Doğu Karadeniz Kızılay Kan Merkezi Müdürü Dr. Dila Baran yaptığı açıklama ile Doğu Karadeniz illerindeki hastanelerin kan ihtiyacının bulunduğunu ve bu iller arasında ilimiz Artvin’in de yer aldığını açıkladı. Kan ihtiyacının gün geçtikçe arttığına değinen Dile Baran, kan bağışlarının ise beklenilen düzeyde olmadığını da belirtti.
Uzmanlar, 18 65 yaş arasında, çok ciddi bir sağlık problemi olmayan, kanser tanısı konmamış, kalp rahatsızlığı bulunmayan kişilerin, hatta diyabet hastalarının da kan verebileceğini bildirdi Doğu Karadeniz Kızılay Kan Merkez Müdürü Dr. Baran: "Diyabet hastaları insülin kullanmıyor, hap içerek tedavi görüyorsa karınları tok olduğu müddetçe kan bağışı yapabilirler" "İnsanlar 'ben ilaç kullanıyorum, kan veremem' diye düşünüyorlar ama tam tersi birçok ilaç kan bağışına engel değildir"
Uzmanlar, 18-65 yaş arasında, çok ciddi sağlık problemi olmayan, kanser tanısı konmamış, kalp rahatsızlığı geçirmemiş kişilerin ve diyabet hastalarının kan verebileceğini bildirdi.
Doğu Karadeniz Kızılay Kan Merkez Müdürü Dr. Dila Baran, yaptığı açıklamada, kanın hala yapay olarak üretilen bir madde olmadığını ve bu yüzden kan bağışının çok önemli olduğunu söyledi.
Bağış yapılan bir ünite kandan üç kişinin hayatının kurtulabileceğini belirten Baran, "İnsan hayatı boyunca aynı kan vücutta tutulmuyor. Vücudumuz eskiyen kanımızı idrar yoluyla dışarı atıyor. Kanımız zayi olacağına 3 kişinin hayatını kurtarma şansımız var. Biz aldığımız bir ünite kandan eritrosit, trombosit ve taze donmuş plazma olmak üzere üç ünite kanı ayrıştırarak tüketiyoruz. Verilen bir ünite kan üç kişiye hayat verebiliyor" dedi.
Baran, kanın tek kaynağının insan olduğunu ifade ederek, "18-65 yaş arasında, sağlık problemi olmayan, kanser tanısı konmamış, kalp rahatsızlığı bulunmayan kişiler ve hatta diyabet hastaları bile kan verebilir. Diyabet hastaları insülin kullanmıyor, oral antidiyabetik dediğimiz yöntemle hapla tedavi görüyorlarsa karınları tok olduğu müddetçe kan bağışı yapabilirler. Onlar için herhangi bir zararı yoktur, hatta sağlıkları açısından faydaları vardır" diye konuştu.
Bazı ilaçların da kan bağışına engel olmadığına dikkati çeken Baran, şöyle devam etti: "İnsanlar 'ben ilaç kullanıyorum, kan veremem' diye düşünüyorlar ama tam tersi birçok ilaç kan bağışına engel değildir. Sarılık geçirmemiş, bir yıl içinde endoskobi olmamış ve çok ciddi bir ilaç kullanımı olmayan kişiler kan bağışında bulunabilir. O yüzden kan bağışı araçlarını gördüklerinde müracaat etsinler, durumu biz değerlendirelim. Her aracımızda 5694 yasa gereğince zaten bir hekimimiz bulunuyor. Hekimsiz kan bağışı kabul etmek yasak. "
"Türk Kızılay’ı çok aktif çalışıyor"
Baran, Doğu Karadeniz Kızılay Kan Merkezi olarak 5 ile hizmet verdiklerini kaydederek, "Trabzon, Rize, Artvin, Gümüşhane, Giresun Merkez ve ilçelerdeki hastaneler bizden kan bekliyor. Dolayısıyla bütün halkımızı kan bağışı yapmaya davet ediyoruz. Kan, herkese lazım olabilir. Sadece kaza veya ameliyat için gerekli olduğu düşünülmemelidir. Düzenli kan kullanan hasta gruplarımız da var. Dolayısıyla 'ihtiyaç halinde ben kan verebilirim' demek doğru değildir. Kan her zaman ihtiyaçtır" ifadelerini kullandı.
Toplumda kanın parayla satıldığı yönünde yanlış bir görüşün hakim olduğunu anlatan Baran, şunları söyledi: "Kanın parayla satıldığı görüşü yanlıştır. Sağlık Bakanlığımız Türk Kızılay’ını bu yönde destekliyor. Türk Kızılay’ı çok aktif çalışıyor. Kan simsarları yok artık. Bütün aldığımız kanlar Sağlık Bakanlığı tarafından kontrol ediliyor. Aldığımız kanı etiketlemeden, barkotlamadan çıkışını yapmamız mümkün değil. Bu yüzden hasta yakınının bizden elden kan alması mümkün değil. "
Dr. Baran, hastanelerin de Türk Kızılay’ı gibi stoklu çalıştığını belirterek, "Hastaneler bizden istekte bulunuyor, biz de stoklarımıza bakıyoruz. Elimizde istenilen kan varsa aracımızla bu kanı hastaneye götürüp teslim ediyoruz. Kan, nakil esnasında da belli ısı çerçevesinde saklanmak zorundadır. Kanı bozmamak için kendi aracımızla, kendi personelimizle naklini sağlıyoruz. Hasta yakınları bizimle kesinlikle muhatap olmuyor" diye konuştu.
Kızılay Artvin Şubesi Artvin Halkından İlgi Bekliyor
Artvin Kızılay Şube Başkanı Seracettin Yazan’da sık sık yaptığı açıklamalar ile kan bağışında bulunulması için Artvin halkına çağrıda bulunuyor.
Artvin başta olmak üzere Doğu Karadeniz illerinde kan bağışına ilgi düşük Kızılay Artvin şubesi Başkanı Seracettin Yazan, Artvin halkının şubelerine kan bağışında bulunmalarını istedi. Artvin başta olmak üzere Doğu Karadeniz’in genelinde kan bağışında bulunanların oranı oldukça düşük düzeyde iken yapılan iki açıklama bu oranın düşük oluşunu gözler önüne seriyor.
Seracettin Yazan: Kan bağışı hayat kurtarıyor. Herkesi kan bağışına davet ediyorum
Türkiye istatistikleriyle son sırlarda yer alan Artvin’in bağış oranının düşüklüğü sebebiyle her yıl ilimizdeki Kızılay Şubesi’nin kapatılmakla karşı karşıya olduğunu belirten Seracettin Yazan, kan bağışında bulunulması için sık sık gerçekleştirdiği açıklamalar ile kan bağışı için çağrıda bulunuyor. İlimizde özverili çalışmalarıyla dikkat çeken Kızılay Artvin Şubesi bu çalışmaların karşılığını Artvin halkından alamıyor. Yılda 3 bin üniteyi kan sayısına ulaşması gerek Kızılay Artvin Şubesi bu sayıyı yakalamakta zorlanıyor. İl ilçe, köy yayla, festival şölen demeden kalabalığın bulunduğu her yere gidip çadırlarını açan Kızılay Artvin şubesi yetkilileri bir ünite kan toplamak için ilimizde gitmediği yer kalmıyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Kızılay Artvin Şubesi Başkanı Seracettin Yazan, “ Hastanelerimiz dolup taşıyor, kimse başına gelmeden bu yardımın kıymetini bilemez onun için Artvin halkından Kızılay’a kan bağışında bulunmalarını öneriyorum. Bir ünite kan bağışı 3 kişinin hayatını kurtarmaktadır. İlimizde en çok duyduğumuz söylentilerden biride kan bağışında bulunan kilo alıyormuş, bu tamamen yalandır. Tıp literatüründe bunun yeri ve doğruluğu yoktur. Sadece yiyerek kilo alırsın. ”diye konuşuyor.
Artvin halkını ban bağışında bulunmaları için çağrıda bulunan Yazan, Kurum müdürleri, Sivil toplum örgütleri, siyasilerin bu bak başına önderlik etmelerini istedi.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 23.08.2013 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle