Trabzon İş Dünyası Teşviğin Uzatılmasında Israrlı

26/12/2012 12:57

Üreten Trabzon Konulu Toplantıda Trabzon Teşvikin Uzatılmasını İstedi.

Haber: Hayati Akbaş

Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası ile Dünya Gazetesi’nin birlikte düzenlediği Üreten Trabzon konulu toplantıya katılan iş adamları 5084 sayılı yatırımların istihdamının teşviki uygulamasının uzatılmasını istedi.

Dünya Gazetesi yazarı Dr. Rüştü Bozkurt'un moderatörlüğünü yaptığı toplantıda, TTSO Yönetim Kurulu Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu kentin ekonomisini, geleceğe dönük çalışma ve projeleri anlatırken, değişik sektörlerden işadamları da yaşanan sıkıntıları, çözüm önerilerini ve beklentilerini dile getirdi.

Başkan Hacısalihoğlu kentin ekonomisini anlattı

Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu, toplantıda Trabzon ekonomisi hakkında bilgi verdi.

Trabzon’un konumundan kaynaklanan özellikleri dolayısıyla, tarih boyunca çok önemli bir ticaret merkezi olduğunu söyleyen Hacısalihoğlu, bugün de bu özelliklerini muhafaza eden kentin ekonomisinin gelişmesi için Oda olarak geleceğe dönük çalışmalar yaptıklarını, önemli projeler yürüttüklerini söyledi.

Trabzon’da 5 milyar TL’nin üzerinde bir mevduat toplandığını ve bunun üzerinde bir rakamın da ticari kredi olarak kullandırıldığını kaydeden Hacısalihoğlu, Trabzon’dan bir milyar doları aşan ihracat gerçekleştirildiğini ifade etti.

Trabzon’un bir başka önemli özelliğinin de girişimci insan yapısı olduğuna işaret eden Hacısalihoğlu, Trabzon’dan 130 değişik ülkeye ihracat gerçekleştirildiğini, bunun girişimci insan yapısıyla mümkün olduğunu söyledi.

Lojistik Merkez Çalışmaları

Trabzon’un önündeki en önemli hedeflerden birinin de lojistik merkez çalışmaları olduğunu ifade eden Başkan Hacısalihoğlu, “Trabzon’da uluslar arası standartlarda bir lojistik merkez kurulması yönünde çalışmalarımız var. Bunun için gerekli olan kara, deniz ve havayolu ulaşım imkanlarımız var. Sadece demiryolumuz eksik ve bunun de yapılması yönünde beklentimiz var. İlerleyen yıllarda Trabzon-Erzincan Demiryolunun yapılmasını bekliyoruz. Ayrıca Batum-Hopa-Trabzon Demiryolu hayata geçerse, Orta Aysa üzerinden Çin’e bağlanır ve bu bizlere büyük avantalar sağlar. Yeni İpek Yolu projesi de Karadeniz sahilinden geçiyor. Bütün bunlar şehrimizin lojistik merkez olmasını desteklemektedir” dedi.

Başkan Hacısalihoğlu, NATO askerlerinin Afganistan’dan çekilmesi sırasındaki sevkiyatta Mersin limanı yerine Trabzon limanının seçilmesinin de şehrin bu yönde taşıdığı potansiyeli göstermesi bakımından önemli olduğuna vurgu yaptı.

Turizm Projeleri

Çok önemli kültürel ve doğal güzelliklere sahip Trabzon’un önündeki hedeflerden birinin de turizmin geliştirilmesi olduğunu kaydeden Hacısalihoğlu, bölgeye gelen Arap turist sayısının 60 bini aştığını, yine Arap girişimciler tarafından Trabzon’da beş yıldızlı 2 otel yapılması için projelendirme çalışmalarının tamamlandığını, bunun yanında bir de 4 yıldızlı otelin yapımına yakında başlanacağını söyledi.

Bölgenin turizm alt yapısının geliştirilmesine yönelik çalışmalar doğrultusundaki bir başka hedefin, şehrin kongre ve konferanslar merkezi olması olduğunu belirten Hacısalihoğlu, bu yönde önemli gelişmeler yaşandığını, yatak kapasitesinin artmasıyla birlikte hedefe daha da yaklaşacaklarını ifade etti.

Turizm açısından bölgeyi bir bütün olarak değerlendirdiklerinin altını çizen Hacısalihoğlu, bunun için yürütülen tanıtıma yönelik projeleri anlattı.

Bölgede inanç turizmi ve kruvaziyer turizminin de yapıldığını dile getiren Hacısalihoğlu, Karadeniz Ticaret Ağı Projesi’ne atıfta bulunarak bölgede büyük bir potansiyel bulunduğunu ve bu projenin gerçekleşmesinin ekonominin yanı sıra turizme de büyük katkıları olacağını söyledi.

Sağlık Turizmi

Başkan Hacısalihoğlu, sağlık turizminin geliştirilmesi için de bölgede var olan potansiyeli hareket geçirmek istediklerini ve sağlık hizmetlerinin pahalı olduğu ülkelerden bölgeye hastaların getirilmesinin hedeflendiğini ifade etti.

Eğitim Merkezi

Trabzon’un eğitim merkezi haline getirilmesinin, önlerindeki bir başka önemli olduğuna işaret eden Başkan Hacısalihoğlu, “İlimizde şu anda bir Devlet, bir de vakıf üniversitesi bulunuyor. 10 yıl içinde 2 Devlet, 5’in üzerinde vakıf üniversitesi kurulması ve toplam öğrenci sayısının 100 binin üzerine çıkmasını hedefliyoruz” dedi.

Teşvik Beklentisi

İnovasyon çalışmaları ve katma değeri yüksek teknolojik ürün üretilmesine yönelik çalışmaların yapıldığı Teknokent’in şehrin sahip olduğu önemli bir kazanç olduğunu belirten Hacısalihoğlu, daha sonra şehrin sanayisi hakkında bilgi verdi.

Trabzon’da ikisi faal, ikisi de yapım aşamasında 4 adet OSB’nin bulunduğunu dile getiren Hacısalihoğlu, ildeki bin 400 sanayi kuruluşunda 14 bin istihdam sağlandığına dikkat çekti.

Trabzon’un teşvikte 3. bölgeye alındığını hatırlatan Hacısalihoğlu, yeni bir düzenlemeyle gerçek yerimiz olan 4. bölgeye alınacakları ümidini taşıdığını dile getirdi.

5084 Sayılı İstihdamın Teşviki’nin uzatılmamasının da bölge sanayisine olumsuz etkileri olacağını anlatan Hacısalihoğlu, bu uygulamanın da yeniden gözden geçirilmesinin ülke ve bölge ekonomisi açısından kaçınılmaz olduğunu söyledi.

Trabzon’un 3. Bölgeye alınmış olmasına rağmen yatırımcılar tarafından halen tercih edildiğini, yatırım miktarlarının bunu ortaya koyduğunu anlatan Hacısalihoğlu, Trabzon’un Türkiye ortalamasının üzerinde büyüme rakamlarına ulaşırken, işsizlik rakamları açısından da ortalamanın altında kaldığına vurgu yaptı.

TTB Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Güngör Köleoğlu; “Ürettiğimiz fındığı satmalıyız”

Türkiye’nin ve bölgenin en önemli tarım ürünlerinden olan fındıkla ilgili açıklamalarda bulundu.

Trabzon’un, fındığın yüzde 8’ini üretmesine rağmen, yüzde 40’ını ihraç ettiğini belirten Köleoğlu, fındığın bölge ekonomisi için taşıdığı önemi anlattı.

Fındığın pazarlanmasıyla ilgili konuşan Köleoğlu, “Fındığı üretmemiz yetmez, bunu satabilmeliyiz. Bunun için de yurt dışı pazarlara, bilhassa Çin pazarına girmemiz gerekir” dedi.

Fındıkta lisanslı depoculuk sistemine geçilmesi gerektiğini savunan Köleoğlu, verilen desteklerin de alan bazlı değil, üretime yönelik verilmesi gerektiğini dile getirdi.

Mevcut OSB’lerin de daha verimli bir şekilde değerlendirilmesi, bunun için gerekli düzenlemelerin yapılması gerektiğini ifade eden Köleoğlu, konuşmasının sonunda 5084 Sayılı Teşvik Uygulamasının uzatılmaması halinde bölge ekonomisinde yaşanacak kayıplara dikkat çekti ve bu uygulamanın uzatılması gerektiğini söyledi.

Kahraman; “Bankalar kuyumculuk sektörünü tehdit ediyor”

Aynı zamanda kuyumculuk sektöründe faaliyet gösteren TTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Coşkun Kahraman, sektörün durumunu anlattı.

Trabzon’un kuyumculuk sektöründe önemli bir merkez olduğunu ve bilhassa hasır ve kazaziye üretiminde geliştiğini anlatan Kahraman, asıl sıkıntının yapılan üretimin pazarlaması sırasında yaşandığını söyledi.

Kahraman, pazarlamaya dönük 2, 5 milyon dolarlık bir proje yürüttüklerini belirterek şehirde hasır örme işinde 75-80 firmanın faaliyet gösterdiğini, bu sektörde 6 bin de örücünün istihdam edildiğini ifade etti.

İç piyasada alım gücünün azalması ve fiyatlardaki aşırı yükselişlerin sıkıntı yarattığına vurgu yapan Kahraman, “10 yıl önce 1 ton fındık satan üretici, 200 gram altın alırken, bugün ancak 40 gram altın alabilmektedir. Bu durum, alım gücünün azaldığını göstermektedir” dedi.

Bankaların altın alım-satımı yapmasının kuyumculuk sektörü açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu dile getiren Kahraman, “Kuyumcuların en önemli rakibi bankalar haline geldi. Banka altını alırken kendi istediği fiyattan alıp borsa fiyatından satabiliyor. Bankamatiklerden altın satışı yapılıyor. Halkımızı, bu alış-verişlerde yaşayacağı ekonomik kayıplar açısından bilgilendirmek istiyoruz” diye konuştu.

Çelebi; “Bölgeye demiryolu bir an evvel gelmeli”

TTSO Yönetim Kurulu Üyesi ve işadamı Erkut Çelebi, çok değişik sektörlerde çalışmalar yaptıklarını ve şu anda çelik konstrüksiyon işi yapan bir işletmesinin bulunduğunu söyledi.

Bölgede değişik illerde çalışmalar yaptıklarını belirten Çelebi, sektördeki en önemli sıkıntılarının hammadde temini ve mamul madde satışlarında ulaşımdan kaynaklanan maliyetlerin yüksekliği ve üretimde çalışacak kalifiye kaynakçı bulunamaması olduğunu söyledi.

Çelebi, bölgenin sanayisinin gelişmesi için demiryolunun bir an önce yapılması ve arsa sıkıntısının giderilmesinin şart olduğunu dile getirdi.

5084 Sayılı Teşvik Uygulamasının bitecek olmasının kendileri gibi bölge ekonomisine çok olumsuz etkilerde bulunacağını ifade eden Çelebi, bu uygulamanın yeniden gözden geçirilmesini ve uzatılmasını istedi.

Mengüç; “Maden işletmecileri ruhsat ve izinler yüzünden zor durumda”

Madencilik sektöründen Fatih Mengüç ise sektörde yaşanan sıkıntıları anlattı, çözüm önerilerini dile getirdi.

Bölgede krom, bakır, kurşun, çinko, altın ve gümüş madenleriyle ilgili çalışmalar yapıldığını anlatan Mengüç, sektörün 600 milyon dolar girdi ile 4 milyar dolar ihracat yaptığını söyledi.

Küçük ölçekli maden işletmecilerinin yüksek başlangıç maliyetleri yüzünden zor durumda olduğunu kaydeden Mengüç, bütün maden izinlerini kapsayan Genelge nedeniyle sıkıntıda olduklarını ifade etti.

Madencilikte, ruhsatlar ve izinlerle ilgili önemli sıkıntılar yaşadıklarını belirten Mengüç, sektörde yabancıların çalışmasını sınırlandırılmamasının doğru olmadığını söyledi.

Madencilikte de lisanslı depoculuğa geçilmesi gerektiğini savunan Mergüç, bunun madencilerin yaşadığı finansman sıkıntısını da çözeceğini savundu.

Madencilikte ürünün gerçek değerinin belirlenmesinde ürün ihtisas borsalarının kurulmasının da şart olduğunu kaydeden Mengüç, sektörle ilgili düzenlemelerin de bölge özelliklerinin dikkate alınarak yapılması gerektiğini kaydetti.

Mengüç, ulaşımdaki maliyetlerin azaltılması için de bölgeye demiryolunun bir an önce getirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Özşahin; “Bürokratik engeller işimize sekte vuruyor”

Ali Bekir Özşahin, Trabzon’da yaptıkları çalışmalarda bürokratik engellerden şikayetçi oldu ve bunun hem kendileri hem de Trabzon ekonomisi için önemli maddi kayıplara yol açtığını söyledi.

Özşahin ayrıca sektörde kalifiye eleman sıkıntısı yaşandığını da söyledi. Ulaşım mkanlarının geliştirilmesi gerektiğini kaydeden Özşahin, şehrin yeni bir limana ihtiyacı bulunduğunu bu limanın da kara ve demiryoluyla desteklenmesi gerektiğini söyledi.

Bahçekapılı; “Orman emvalinin satışında ihale yöntemi kalkmalı, üretene verilmeli”

TTSO Meclis Üyesi işadamı Özer Bahçekapılı, orman ürünlerinin imalatı ve ticaretinde sektörün yaşadığı sıkıntıları dile getirdi ve şu çözüm önerilerine sundu:

- Küçük işletmeler birleşerek büyük tesisler haline gelmeli

- Kendi orman varlığımız yetiyorsa ithalat yapmamalıyız

- Sektöre teşvik verilmeli

- İhale yöntemi kalkmalı, üretim yapanlara öncelik tanınmalı

Ataman; “Devlet bakkallara 30 bin TL nakdi kredi desteği vermeli”

Bakkalım A. Ş. Genel Müdürü ve Bizim Bakkal Koordinatörü Mehmet Tayfun Ataman, Bakkalım A. Ş. olarak 49 ortakları bulunduğunu, 8 bin ürünün bulunduğu depo ile hizmet verdiklerini söyledi.

“Bütün bakkalları arkamıza almanın gayretindeyiz” diyen Ataman, sektörün ayakta kalabilmesi için yapılması gerekenleri şu şekilde dile getirdi:

- Yerel marketlerin çalışma saatleri düzenlenmeli

- Perakende Yasası bir an evvel çıkmalı

- Devlet bakkallara 30 bin TL düşük faizli, uzun vadeli nakdi krediler vermeli

- Vergi bağışıklığı sağlanmalı

- Prim muafiyeti ve işçi çalıştırma zorunluluğu getirilmeli

- Ortak girişimlere özel teşvikler

Gündoğdu; “5084 Sayılı Teşvikle ilgili Başbakan yanlış bilgilendiriliyor”

Gündoğdu Mobilya Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Gündoğdu, 970 çalışanla, 40 bin metrekare alanda üretim yaptıklarını, 90 satış noktasında bu üretimlerin pazarlandığını söyledi.

Türkiye’nin yüzde 33’ünde bulunduklarını dile getiren Gündoğdu, üretimin yüzde 10’unun ihraç edildiğini belirterek “Suyu tersine akıtmaya çalışıyoruz” dedi.

5084 Sayılı Teşvik Uygulamasının bölge ekonomisine olduğu gibi kendilerine de büyük katkılar sağladığını kaydeden Gündoğdu, bu uygulamanın bitecek olmasının sektöre önemli darbeler vuracağını söyledi.

Teşvikle ilgili Başbakan Erdoğan’ın yanlış bilgilendirildiğini savunan Gündoğdu, bu uygulamadan yararlanan 740 bin işçinin en az 300 bininin işten çıkarılacağını, bir ay içinde bunun kar mı, zarar mı getirdiğinin ortaya çıkacağını söyledi.

Mobilya sektöründe Kuzey Irak ve Libya’ya önemli miktarda ürün satıldığını, Suriye’deki karışıklıkların bitmesiyle bu ülkenin de önemli bir ihraç pazarı olacağını söyleyen Gündoğdu, Türk dizilerinin bu ülkelerde mobilya satışını artırdığına dikkat çekti.

Mobilyada tasarımın önemine değinen Gündoğdu, bu açıdan yurt dışı fuarların büyük önem taşıdığını söyledi.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 26.12.2012 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.