuna sinen coşkuyla bir arada yürümeye geldik. Şimşir gibi sert bir sürece giriyoruz. Ama bugünden sonra ÇEHAV bileşeni avukatlar hem açık imzalarıyla hem de ÇEHAV imzasıyla içinde bulundukları topluluk, meslek odası, demokratik kitle örgütü ve ilgili tüm kurum ve kuruluşları Artvin´in göçe zorlanması projesine karşı birlikte olmaya çağıracağız ve buradan bir kez daha haykırıyoruz: Artvin bulutların ülkesidir. Bulutların ülkesinde talancılara, yağmacılara, demokrasi ve hukuk düşmanlarına yol açmayacağız. Bunun için var gücümüzle çalışmazsak tarih ve önünde konuştuğumuz ve söz verdiğimiz bu halk bize hesap sorsun. Sözünüz onurumuzdur. Artvin´d eMadene Hayır. ” ifadelerine yer verdi.

Artvin’de madene karşı yapılan mücadelede her zaman ön saflarda yer alan OR-KOOP Başkanı Hasan Yaşar kısa bir konuşma yaparak; “ Artvin’de suç işleniyor. Cerattepe’de suç işleniyor. Suç işlemenin iki yolu vardır. Bir tanesi insan öldürürsünüz veya yaralarsınız bu suçtur. Cezası da ağırdır. Bir diğer suç ise; doğayı katletmektir, ormanları yok etmektir, yaşam alanlarını kirletmektir. Ne yazık ki, Ceratepe’de suç işlemek isteyen ve bunun için hukuki icazet alan bir şirket ve hukuki bir karala karşı karşıyayız. Değerli dostlar. Buradaki bitki, orman ve ağaçlar bizden imdat bekliyor. Bizden yardım bekliyor. Burada madene olur veren o hukukçuların hukukçu olduklarına inanmıyorum. Madencilere su bile vermeyin. Beni öldürecek adamlara ben niye su vereyim ki! Onlar Artvin’i yok etmeye geliyorlar. Gazeteci sen bunu da yaz. Artvin’e gelip görev yapan bürokratından, valisine, memuruna kadar herkese yaptıkları için teşekkür ediyorum. Ancak bu noktada bize yardımcı olsunlar. Demoklesin kılıcı gibi başımızda durmasınlar. Sesimizi duysunlar. Gözlerimize ışık olsunlar. Artvinlinin gideceği bir başka yer yok. Başka Artvin’de yoktur. Bu doğaya kıymasınlar. ” İfadelerine yer verdi.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 29.05.2013 tarihinde Tolga Gül tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Benzer Haberler
Benzer içerik bulunamadı.


En Çok Okunan Yaşam Haberleri
 » Şehir Plancıları Hopa’nın Haritasın...
 » Hopa’da Gergin Anlar...
 » Makedonyalı Türk Gençler Çaykur'un...
 » Hopa Uluslararası Lojistik Kongresi...
 » Dsi Artvin Bölge Müdürü Yıldız’dan...
 » Tiflis - Trabzon Direkt Uçuşları Ba...
 » Bakan Uraloğlu’ndan Rize - Artvin H...
 » Kemalpaşa Kaymakamı Ayaz Denetime Ç...
 » Kokarca Böceği İstilasına Rize Bele...
 » Başkan Erhan Yılmaz’dan İşadamı İsm...