Artvin’de 20 yıldır devam eden maden mücadelesi giderek keskinleşiyor. Maden şirketi, ısrarla Cerattepe’ye girmeye çalışırken, Yeşil Artvin Derneği öncülüğündeki çevreciler kararlılıkla Artvin’e sahip çıkmaya çalışıyor.
Artvin Cerattepe’de çıkarılmak istenen madene karşı geçen yıl olduğu gibi Artvin halkı yeniden nöbet tutmaya başladı. Kafkasör Yaylasında yola araçlarıyla barikat kuran çevreciler direnmeye devam ederken, direnişin yayılarak genişleyeceğinin ipuçları Ankara’dan geldi.
Ankara’da bulunan Artvin Kültür ve Yardımlaşma Derneği ve Artvin Kalkınma ve Eğitim Vakfı, ARÇEP ve diğer dernek üyelerinden oluşan bir grup, merkezi Ankara’da bulunan Cengiz İnşaat’ın binası önüne kadar pankart ve dövizlerle yürüyerek basın açıklaması yaptılar.
Eylemcilerin önü, kalabalık güvenlik güçleri tarafından kesildi. Bir süre eylemcilerle polis arasında yaşanan tartışmanın ardından polisin kısmen geri çekilmesi üzerine eylemciler basın açıklaması yaparak madenci şirketinin, maden sevdasından vazgeçmesi konusunda uyardılar.
Basın açıklamasını okuyan Artvin Kalkınma ve Eğitim Başkanı Demir Akın’ın konuşması sık sık “Diren Artvin yanındayız”, Madenci şirket Artvin’i terk et”, Madenci şirket şaşırma, sabrımızı taşırma” gibi sloganlarla kesildi.
Demir Akın, dernekler ve vakıflar adına yaptığı basın açıklamasında; “Değerli basın emekçileri…Ülkemizde yoğun bir siyasi atmosferin varlığı malum. Sizler o atmosferi bırakıp, buraya bizlerin çağrısına kulak kabartıp geldiğiniz için sizlere teşekkürler ederiz. Bu gün burada sizlere çok önemli bilgiler vereceğiz.
Bizler Ankara'da yaşayan Artvinlilerin oluşturduğu derneklerin üyeleriyiz. Bir ayağımız Artvin'de, bir ayağımız Ankara'dadır. Artvin, insanların Asya'dan Avrupa'ya göçmeleri için kapı olmuştur asırlar boyu. Göç yolu olmaya da devam ediyor. İnsanların göç kapısı olduğu gibi kuşlarında göç kapısıdır, göç yoludur. Çoruh Nehri havzası ülkemizin adeta botanik bahçesi özelliğini taşımaktadır. Bu havza binlerce çeşit canlının da yuvasıdır. Bu havzanın ormanları ise ülkemizin adeta akciğerleri denebilecek kadar önemdedir. Dolayısıyla da Artvin'in sorunu Türkiye'nin sorunudur. Artvin'in sorunu tüm Karadeniz kıyı ülkelerinin sorunudur. Artvin'in sorunları dünya sorunudur, çünkü eko sistemin önemli bir parçasıdır.
Artvin'de yıllardır süren altın arama serüveni vardır. İktidar ile ilişkisi çıkara dayalı yerli ve uluslararası şirketler, Artvin’de altın madeni araması yapmaktadırlar. Bunlardan bir tanesi var ki aleni iktidarı arkasına alarak haydutluk yapmak istiyor. Artvin’in hemen üstündeki Cerattepe'de altın aramak istiyor. Bütün bilimsel veriler şirketin aleyhine olmasına rağmen, mahkemelerce ÇED raporlarının iptal edilmesine rağmen, akşam yatıyoruz, sabah kalkıyoruz ki bu şirket bir ÇED raporu daha hazırlatmış ve onaylatmış.
Soruyoruz;
Bilime, akla, mantığa aykırı bu ÇED raporunu kim hazırlıyor, kim onaylıyor?
Eti Maden bu bölgede altın madeni araması için kimlerle hareket ediyor? Perde arkasında ortaklarının varlığını da biliyoruz! Hatta şirketin büyük patronu ülkemiz halkının anasına avradına küfreden Mehmet Cengiz'dir. Mehmet Cengiz çıkar ilişkilerini Artvin'e kadar taşımıştır. Yakın zamanda ÇED raporu Rize İdare mahkemesince iptal edilmesine rağmen, genel seçimlerden sonra ormanları kesmek için ekipmanını maden alanına çıkartmıştır. Artvin halkı her zaman olduğu gibi bu defada duruma el koymuş, ormanın katline müdahale edilmiştir. Artvin halkı ölüme razı gelmediğini göstermiştir. Biz Artvinliler bu işin içinde büyük çıkar ilişkileri olduğunu biliyoruz. Siz basın mensuplarından bu kirli çıkar ilişkilerinin peşini bırakmamalarını özellikle rica ediyoruz.
Artvin halkı nöbette. Artvin halkı Cerattepe'de onur nöbeti tutuyor. Ülkemizin dört bir yanından bizlerde nöbete durmak üzere oradaki yerimizi alacağız. Talancılara, soygunculara karşı safları sıklaştıracağız. Artvin'in tarihini bilmeyenlerin hezimetleri yakındır. Artvin halkı sadece Artvin'de yaşayanlardan ibaret olmadığının altını çiziyoruz. Siyasi belirsizlikleri fırsat bilerek, Artvin'i talan etmek isteyenlere ve onların işbirlikçisi devlet yetkililerine diyoruz ki, bu sevdadan vaz geçin. Vaz geçinki bizim Artvin sevdamızın ateşinde yanmayın.
Dün Çernobil faciasını tiye alanlar, bu günde Siyanürle altın aramaya karşı duranları tiye alıyorlar. Oysa bu gün burada anma etkinliğini yaptığımız Artvin’imizin sevdası Kazım Koyuncu ve daha niceleri Çernobil faciasını ciddiye almayan devlet yöneticilerinin sorumsuzlukları sonucu aramızda değiller. Göz göre göre bir kenti ateşe veren devletin yöneticilerine diyoruz ki aklınızı başınıza devşirin. Gözünüzü altın bürümüş, insanlığınız ölmüş ve bir kenti yok etmek için elinizden geleni yapıyorsunuz.
Sizler şirket ile elbirliği ederek oradaki halkı yok hükmünde saydığınız sürece, sahte ÇED raporları da bizler için yok hükmündedir.
Tüm bunlar varken yani her dereye bir HES, her dağın altını oyan taş ocakları, siyanürlü altın arama yetmezmiş gibi bir de "yeşil yol" projesi dedikleri, meraları, yaylaları, ormanları yok edecek, Karadeniz ve Artvin’imiz griye boyanacak beton yığınlarıyla kaplanacak.
Tüm olanların yani sıraladığımız kötülüklerin sebebi ülkemizin neo liberal politikaları uygulamasıyla alakalıdır. Neo liberal politikaları uygulatan siyasiler bu ülkenin gerçek suçlularıdır ve de işbirlikçilerdir. Bu politikalar sürdükçe, işsizlik, çevre katliamları, İş katliamları, eğitimsizlik, sağlıksızlık, dış politika, iç politikadaki başarısızlıklar sürüp gidecektir. Tüm kötülüklerin anası da emperyalizmdir, kapitalizmdir.
Biz Artvinliler, Artvin‘in yok olmasına izin vermeyeceğiz. Hukuksal ve demokratik yollarla mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz, Gerekirse tüm halk olarak dişe diş direneceğiz.
Kamuoyunu yanımızda yer almaya çağırıyoruz. Siz değerli basın mensuplarından durumu kamuoyuna iletmenizi bekliyoruz” denildi.
Basın açıklamasının ardından birçok kişi bireysel görüşlerini açıklayarak madenci şirkete olan tepkilerini dile getirdiler.
Artvin Kültür Yardımlaşma Derneği Başkanı Sabriye Tuncay yaptığı açıklamada; “ Mesai günü olmasına karşın duyarlılık gösterip geldiğiniz için teşekkür ederim. Başka Artvin yok! Artvin yok olursa Türkiye yok olur. Bizim kimseyle sorunumuz yok. Biz yaşam alanlarımızı savunmak için buradayız. Sesimizi duyurmak, maden şirketini uyarmak için buradayız. Bizler Artvin dışında yaşıyor olsak ta Artvin’i çok seviyoruz ve onu kimsenin yok etmesine izin vermeyeceğiz. Artvin’dekiler yalnız değildir. DİREN ARTVİN YANINDAYIZ!. . . ” diye konuştu.
Daha sonra eylemciler sessiz bir şekilde dağıldılar.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 02.07.2015 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle