Türkiye Kruvaziyer Platformu’nun Ankara’da düzenlenen 2. Genel Toplantısı’nda Türkiye’nin kruvaziyer turizmden pay alması için sektörün birlikte hareket ederek daha çok turist getirmesi konusunda görüş birliğine varıldı.
İzmir Ticaret Odası’nın öncülüğünde kurulan Türkiye Kruvaziyer Platformu’nun Ankara’da da düzenlenen 2. Genel Toplantısı’nda Türkiye’nin kruvaziyer turizmden pay alması için sektörün birlikte hareket ederek daha çok turist getirmesi konusunda görüş birliğine varılırken, devletin de kruvaziyer turizmde uygulanan tarifeleri gözden geçirmesi istendi.
Kruvaziyer sektörünün kamu ve özel sektördeki tüm aktörlerini bir araya getirmek amacıyla 2012 yılında İTO’nun öncülüğünde kurulan Türkiye Kruvaziyer Platformu’nun 2. Genel Toplantısı Ankara’da, Sheraton Oteli’nde gerçekleştirildi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Özkan Poyraz’ın başkanlık yaptığı toplantıya Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Maliye Bakanlığı’nın kruvaziyer turizm ile ilgili birimlerinin yönetici ve yetkilileri ile içinde HOPAPORT’unda bulunduğu 16 farklı liman ile kentin temsilcileri, kruvaziyer turizm acenteleri katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Türkiye Kruvaziyer Platformu Yönetim Kurulu Başkanı ve İTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, kruvaziyer turizmin büyük gelişme içinde olduğunu söyledi. Uluslararası Kruvaziyer Hatları Birliği’nin (CLIA) açıkladığı rakamlara göre 2013 yılında 21, 3 milyon yolcu dünyayı kruvaziyer gemiler ile gezdiğini ve sektörün mali büyüklüğünün 117 milyar dolara ulaştığını belirten Demirtaş, Avrupa’daki pazarın büyüklüğünün ise 35 milyar dolar olduğunu söyledi.
AKDENİZ’DEKİ BÜYÜMEDEN BİZ DE PAYIMIZI ALDIK
Demirtaş, büyüyen sektörde turistlerin de devamlı olarak yeni gidecekleri limanlar ve kentler aradıklarını belirterek, “Ülkemiz ise kruvaziyer turizmden çok daha büyük pay alabilecek kapasiteye sahip. Hopa’dan İskenderun’a kadar her limanımız turistlere eşsiz ve keşfedilmemiş güzellikler sunuyor. Avrupa’da göreceği yer kalmayan kruvaziyer yolcusu için Türkiye limanların her biri hazine” dedi. Buna paralel olarak da Türkiye’deki pek çok limanın Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın desteği ile ciddi çalışmalar yaptığını belirten Demirtaş, şöyle konuştu: “Bunun sonucunda son yılda ülkemizin de içinde bulunduğu Akdeniz bölgesinde doluluk oranı yüzde 160 artarken biz de bundan pay aldık. 2004 yılında Türkiye genelinde sadece 912 gemi seferi ile 818. 000 yolcumuz varken, 2013 yılında 1542 gemi seferi ile 2. 2 milyon yolcuya ulaştık. Ülke olarak yolcumuz 2, 5 kat arttı. Ama 2014 yılı sonunda 1398 sefer ile 1, 8 milyon yolcu ile yılı kapattık. En çok yolcu kaybeden limanlar da büyükşehirlerdeki limanlar oldu. ”
AKDENİZ’DEKİ ÇATIŞMALAR BİZİ DE ETKİLİYOR
Türkiye’de yaşanan bu düşünün hem küresel nedenleri olduğunu hem de iç nedenleri olduğunu belirten Demirtaş, başlıca nedenin Türkiye’nin de içinde bulunduğu bölgede savaşların, çatışmaların eksik olmaması olduğunu söyledi. Demirtaş, “Mısır’dan İsrail’e Ortadoğu’nun Akdeniz’e bakan kıyıları alev alev. Karadeniz’e açılmak isteyen gemileri Ukrayna ve Rusya’daki olaylar durdurdu. Kruvaziyer turizmin en önemli ülkelerinden Yunanistan’ın limanlarında grevler eksik olmuyor. En önemli çıkış noktalarından birisi olan Venedik artık büyük gemileri istemiyor. Yani ülkemizin güvenli ve istikrarlı olması yetmiyor. Gemilerin izlediği rotadaki tüm ülkelerin ve limanlı güvenli olması gerekiyor. Yine de Türk limanlarının güvenlik açısından bölgenin en güvenilir limanları” dedi.
Devamlı olarak yabancı şirketlerin yöneticileri ile temas halinde olduğunu belirten Demirtaş, şirketlerin taleplerinin ortak olduğunu belirten Demirtaş, “Limanlarda düzgün terminaller istiyorlar. Liman kentleri ile özellikle Avrupa ve Amerika kıtasına güçlü havayolu bağlantıları olması gerekiyor. Tarifelerde kruvaziyer gemiler için teşvik olmasını istiyorlar. Liman dışında ülkemizin çeşitli bakanlık ve işletmelerince uygun denizcilik politikaları belirlenmesi de şirketlerin istekleri arasında” dedi. İçinde ameliyathane bile olan gemiler için şirketlerin sahil sıhhiye, kendi motorları ile limana yanaşabilecekken römork ücreti ödemek istemediklerini, kullanmadıkları fenere para vermek istemediklerini belirten Demirtaş, “Bunlar da bizden gelen kaynaklanan sorunlar. Bugüne kadar Ulaştırma Bakanlığımız bu konularda bize çok destek verdi, bu sorunlarda da önümüzü açarsa, çok daha fazla turist getirebiliriz” dedi. Sektörde birlikteliği sağlamak amacıyla 2012 yılında Türkiye Kruvaziyer Platformu’nu kurduklarını söyledi.
Demirtaş, “Limanlar olarak kenetlenebilirsek çok şey yapabiliriz. Örneğin, bakir Karadeniz liman kentlerimizin Akdeniz ve Ege’deki Limanlarla entegrasyonunu sağlayarak yepyeni rotalar ve cazibe merkezleri yaratabiliriz. Tanıtımda birlik de çok önemli. Türkiye Kruvaziyer Platformu çatısı altında 2012 yılından bu yana ulusal ve uluslararası olmak üzere 8 etkinlik yaptık. Şimdi bir yenisine de 16-19 Mart 2015 tarihleri arasında Miami’de katılacağız. Bu birlikteliği korursak, devlet de önümüzü daha çok açarsa ülkemiz kruvaziyer turizmde Akdeniz’in yıldızı olur” dedi.
İSTANBUL SORUNU
Toplantıya katılan acente temsilcileri yabancı şirketlerin sahil sıhhiye, fren, römork gibi çeşitli isimler adı altında alınan ücretlerin yabancı şirketler için çok yüksek olduğunu ve bunun da Türkiye’nin rekabet gücünü düşürdüğünü söyledi. Acente sahipleri şunları söyledi: “Türkiye şu anda düşüşte ama bunda elimizde olmayan bölgesel gelişmeler de çok etkili. Buna karşılık tarifelerde yapılacak teşvikler de çok önemli. Bu konuda ciddi bir politika belirlemeli ve yabancı şirketlerin iki üç yıl sonrasını dahi net olarak görmesini sağlamalıyız. Zira bugün tarifeleri sıfırlasak bunun etkileri en az iki yıl sonra çıkar, gemiler yarından itibaren kuyruğa girmez çünkü 2015-2016 programları şimdiden belli” dedi. Acenteler bir diğer önemli sorunun da önümüzdeki Temmuz ayından itibaren İstanbul’da gemilerin nereye yanaşacağı konusundaki belirsizlikler olduğunu belirterek, “Bu çok büyük bir sorun ve acilen çözülmeli. İstanbul’daki sorunun çözülmemesi tüm sektörü, tüm Türkiye limanlarını olumsuz etkiler çünkü gelen gemilerin büyük kısmı Türkiye’ye de uğruyor. ”
LİMANLAR VE KENTLER TANITIM DESTEĞİ İSTİYOR
16 farklı kentten gelen limanların temsilcilerinden kruvaziyer sektörüne girmemiş olan Hopa, Ayvalık, Fethiye, İskenderun gibi kentlerin temsilcileri sektöre girmek için büyük istek duyduklarını belirtti. Kruvaziyer gemileri ağırlayan limanların temsilcileri ise gemi şirketlerinin kazançlarının önemli kısımlarını kara turlarından sattıklarını belirterek, “Bu nedenle tanıtım çok önemli. Diğer yandan özellikle yüksek romörk ücretleri bizleri de zorluyor” dedi. Gemilerin transit geçiş için değil indi – bindi yaptırması için gelmesinin çok daha etkili olduğu belirtilerek, “Türkiye’de indi – bindi yapılan bir gemi günübirlik uğrayıp, transit geçen gemilerden 14 kat daha fazla gelir bırakıyor” denildi.
RÖMORK TARİFESİ DEĞİŞİYOR
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Özkan Poyraz ise toplantının sonunda yaptığı değerlendirmede, sektörün kamu ve özel olmak üzere hepsini bir araya getiren toplantının son derece yararlı olduğunu, tüm sorun ve talepleri değerlendireceklerini söyledi. Sektörden gelen sorunların temelde tarife üzerinden olduğunu belirten Poyraz, “Fenerler, sahil sıhhiye tarifeleri ile özellikle hem tarife hem de sayısı ve gücüyle ilgili römorklarda sıkıntı olduğu belirtildi. Römorkörcülük ile ilgili limanlar yönetmeliğinde değişiklik için işlemlere başladık, işin farkındayız. Bir – bir buçuk ay içinde resmi gazetede yayınlanacak. Tarifeler konusunda benim kanaatim öncelikle esnek tarife uygulayabilmek. Örneğin teşvik edilecek bölgeye esnek tarife uygulamak daha gerçekçi olacaktır. Ama bazı indirimler yapıldığında bu genel bütçeye nasıl etki yapacak görmeliyiz, analiz yapmalıyız” dedi. Poyraz, pek çok kentin kruvaziyer için liman veya yanaşma yeri istediğini ama buna karşılık planlamanın çok iyi yapılması gerektiğini, limanların birbirini olumsuz etkilememesi gerektiğini söyledi.
İstanbul’da yaşanan sorunun için sektörden bir yol haritası ve talepleri alacaklarını belirten Poyraz, İzmir Limanı ile ilgili olarak ise iki ay önce Bakan Elvan ile birlikte İzmir’e ziyaret yaptıklarını hatırlattı. Poyraz, “Bakanımız konteyner limanının konteyner limanı olarak kalacağını belirtirken, mevcut kruvaziyer alanında ise terminal ihtiyacını varlığını, tarama ve parmak iskele ihtiyacını kabul etti. Aldığımız talimat bu yönde. İzmir limanın yeni imar planı konusunda Özelleştirme İdaresi ile çalışmalarımız devam ediyor” dedi.
Cruise Türkiye Başkanı Ekrem Demirtaş da toplantının çok verimli geçtiğini belirterek, büyük sıkıntı yaşadıkları römork hizmetinde düzenleme yapılmasının çok sevindirici olduğunu söyledi. Bu ay katılacakları Miami Kruvaziyer Fuarı’ndan sonra icra kurulu olarak sorunların çözümü ve talepleri için yeni girişimler yapacaklarını söyledi.
KİMLER KATILDI
• Ulaştırma Denizcilik, Haberleşme ve Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Özkan Poyraz
• TÜRSAB Yönetim Kurulu Başaran Ulusoy
• İTO Yönetim Kurulu Başkanı ve Cruies Türkiye Platformu Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş
• İzmir Ticaret Odası Meclis Başkanı Rebii Akdurak
• Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz Çevresi Daire Başkanlığı yetkilileri
• TCDD Limanlar Başkanlığı yetkilileri
• TCDD İzmir Liman İşletmesi Müdürlüğü yetkilileri
• Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz Turizmi Daire Başkanlığı yetkilileri
• Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü yetkilileri
• Sağlık Bakanlığı Türkiye Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü yetkilileri
• Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü yetkilileri
• Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yetkilileri
• Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Altyapı Yatırımlar Genel Müdürlüğü yetkilileri
• Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz ve İç Sular Genel Müdürlüğü yetkilileri
• Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü yetkilileri
• Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürlüğü yetkilileri
• Fethiye, Hopa, Sinop, Marmaris, Mersin, Bodrum, İstanbul, İzmir, İskenderun, Kuşadası, Ayvalık, Çeşme, Alanya, Antalya, Çanakkale ve Trabzon’dan liman yöneticileri, ticaret odaları ile ticaret ve sanayi odası başkan ve yöneticileri, belediye başkanları ve belediye temsilcileri
• Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk ve Meclis Başkanı Geza Dologh
• Deniz Ticaret Odası Fethiye, İskenderun, Marmaris Şubesi Temsilcileri
• İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Muzaffer Tunçağ
• Dabkoviç Deniz Acenteliği, İstanbul Denizcilik, Karavanmar, Merkez Deniz Acenteliği, Tura Turizm, Msc Kruvaziyer, Zihni Vapur Acenteliği ve Gemi Tedarikçileri Derneği Temsilcileri
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 17.03.2015 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle