Enerji Bakanı Taner Yıldız, Soma'daki maden faciasında şu ana kadar 284 işçinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
Yıldız saat 00. 45 sularında basının karşısına yeniden geçti. Yıldız'ın açıklamalarından satır başları: Hayatını kaybeden işçi sayısı 284'e çıktı. Bu gece sabaha kadar çalışmalar sürecek. Adli ve idari denetim başlamıştır.
TEZEL’DEN KORKUTAN İDDİA
'450 işçi madenden çıkarılamayacak'
Sosyal güvenlik uzmanı Ali Tezel'den çok konuşulacak iddia. Hükümet ve Soma Holding hala madendeki işçi sayısını açıklamıyor. Konu hakkında her gün yeni bir iddia gündeme geliyor. Sosyal güvenlik uzmanı Ali Tezel, Soma için, "Yangının sönmesi için küllü su basılıyor betonlaşsın diye. 450 işçi için gaiplik kararı verilecek. " dedi.
Habertürk yazarı sosyal güvenlik uzmanı Ali Tezel'in Soma ile ilgili attığı tweetler kafaları karıştırdı. Tezel, "5 galeriden 2'sine ulaşılamadı. Yangın sönsün diye içeriye su basılıyor betonlaşsın diye. 450 işçi için gaiplik kararı verilecek. " dedi.
"450 İŞÇİ MADENDE KALACAK"
Sosyal güvenlik uzmanı Ali Tezel, "Soma'dan gerçekler" başlığıyla attığı tweette, "Şu an içinde işçi olan beş galeriden ikisine hiç ulaşılamamış. Ancak yangın sönsün diye içeriye küllü su basılıyor, betonlaşsın diye. Yani, içerdeki yaklaşık 450 işçinin artık çıkarılma şansı kalmadı. . . Haklarında gaiplik kararı verilecek. . . " dedi.
Manisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs’ta saat 15. 10 sularında yaşanan facianın ardından başlatılan kurtarma çalışmaları, önceki akşam saat 22. 00 civarında maden içinde çıkan yangın nedeniyle dün akşam saatlerine kadar yapılamadı. Madene temiz hava vermek zorunda kalan kurtarma ekipleri önce maden içindeki ekipleri geri çekti, daha sonra tünellerde bulunan metan ve karbondioksit gazını tahliye etmeye çalıştı.
Saat 02. 00 civarında arama kurtarma ekipleri madene girmeye çalıştı. Ancak, çabaları sonuç vermeyince ekipler geri çekildi. Madenden çıkan yoğun gaz madenin çevresini sardı. Madende mahsur kalan yakınlarından bir haber almak için maden önünde bekleyen vatandaşlar, yoğun gaz nedeniyle zehirlenme tehlikesi geçirince vatandaşlar tahliye edildi.
Uzun bir geceden sonra Soma maden ocağı yine sessizliğe gömüldü. Madendeki yangın söndürülemeyince kurtarma çalışmaları tamamen durduruldu.
Faciada hayatını kaybedenler içinse toplu mezarlar kazıldı. Yakınlarının cenazesini morgdan alan Somalılar, cenazelerini belediye mezarlığında toprağa verdi.
'EŞİM MADENCİLİK YAPMAK İSTEMİYORDU'
Gerçek Gündem’in haberine göre Cenazelerin toprağa verilmesi gün boyu devam etti. Madencilerin yakınları mezarlığa akın etti. Faciada eşini ve kardeşini kaybeden Güllü Çoban da onlardan biriydi.
Radikal'den İdris Emen'in haberine göre bir gün önce kocasını toprağa veren Çoban iki çocuğuyla beraber bu kez kardeşinin mezarında gözyaşı döktü.
Çoban, eşinin 10 yıldır madencilik yaparak ailesinin geçimini sağladığını anlattı: ‘’Yangını duyar duymaz madene koştuk. Umutla güzel haberler beklerken maalesef kara haberler aldık. Dün eşimi toprağa verdim, bu gün kardeşimi. Yarın da bir başka akrabamızı toprağa vereceğiz. Eşim 10 yıldır madencilik yapıyordu. Madencilik yapmayı istemiyordu. Bu yüzden aileden kimsenin madencilik yapmasını istemezdi. Kardeşim 4 yıl önce evlendi. Ancak işsizdi. İkiz çocukları dünyaya gelince kocama madenci olmak istediğini söyledi. Kocam istemeye istemeye onu madene götürdü. Ve ikisi de hayatını kaybetti. Benim iki çocuğum, abimin de üç çocuğu yetim kaldı. Şimdi ne yapacağız? Kaybettiklerimize mi, halimize mi üzülelim?
Maden faciasından sağ kurtulan Serdar Tavukçu da arkadaşı Mehmet Ateş’in mezarı başındaydı. Tavukçu, madende yaşadıklarını Radikal’e şu sözlerle anlattı:
‘O MADENE TEKRAR İNMEKTEN BAŞKA ÇAREM YOK’
“Trafo patlaması sırasında 143 kişilik ekip madenin içindeydik. Yanımızda iki tane mühendis bulunuyordu. Ne yapacağımızı şaşırdık. Mühendisler bizi koordine etmeye çalışıyordu. Ancak herkes canını kurtarmaya çalışıyordu. Duman etrafımızı sarınca nefes alamaz duruma düştük. Gaz maskelerimiz etkisini yitirmişti. Temiz hava almamız lazımdı. Tünellerden geçen istim borularını kırıp oradan çıkan havayı dönüşümlü kullanarak hayatta kaldık. Arama kurtarma çalışmaları yapılırken biz de moralimizi yüksek tutmaya çalışıyorduk. Ancak madenciler de tıpkı askerler gibidir. Her zaman ölüm tehlikesi yaşadıkları için hiçbirimiz o madenden sağ kurtulacağımıza inanamadık. 9 saat sonra arama kurtarma ekipleri bizi madenden çıkarmaya başladı. Bizim ekipten 5 kişiyi kaybettik. Bizi koordine eden mühendislerden 2’si hayatını kaybetti. 12 yıldır madencilik yapıyorum. Bu saatten sonra elimden başka bir iş gelmez. Bakmam gereken bir ailem var. O madende 282 kişi hayatını kaybetti. Ama tek ekmek param orası. Çaresizim, o madene yine inmekten başka çarem yok. ’’
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 16.05.2014 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle