İkizdere Derneği Başkanı Kadem Ekşi, küreselleşen dünyada sürdürülebilir bir kalkınma için iklim değişiminden en az etkilenecek, sığınılacak son limanın Doğu Karadeniz Bölgesi vadileri olduğunu, bu vadilerin yok edilmemesi gerektiğini bildirdi.
Ekşi, yaptığı yazılı açıklamada, Doğu Karadeniz'in vadilerinde yapımı planlanan 450 adet hidroelektrik santrali (HES) projesi olduğunu belirtti.
Rize'ye bağlı İkizdere Vadisi'nin de Bakanlar Kurulu kararıyla 2008 yılında turizm vadisi ilan edildiğini ancak 20 adet HES projesinin yapımı için çalışma yürütüldüğünü ifade eden Ekşi, şöyle devam etti: ''Düşmanın bile kıyamayacağı doğal güzellikler HES projeleriyle büyük bir kıyıma uğruyor. Dağlarda bulunan ırmaklar ve yer altı suları dere suyuyla beraber tünellere alınarak vadi çölleşmeye bırakılıyor. Tünel inşaatı için yapılan patlatmalarla yerleşim alanlarının yüzey içme suları da kayboluyor. Bir yandan 'susuz köy kalmayacak' denirken diğer yandan İkizdere'nin köyleri susuzluğa terk ediliyor. İkizdere yerleşim ve turizm bölgesi olmaktan çıkıp bir endüstri merkezi haline getirilmek isteniyor. ''
İkizdere Vadisinin her mevsim turizme hizmet ettiğini anlatan Ekşi, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: ''Yayla turizmi, dağcılık, kayak sporları ve bunlara yeni eklenen kaplıca turizmi bölgede başı çeken gelir kaynaklarını oluşturuyor. Yazın yabancı turistler gelip yaylalarda kamp yapıyorlar ve doğanın onlara sunduğu oksijeni ciğerlerine depolayıp ülkelerine dönüyorlar. Kışın Ovit dağlarında kayak yapılıyor. Doğa yürüyüşleri yapılarak vahşi hayatla iç içe olma heyecanı turistlere sunuluyor. Dünyanın mineral açısından en zengin sularından biri olan ve sıcaklığı 70 dereceyi bulan kaplıca büyük ilgi çekiyor. Ancak kaplıcanın başında ve sonunda iki adet HES projesi yapılması bu değeri yok olma tehdidiyle karşı karşıya bırakıyor. ''
Ekşi, İkizdere'nin sıcaktan kavrulan insanların serine kaçtığı yer olduğunu belirterek, şunları kaydetti: ''İkizdere, yeşilin her tonunun bulunduğu bir cennettir. İkizdere binbir çeşit canlıyı, çiçeği bünyesinde tutan bir vadi ve gürül gürül akan bir deredir. Bu dereye, bu vadiye, bu doğaya, bu cennete, tarihi ve kültürel mirasımıza sahip çıkalım. Gelecek nesillere yaşanılabilir bir dünya bırakalım. Küreselleşen dünyamızda sürdürülebilir bir kalkınma için iklim değişiminden en az etkilenecek, sığınılacak son liman Doğu Karadeniz Bölgesi'nin vadileri yok edilmesin. Ortak akıl ve acil eylem planıyla Enerji Piyasası Denetleme Kurulu, Enerji ve Çevre bakanlıklarınca bu dere soykırımına mutlaka son verilmelidir. ''
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 24.09.2009 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle