8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü Hopa’da yapılan yürüyüş ardından okunan basın açıklaması ile kutlandı. CHP- ESP- HDP ÖD-Halkevi-Eğitimsen ve Gençlik örgütlenmelerinin oluşturduğu Kadın Platformu tarafından kutlanan etkinlik Sundura Mahallesi ve Orta Hopa mahallesinde toplanan kadınların 2 koldan yaptıkları yürüyüş ile Belediye parkında toplanmaları ile başladı.
Belediye parkında toplanan kadınlar daha sonra topluca İnönü Caddesi üzerinden başladıkları yürüyüş ile Cumhuriyet meydanında toplanmaları ile devam etti. Cumhuriyet meydanında Nurcan Vayiç Aksu tarafından ortak basın açıklaması okundu. Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:”Her türlü eşitsizliğe, şiddete, tecavüze, kadın cinayetlerine, yoksulluğa, güvencesizliğe karşı susmuyoruz, korkmuyoruz, direniyoruz, isyandayız.
8 Mart 1857 yılında ABD’nin New York kentinde 40 bin dokuma işçisi kadın daha iyi çalışma koşulları için greve başlar. Polisin saldırısı sonucu 129 kadın işçi yakılarak katledilir. 26-27 Ağustos 1910 yılında toplanan Komünist Enternasyonal’de Clara Zetkin’in önerisiyle 8 Mart’ın Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanması oybirliği ile kabul edilir.
8 Mart’ın üzerinden 105 yıl geçmiş olmasına rağmen özellikle ülkemizdeki kadınlar açısından toplumsal yaşamdaki konumumuzdan, çalışma yaşamındaki koşullarımıza kadar değişen pek bir şey yok. Yüzyıllardır kadının emeğine, bedenine ve kimliğine yönelik saldırı ve şiddet her geçen gün artarak devam ediyor. 12 Eylül Faşist darbesiyle başlatılan düzen AKP’nin dinci muhafazakâr örtüsüyle bütünleşerek tamamlanıyor. Bu yeni düzende gericilik kadın bedeni üzerinden şekillendirilerek tüm toplumu kuşatıyor.
Daha dün Özgecan Aslan evine giderken saldırıya uğradı ve yakılarak öldürüldü. Katiller her yerde, bazen dolmuş’ta evimize giderken, bazen sokakta onlarca kişinin gözünün önünde, çoğu zaman evin içinde, bazen çalışırken iş yerlerimizde.
Kadınların katili kadınlara yaşamı dar etmeye çalışan AKP iktidarıdır. Kadınların katili, yıllardır gerici ve muhafazakâr politikalarla kadın cinayetlerine “Münferit” diyenler, kadınların erkekleri tahrik ettiğini söyleyen profesör, 6 yaşındaki çocuğu evlenebilir diye fetva veren, ya da annesinin dizüstü etek giymesinden bile tahrik olunabileceğini söyleyenlerdir. Kadınların katili, kadınların kahkaha atmasından tutunda örtüsüz kadın perdesiz eve benzer diyen, hamile kadınların sokağa çıkmaları günahtır diyen yobaz zihniyettir.
Kadına yönelik şiddetin önlenmesi adı altında çıkartılan yasalar süslü sözlerden öteye gitmiyor. Yasalar, caydırıcı cezalar vermek bir yana “iyi hal” indirimleri yaparak katilleri ödüllendiriyor.
İktidar kadınları çocuk doğurma makinesi ve aileyi de saraylarına hizmetçi, fabrikalarına ucuz işgücü yetiştirme kurumu olarak görüyor. Bunun için çıkarılan yasalarla kadınlar eve hapsediliyor, düşük ücret ve güvencesiz çalışma koşullarına maruz bırakılıyor. Her geçen gün yaşam alanlarımızı yok ediyor, geçim kaynaklarımızı çile kaynağına dönüştürüyorlar.
Bölgemizi saran savaş ve çatışmalarında en büyük kurbanı yine kadınlar oluyor. Suriye’de yaşanan savaşta IŞID çeteleri kadınları vuruyor. Kurulan köle pazarlarında kadınlar satılıyor.
Tüm Dünya’da kadınlara yönelikayrımcılığa, şiddet ve AKP’nin kadın düşmanı politikalarına karşı isyandayız. Tecavüz insanlık suçudur. Tecavüze, tacize her türlü şiddete karşı isyandayız. Özgecan’ı yakan gericiliğe karşı isyandayız.
Kobani başta olmak üzere, insanlık adına, özgürlük adına, eşitlik adına tüm direnişlerde kadınlar gücünü gösteriyor. Biz kadınlar olarak dünyayı değiştirecek gücümüz olduğuna inanıyoruz. Toplumun diğer kesimleriyle, şiddetten arındırılmış, tacizin, tecavüzün, yoksulluğun olmadığı sınıfsız ve savaşsız, barış içinde bir dünya ve ülke yaratmak için susmuyoruz, korkmuyoruz, direniyoruz, isyandayız.
Biz kadınlar erkek-devlet-yargı işbirliği ile işlenen kadın cinayetlerine karşı yaşam hakkımızı istiyoruz.
Kadın istihdamı yaygınlaştırılsın, çalışan kadınlar için ücretsiz kreşler açılsın.
Aile Bakanlığı yerine kadın bakanlığı kurulsun.
8 Mart Resmi tatil ilan edilsin ve ücretli izin günü olmasını istiyoruz.
Emeğimize, kimliğimize, bedenimize sahip çıkmak, insanca bir yaşam, insanca bir düzen için yaşasın kadın dayanışması, yaşasın mücadelemiz, yaşasın 8 Mart”.
Okunan basın açıklaması ardından kadınlar daha sonra Belediye parkına gelerek burada topluca el ele tutuşarak çektikleri horon ardından etkinlikte sona erdi.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 08.03.2015 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle