Rize'de Ambarlı Hes'e Bir Kez Daha Durdurma Kararı Verildi

14/05/2011 14:36

Yargı Süreci Devam Ederken, Firma Değişikliğine Gidilerek, Çed Raporu Alınan Hes Projesi İçin İkinci Kez Yürütmeyi Durdurma Kararı Verildi.


Haber: Hayati Akbaş







Rize İdare Mahkemesi, ülke genelinde ve özellikle de Doğu Karadeniz Bölgesinde çalışmaları yürütülen HES projelerine karşı önemli bir ‘Yürütmeyi Durdurma' kararına daha imza attı. Kararda, ‘HES çalışmalarının çevreye etkileri ve proje kapsamı dikkate alındığında telafisi güç ve imkânsız zararların oluşabileceği' vurgusu yapıldı.

Başta Doğu Karadeniz Bölgesi olmak üzere ülke genelinde yapılması planlanan Hidroelektrik Santrali (HES) projelerine karşı, Derelerin Kardeşliği Platformu öncülüğünde başlatılan demokratik ve hukuksal mücadele devam ederken; HES'lere karşı açılan davalarda yeni ‘durdurma ve iptal' kararları gelmeye devam ediyor.

Bir Ayda 3. Yürütmeyi Durdurma!

Rize'nin Çayeli ilçesine bağlı Senoz Vadisinde yapımı planlanan 2 ayrı HES projesi için verilen ‘Yürütmeyi Durdurma' kararının ardından Rize İdare Mahkemesi, bu kez de Rize merkeze bağlı Salarha Vadisi üzerinde yapılması planlanan Ambarlık 1–2 Regülâtörü ve HES projesi için ikinci kez ‘Yürütmeyi Durdurma' kararı verdi.

Yapımına Redaş Enerji firması tarafından başlanılan ancak Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından verilen ‘ÇED Gerekli Değildir' kararı için başlatılan yargı süreci sırasında firma değişikliğine gidilerek, yeniden süreç başlatılan ve yargı süreci tamamlanmadan Çevre ve Orman Bakanlığı'nın bütün tepki ve başvurular üzerine, 22. 03. 2011 tarih ve 2142 sayılı ‘ÇED Olumlu' kararı verdiği 9, 9 megavat gücündeki Ambarlık 1–2 Regülâtörleri ve HES projesi için yargı bu kez ÇED Olumlu kararının yürütmesinin durdurulmasına hükmetti.

Önce ÇED Gerekli Değildir, Sonra ÇED Olumlu Raporu

Projenin yapılmasının planlandığı Salarha Vadisi Andon (Küçükçayır) Köylülerinden 66 yaşındaki eski imam ve çevrecilerin ‘Yurttaş Kazım' yakıştırmasını yaptığı Kazım Delal, 7 akrabası ile birlikte, Derelerin Kardeşliği Platformu gönüllü avukatlarından Remzi Kazmaz aracılığıyla Rize İdare Mahkemesi'ne ‘Yürütmenin Durdurulması' istemiyle iki ayrı dava açtı. Kazım Delal, Çevre ve Orman Bakanlığının aynı proje için daha önce verdiği ‘ÇED Gerekli Değildir' kararına karşı açtığı davada, bilirkişi ücretini yatırabilmek için ahırında sütü için beslediği ineğini sattı. Delal ve akrabaları, Mahkemenin ‘Yürütmeyi Durdurma' kararı verdiği bu davanın ardından; dava süreci devam ederken yine Bakanlığın aynı proje için bu kez verdiği ‘ÇED Olumlu' kararı için de Rize İdare Mahkemesinde dava açtı.

Davanın avukatı Remzi Kazmaz tarafından 18. 4. 2011 tarihinde 2011/327 Esas No'lu dosya ile açılan ‘Yürütmenin Durdurulması istemli' davada Rize İdare Mahkemesi, söz konusu ‘HES çalışmalarının çevreye geri dönüşümsüz zararlar vereceği' vurgusu ile Bakanlığı verdiği ‘ÇED Olumlu' raporunun ‘Yürütmesinin Durdurulması'na karar verdi.

Mahkeme: "İlgililer Hakkında Sorumluluk Doğurur"

Mahkeme kararında, anılan gerekçelerle ‘Yürütmenin durdurulması isteminin davalı idarenin savunması ve ara kararı cevabı alınıp ya da savunma ve ara kararına cevap verme süresi geçip yeni bir karar verilinceye kadar kabulüne, her bir ara kararının ayrı ayrı cevaplandırılmasına, ara kararı gereklerini yerine getirmenin mecburi olduğu, getirilmediği taktirde dosyadaki bilgi ve belgelere göre karar verileceği ve bu durumun ara kararı gereklerini zamanında ve tam olarak yerine getirmeyen ilgililer hakkında sorumluluk doğuracağı' konularına da vurgu yapıldı.

Bakanlıktan 7 Ayrı İstem

Mahkeme kararında ayrıca, Davalı Çevre ve Orman Bakanlığından ÇED Olumlu kararına dayanak oluşturan her türlü bilgi ve belgenin yer aldığı işlem dosyasını da istedi. Kararda 7 ayrı madde halinde sıralanan istemlerle, bakanlıktan yapılması planlanan HES projesinin bulunduğu vadi üzerinde ÇED kararı alınmadan önce bu su havzasının korunması ve üzerinde inşa edilmesi planlana yatırımların denetim, kontrol ve programlanması amacıyla bütüncül havza çalışmasının yapılıp yapılmadığı sorularak, bu amaçla yapılan çalışmaların istenmesine de vurgu yapıldı.

Mahkeme heyetinin üçe karşı bir oyla aldığı kararda, Bakanlıktan söz konusu bu havza üzerinde şimdiye kadar kaç HES projesine ÇED Olumlu yada ÇED Gerekli değildir kararı verildiği, havza üzerinde kaç HES projesi planlandığı, projelerin birbirleriyle etkileşimlerinin göz önüne alınıp alınmadığı, yapılan çalışmalara ilişkin kontrol ve denetimlerin yapılıp yapılmadığı, bölgenin ekolojik nitelikleri, fauna ve flora özelliklerinin incelenip incelenmediği ve ayrıca kurulacak enerji nakil hatlarının ÇED değerlendirilmesine alınıp alınmadığı konularında da gerekli bilgi ve belgelerin istenmesine vurgu yapıldı.

Kazmaz'dan Hukuksuzluk ve Yasa Tanımazlık Vurgusu

Mahkeme kararının, HES projelerinin hukuksuzluğunun, yasa ve yönetmeliklere uygunsuzluğu ve ne kadar gelişigüzel yapıldığının ayrı bir göstergesi olduğunu vurgulayan davanın avukatı Remzi Kazmaz, HES projelerine karşı yerelde köylülerin başlattığı bu hukuksal sürecin görmezden gelinmesinin ise bu projeler konusunda iktidarın ve ilgili bakanlığın ne kadar gelişigüzel davrandığının açık bir göstergesi olduğunu vurguladı.

Yargı kararlarının hiçe sayılarak, hukukun üstünlüğü ilkesinin görmezden gelindiği bir ortamda yerel halkın tepki ve isteklerine kulak tıkayan yöneticilerin hukuk, yasa ve yönetmelikler dışında işlemler tesis etmeye çalışmasının maddi ve manevi büyük yükümlülükler doğuracağına dikkat çeken Kazmaz, "Bu süreçte, bütün bu hukuk dışı uygulamalara yol veren, görmezden gelen, yargı kararlarına karşı işlem tesis eden başta bakanlık görevlileri, taşra teşkilatları, il müdürlükleri, valilikler ve özel idareler suç işlemektedir. Görevi kötüye kullanma ve görevi ihmal gibi suçlarla karşı karşıya kalacak olan bu ilgili ve yetkililer hakkında bundan sonra her türlü yasal ve hukuksal işlemi başlatma ve suç duyurularında bulunmaya başlayacağız. Burada insanlarımız bir hukuk mücadelesi veriyor ve bağımsız yargı organları da bu mücadelenin Anayasal, hukuksal ve yasal bir mücadele olduğunu vurgulayarak, HES projelerinin hukuksuzluğu, yasa ve yönetmeliklere aykırı olduğunu ortaya koyuyor" şeklinde konuştu.

66 Yaşındaki Eski İmam Yurttaş Kazım

HES projelerinin hiçbir şekilde yatırım projesi olarak görülemeyeceğini vurgulayan 66 yaşındaki eski imam ve çevrecilerin Yurttaş Kazım lakabını taktığı Kazım Delal ise HES projelerinin adeta bir yıkım projesi olduğunu, çevreye ve doğal yaşam alanlarına verdiği geri dönüşümsüz zararların mahkeme kararları ile gözler önüne serildiğine dikkat çekti.

"Cennetimizi Cehenneme Çeviriyorlar"

‘Birileri çıkıp bu projeleri çevreci olarak niteliyor. Bu nasıl iştir. Görmüyorlar mı yapılan katliamları, mahkeme kararlarını, bilimsel raporları. Allah aşkına, bu projeleri savunanların gözleri kör, kulakları sağır, akılları tutulma halinde mi" diye konuşan Yurttaş Kazım, "Suyun sahibi olur mu? Denir mi hiç Ahmet'in suyu, Hasan'ın, Kazım'ın suyu. Böyle bir şey olur mu hiç? Bu herkesin suyu! Orada bir su akarken, adamın biri oradan su alırken, ona alma diyebilir misin? Ama bu şirket sahiplerinin gözü artık hiçbir şey görmüyor. Hani bir insan renkleri seçemez, ehliyet vermezler ona o zaman. Bu insanlarda da renk körlüğü var. İnsanların durumunu hiç görmüyorlar. Bunlar ancak ceplerini görüyorlar. İnsanları boğuyorlar, boğuyorlar. Bizim oraları bir görseniz; o çiçeklerin açışını, arıların uçuşunu… Öyle bir denge vardır doğada. Doğayla insanlar arasında. Ama bu denge onların gözüne girmiyor, sıfır geliyor. Ne pahasına olursa olsun, bütün mesele cep dolsun, birisi müteahhitlikten yararlansın, öbürü tesis kursun. Onlar için biz hiç önemli değiliz. Bakın, İspanyol firması köyümüze gelmiş. Proje yapmışlar, satılmış onlara… Nereden geldiler bunlar benim köyümün başına, nasıl sardılar bunları köylünün başına? Bizim başka işimiz yok muydu? Ne diyorlar; zaman, zaman, zaman. Ama zaman akıp gidiyor. Bir öğrenciye soracaksın zamanın ne olduğunu, trenini kaçıran birine soracaksın. Benim zamanım yok, akıp gidiyor zaman. Başka bir şey yaparım. Sizinle mi uğraşacağım. Ama öyle değil. Onlar derelerime HES yapmaya çalıştığı sürece, ben de zamanımı onlarla mücadele etmeye vereceğim. Bakın, bunlar bizim cennetimizi cehenneme çeviriyorlar haberiniz olsun. Haberiniz olsun ki gelin hep birlikte bunlara karşı mücadele edelim. Bizim yaşayacak başka yerimiz, köyümüz yurdumuz yok. Biz, dedelerimiz ve onların dedeleri gibi buralarda doğduk, yaşıyoruz ve yaşayıp çocuklarımızı, torunlarımızı yaşatacağız" dedi.

Şan: "Asıl Amaç Suyun Ticarileştirilmesi"

Rize İdare Mahkemesi'nin vermiş olduğu kararın HES projelerindeki sürecin ne denli hukuksuz, yasa ve yönetmeliklere aykırı olduğuna vurgu yapan Derelerin Kardeşliği Platformu Dönem Sözcüsü Ömer Şan ise, HES projelerindeki amacın elektrik üretmek veya yatırım yapmak olmadığını, asıl amacın suyun kullanım hakkını alarak sulara el koymak olduğunu ileri sürdü.

Ambarlık 1-2 Regülatörleri ve HES projesindeki süreç hakkında bilgiler de veren Şan, Çevre ve Orman Bakanlığı, daha önce ‘ÇED Gerekli Değildir' kararı verdiği HES projesi için verilen ‘Yürütmeyi Durdurma' kararını yok sayarak işlettiği ÇED sürecinde, HES yapımcı firmasının ÇED Raporunu onayladığını anımsattı.

Süreç, Baştan Aşağı Hukuksuzlukla Dolu

Salarha Vadisinin aynı zamanda bölgenin içme suyu havzası ilan edildiğini, Rize başta olmak üzere 9 ayrı belediye ile 26 köyün içme suyunun bu havzadan sağlandığını vurgulayan Şan, bir süre önce ‘Yürütmeyi Durdurma' kararı verilen, Bakanlığın ‘ÇED Gerekli Değildir' kararının yargı sürecinde firma değişikliğine gidildiğini vurgulayarak, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Yargı süreci devam ederken proje yapımcısı firma, projeye ilişkin EPDK' dan almış olduğu üretim lisansını, yeni kurulan ve büyük ortağı İspanyol menşeli Essentium S. L. şirketi olan Ambarlık Elektrik Üretim firmasına devretti. Yeni kurulan firma imzalanan yeni ‘Su Kullanım Anlaşması'ndan sonra yine aynı proje için Çevre ve Orman Bakanlığı'na başvuruda bulundu. Daha önce aynı proje için ‘ÇED Gerekli Değildir' kararı veren Bakanlık, bu kez, yargı süreci devam eden ve yürütmeyi durdurma kararı verilen proje için ‘ÇED Gereklidir' kararı vererek; ÇED sürecini başlattı. Bilirkişi incelemesi yapılan ve yargılama süreci devam eden proje için Çevre ve Orman Bakanlığı, ÇED sürecine Haklın Katılımı ve Bilgilendirme toplantıları düzenleyerek, firma tarafından hazırlanan ÇED Raporunu nihai olarak kabul etti. Bu aşamadan sonra her türlü mücadelesine destek verdiğimiz Kazım Delal ve diğer arkadaşlarımız, Rize Valiliği ile İl Çevre ve Orman Müdürlüğü'ne başvuruda bulunarak, söz konusu proje hakkında yargı sürecinin devam ettiğini, proje hakkında herhangi bir işlem yapılamayacağı, bunun yasalara ve hukuka aykırı olduğu uyarısında bulunarak, ÇED sürecine itiraz etti. Bu sırada Rize İdare Mahkemesi, Ambarlık 1–2 Regülatörü ve HES projesi için Bakanlığın verdiği ‘ÇED Gerekli Değildir' kararı hakkında bu kez gerekçeli olarak Yürütmeyi Durdurma kararı verdi. Bu kararın üzerinden yaklaşık bir ay gibi bir süre geçtikten sonra ise Bakanlık, bu kez HES yapımcı firmasının hazırladığı ÇED Raporunu onayladı. Bunun ardından yine Rize İdare Mahkemesinde Bakanlığın verdiği bu karar için yeni bir ‘Yürütmeyi Durdurma' davası açıldı. Şimdi ise aynı proje için verilmiş yeni bir ‘Yürütmeyi Durdurma Kararı2 ile karşı karşıyayız. Bu karar bizim için olduğu kadar ülkemizdeki bütün HES projeleri için de önemli bir karardır. HES'lerin hukuksuzluğunu, yasa ve yönetmelik tanımazlığını, gelişigüzel yapıldığını ve birilerinin rant hesabı çerçevesinde sularımıza el koyma, sularımızın ticarileştirilmesinin girişimi olduğunu ortaya koyan onlarca karardan en sonuncusudur bu karar. Başta bakanlık olmak üzere, bu gelişmelerin altında imzası olan bütün sorumlular hukuka aykırı işlemler yapmıştır. Bu hukuksuzluk, yasa tanımazlıklar ile bizlerin, yerel halkın sesine, istek ve tepkilerine kulak tıkayanlara, yaşam alanlarımızı katlederek, bizleri yurtsuz bırakmayı, sularımıza el koyarak ticarileştirmeyi hedefleyen başta HES projeleri olmak üzere, bütün projelere karşı mücadelemizi sürdürmekte kararlıyız. "

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 14.05.2011 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Benzer Haberler
Benzer içerik bulunamadı.


En Çok Okunan Yaşam Haberleri
 » Şehir Plancıları Hopa’nın Haritasın...
 » Hopa’da Gergin Anlar...
 » Makedonyalı Türk Gençler Çaykur'un...
 » Hopa Uluslararası Lojistik Kongresi...
 » Dsi Artvin Bölge Müdürü Yıldız’dan...
 » Tiflis - Trabzon Direkt Uçuşları Ba...
 » Bakan Uraloğlu’ndan Rize - Artvin H...
 » Kemalpaşa Kaymakamı Ayaz Denetime Ç...
 » Kokarca Böceği İstilasına Rize Bele...
 » Başkan Erhan Yılmaz’dan İşadamı İsm...