Tarihçe

Yeryüzünün en gelismis sehirleri genellikle anayollar, limanlar, istasyonlar, deniz ve akarsu yollarinin kenarlarinda kurulmus, yesille-mavinin kucaklastigi yerlerdir" tanimlamasini dogrulayan sirin bir serhat ilçesi Hopa.

Ilçe, Rize-Trabzon illerinin, Artvin, Kars, Ardahan, Erzurum, Gürcistan, Rusya ve Türk Cumhuriyetleri'yle irtibatlanmasini saglayan önemli bir konuma sahip. 289 km2 lik yüzölçümü ile dar bir kiyi seridi üzerinde bulunmasi nedeniyle, Hurri-Mittani uygarliklarindan baslayarak tarih sahnesindeki yerini almaya baslamis. Sirasiyla Iskitler, Helen, Roma, Pers ve Arap kültürlerinin hakimiyetini yasamis bir yöre olan Hopa, XI yy.da Anadolu'ya yerlesen Türk Medeniyetleri ve daha sonra Yavuz Selim'in Kirim seferi sayesinde, Osmanli topraklarina katilmis, bu yörede yasayanlar Islamiyet'i kabul etmisler ve Müslüman olmuslar. Ortahopa Mahallesi ile Kuledibi Mahallesi arasinda yer alan Toli Uça (Siyah Göz) Tepesi'nin bulundugu yerde geçmiste bir kilisenin varligini teyit eden bir enkaza rastlandigi söyleniyor.

Dolayisiyla yöre halkinin Kafkas kökenli Hristiyan Tabali milletlerden meydana gelmesi olasi. 1877-1878 Osmanli Rus Savasi, yöre halkinin büyük bir kisminin göç etmelerine neden olmus. 20.yüzyilin ilk yarisinda Çarlik Rusyasi'nin devrilmesiyle Ruslar, bölgeyi terketmis ve Hopa'nin yerlileri de kendi bölgelerine dönüs yapmislar.

Bazi kaynaklardan edinilen bilgilere göre; Hopa ve Artvin yöresinden bahsederken, Ayni Iskit, Pontus, Roma hakimiyetlerinden sonra VIII. yüzyilda Sasani egemenligi, daha sonra Bizans hakimiyeti, 1068'de de Sultan Alparslan' in emirlerinden Emir Ebulkasim tarafindan hegemonya kurulmasinin rivayet edildigi bilinir. Yillar sonra Anadolu Selçuklu Sultani Alaettin Keykubat ülkesine katmissa da, yerini bir müddet sonra Mogollara birakir, Mogollardan Ilhanli Devleti'nden izin alarak Sergis atli Kipçak Beyi bu yörede bir atabeylik kurar. Timur ve Kayakoyunlu hakimiyetlerinin sona ermesinden sonra yerini Safevi hakimiyetine birakir. En sonunda 1537 yilinda Hopa, Osmanli topraklarina katilir. Yöre insani göçler esnasinda Hazar kiyilari ve Kafkas eteklerine yerlesen Türk boyu olarak biliniyor .Rum Pontus hakimiyetinin sona erdirildigi 1471 tarihi itibariyla Osmanli Imparatorluguna baglanan ilçe, Yavuz Sultan Selim Han'in Hopa üzerinden Batum'a gelerek Gönye Kalesi'nin fethini gerçeklestirmesi ile, Gönye sancagina baglanir. 1877 (93 harbi) ile Gönye sancagindan Rus topraklarina giren geçmesiyle ilçede sikintili dönemler yasanir. 1578' de Atabeylerin son kalintilari Lala Mustafa Pasa tarafindan kaldirilir ve Osmanli döneminde Hopa ve Artvin yöresi zaman zaman Trabzon, zaman zaman da Erzurum Vilayetleri'ne baglanir. 1878' de Osmanli-Rus savasindan sonra 40 yil Ruslar'in egemenligi altinda yasayan Artvin yöresi, Kurtulus Savasi'nda Kazim Karabekir Pasa'nin Gürcü Ordulari'ni dagitmasiyla, 14 Mart 1918'de geri alinir.

"Hopa" adi, bir kisim arastirmaciya göre Anadolu'dan baliklarin yasadigi küçük su birikintilerine, baliklarin saklanmasina uygun, derelerdeki sigintilara "HOPO" denilmesinden gelir. Iskaristi (Balikli) Dagi'ndan kaynagini alarak denize kavusan ilçeye bu ismin verilebilecegi düsünülebilir. Ayrica Dogu Anadolu'da kadinlarin bostan sulamak için yaptiklari küçük çukurlarda biriken suya da "HOPO" deniliyor. Yörenin bol yagis almasinin bu ismi çagristirmasinda etkili. Bir rivayete göre de Yavuz Sultan Selim Han, Gönye seferinde, su an Hopa diye bilinen sahil boyunda konaklama esnasinda agzindan çikan ilk kelamin bu yörenin ismi olmasina karar vermis. Sultan Selim Han'in atindan inerken "hopppa" demesi, bu yörenin adinin "hopppa" olarak kalmasina ve daha sonra degiserek günümüzdeki adini almasina neden olmus.