Türkçe MetinLazların, 20 inci y. y. başlarına kadar kendilerine ait bir alfabeleri olmamıştır. Bu nedenle yazılı iletişim gereksinimlerini Kiril, Gürcü, Arap ve Latin alfabeleri ile gidermeye çalışmışlardır. 7 3`ilva 1929 yılında Soxumide yayınlanan Mç`ita Muru3xi adlı gazetenin ömrü çok kısa olmuştur. 1930 yılı başlarında yine Soxumide Megrelyanın özerkliği için çalışan İsak`i Zvania ve Mamanti Kvirtia tarafından Latin alfabesi ile çıkarılan K`azak`işi Gazeti =Köylünün Gazetesi nin yanı sıra 3`it`aşi İskenderi tarafından Lazuri Alboni=Laz alfabesi yayınlanmış, ardından da bu alfabe ile yazmış olduğu OKİTXUŞENİ SUPARA adlı kitabını, direktörlüğünü yapmakta olduğu okulda ders kitabı olarak okutmuştur. İskenderiden sonra, Kafkas dillerine ilgi duyan birçok bilim adamı tarafından Lazca dili incelenmeye alınmış ve Lazcadaki özel sesler için kullandıkları bazı özel işaret ve harflerle takviye ettikleri Latin Alfabesini kullanmaya başlamışlardır. 1984 Yılında kabul edilen Fahri LAZOĞLU(Kahraman)na ait alfabe ise Almanyada PARPALİdergisi ile tanıtıldıktan sonra, OGNİ dergisi ile yurdumuzda yayınlanmış ve Lazlar arasında kullanılmaya başlamıştır. Bu alfabe(Alboni) 35 harften ibaret olup, Ö yerine YO, Ü yerine YU ve A` yerine de YA harfleri ayrıca ilave edilmiştir. Bu durumda, günümüzde kullanmakta olduğumuz alfabe için, 38 harften ibaret olduğunu söylememiz gerekmektedir. Zira; -Mjora gyant`onu: Güneş battı, -Mjora ga`ntonu -Mjoli gyomp`oni!: Dutu aşıla! -Mjoli gömp`oni -Bere ncaşen mot vargyulun?: Çocuk ağaçtan neden inmiyor? -Mot vargülun? -K`oçik nca kagyoktu: Adam ağacı devirdi. -Nca kagöktu, -K`oçik, madulyes gyok`itxu- Adam, işçiye küfretti. -Gök`itxu -Ont`uleşa mk`yapu komoxtu. -Bahçeye çakal geldi. -Mk`a`pu Cümlelerindeki yüklemler birer Lazca kelime olup bu kelimelerde bahis konusu harfler mevcuttur. Lazcada bu harflerin kullanıldığı daha pek çok kelime bulunmaktadır. Lazca dilinin en önemli özelliği olan ÖNEK lerle bir faaliyetin niteliği, niceliği ve boyutları tarif edilebilirken, SONEKlerle de fiil çekimleri gerçekleştirilmektedir. Yine önekler vasıtası ile Türkçedeki birleşik fiillerde yer alan; (. . . bilmek, . . . vermek, . . . durmak, . . . olmak, . . vb. ) yardımcı fiillerle kazanılan anlamlar rahatlıkla ifade edilebilmektedir. Lazcada, DURMAK fiiline uyguladığım öneklerle ifade edilen durmanın 140 şekli; Mİ DO MU SO DGİN? ve Mİ DO MU SO ZİN? başlıklı yazılarda verilmiştir. Şüphesiz, bunun nedeni bu fiilin çok aktif bir fiil oluşudur. İlerdeki ÖNEKler bahsinde inceleyeceğimiz eklerin bazen onlarcası bir fiile uygulanabilirken, bazı fiillere ise sadece bir veya birkaç tanesi uygulanabilmektedir. Günümüzde Lazca konuşanların sayısını kesin olarak tespit etmek mümkün değildir. Zira; ana, babası Laz olduğu halde Lazcayı anlamayan veya anladığı halde konuşamayan binlerce Laz mevcuttur. Yine de aktif olarak Lazca konuşanların sayısının, 250. 000 veya biraz daha fazla olduğunu söyleyebiliriz. Lazca dilinin, köyden köye, değişen aksanlarla konuşulmasının esas nedeni, şüphesiz bugüne kadar bu dilin bir yazı diline kavuşamayışıdır. |