HES projelerine karşı Doğu Karadeniz'de yürütülen hukuksal mücadelede her geçen gün yeni yargı kararları ekleniyor. Hidroelektrik Santrallerine karşı bugüne kadar açılan 65 davadan 34'ü sonuçlanırken; bu davalarda alınan Yürütmeyi Durdurma ve İptal' kararları da 33'e ulaştı.
Rize İdare Mahkemesi son olarak Artvin'in Şavşat ilçesi Meydancık Beldesi'nde yapımı planlanan Diyoban HES için 3 ayrı Yürütmeyi Durdurma' kararı verdi.
Konuya ilişkin Derelerin Kardeşliği Platformundan, Dönem Sözcüsü Ömer Şan imzası ile yapılan yazılı açıklamada, HES'lere karşı yürütülen demokratik mücadelenin yanında hukuksal mücadelenin de her gün alınan yargı kararları ile sürdürüldüğü kaydedildi.
65 DAVADA 33 YÜRÜTMEYİ DURDURMA VE İPTAL'
Açıklamasında, ardı ardına verilen bu kararları kamuoyunun dahi takip etmekte zorlandığına işaret eden Şan, "Güneysu Tepe 1-2 Regülatörü ve HES, Senoz Uzundere-1 HES ve ardından yine Güneysu Alicik 1-2 Regülatörü ve HES projesi için verilen Yürütmeyi Durdurma' kararlarına bu kez Artvin'in Şavşat ilçesi Meydancık beldesindeki Diyoban Deresi üzerinde yapımı planlanan Diyoban HES projesi için 3 yeni Yürütmeyi Durdurma' kararı daha eklendi. Bu kararlarla birlikte HES'ler aleyhine açılan 65 davadan 34'ü sonuçlanmış ve almış olduğumuz Yürütmeyi Durdurma ve İptal' kararları 33'e ulaşmıştır. Bölgede Ati İnşaat Enerji Üretim ve Tic. A. Ş. tarafından yapımı planlanan 7. 92 megavat kurulu gücündeki Diyoban HES'in yanında 8 ayrı HES projesi daha planlanmaktadır" dedi.
TELAFİSİ GÜÇ VE İMKÂNSIZ ZARARLAR
Şan açıklamasında, Derelerin Kardeşliği Platformu gönüllü avukatı da olan Artvin Barosu avukatlarından Bedrettin Kalın'ın yürüttüğü hukuk mücadelesi çerçevesinde, Artvin Valiliği ile Orman Genel Müdürlüğü aleyhine açılan 3 ayrı davada Rize İdare Mahkemesi'nin, Yürütmenin Durdurulması' yönünde karar verdiğini anımsatarak, "Her 3 kararda da, önceki Yürütmeyi Durdurma' kararlarında olduğu gibi, HES çalışmaları nedeniyle oluşabilecek telafisi güç ve imkânsız zararlar oluşmasını önlemek' vurgusunun yapılması dikkat çekicidir. Bilimsel raporlarla ortaya konulan, HES projelerinin doğal yaşam alanlarına geri dönüşümsüz zararlar verdiği gerçeği, bir kez daha mahkeme kararları ile de kanıtlanmıştır. Bizler, derelerimizin etrafındaki vadilerimizde yaşayan, doğal yaşam alanlarını, tarihi sosyal ve kültürel değerlerini koruma mücadelesi veren; suyun ticari bir meta ve enerji kaynağı olmaktan öte yaşamsal öneme sahip doğal bir varlık olduğu bilinci ile HES projelerine karşı demokratik ve hukuksal mücadelemizi birlik ve bütünlük, güç birliği içerisinde sürdürmeye devam edeceğiz" ifadelerine yer verdi.
YASA VE YÖNETMELİKLERLE HUKUKA AYKIRILIK VAR
Rize İdare Mahkemesi kararının, HES projelerinin yasa ve yönetmelikler ile hukuka aykırılığını bir kez daha ortaya koyduğuna dikkat çeken davanın avukatı Bedrettin Kalın, tarım ve orman arazilerinin, EPDK' dan alınan üretim lisansları doğrultusunda amaçları dışında kullanılarak, yok edilmek istendiğine vurgu yaptı. Av. Bedrettin Kalın, ayrıca söz konusu bölgenin endemik türler, fauna ve flora açısından olduğu kadar, tarihi ve kültürel değerleri açısından da koruma öncelikli olduğuna işaret ederek; bölgede yapılmak istenen HES projeleri ile bu özelliklerin de ortadan kaldırılmaya çalışıldığını ifade etti.
DEMOKRATİK MÜCADELEDE KARARLILIK
Konuya ilişkin Yeşil Artvin Derneği'nden yapılan yazılı açıklamada ise, HES projelerinin bölgenin en büyük sorunu olduğuna dikkat çekilerek; "Yaşamın kaynağı olan sularımızı elimizden almaya ve bu suları yabancı su tekellerinin emrine vermeye yönelik olan bu hain projeye karşı bütün derelerimizde, vadilerimizde mücadele ediyoruz. Derelerimizin ve sularımızın gelecek yüzyıllar boyu özgür akmasının teminatı ve bekçisi olan halkımız, derelerini bekliyor, kötü niyetli su tacirlerini derelerine sokmuyor, demokratik mücadele kararlılığını birçok eylemiyle gösteriyor" denildi.
DERE SOYKIRIMI VE DOĞAL VAHŞETE YARGI DUR' DİYOR
Ülke genelinde 2 binin üzerindeki HES projesinden 700'e yakınının Doğu Karadeniz Bölgesinde, bunların da 176'sının Artvin'de yapılmasının planlandığına işaret edilen açıklamada, "Çoruh Nehri ana vadisini zaten büyük baraj projeleriyle kaybeden Artvin, şimdi de en küçük deresine varana kadar sularının tümünü kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya. Bunun bir enerji ihtiyacından kaynaklanmadığını, bir yandaş sermaye gurubuna kaynak aktarma ve esas olarak sular üzerinde egemenlik kurma savaşının bir parçası olduğunu biliyoruz. Bizler sularımıza, topraklarımıza, yeraltı ve yer üstü zenginliklerimize sahip çıkarken bunun bu ülkenin yurttaşlarının egemenlik hakları ile ilgili olduğuna inanıyor, bunları kaybettiğimizde yarın bu ülkenin özgür yurttaşları değil ülkeyi paylaşan tekellerin ücretli köleleri olacağımızı görüyoruz. Bu nedenle bu gün yapılan mücadeleyi bu ülkeyi kanlarıyla canlarıyla kurtaranlara minnet borcumuzun küçük bir parçası olarak düşünüyoruz. Bütün canlı yaşamın, doğanın hayvan ve bitki varlığının, denizlerin en derininden dağların en yükseğine kadar hayatın kaynağının sularımız olduğunu, yaşam döngüsünün buna bağlı olduğunu biliyoruz. Bu nedenle sularımıza bakarak 7 milyar dolar boşa akıyor diyenleri, sularımızı para olarak görenleri, yaşamın bu doğal döngüsünü görmezden gelenleri, bir cehalet halkasını bu halkın boynuna geçirmeye çalışanları, onların işbirlikçilerini ve emir erlerini şiddetle kınıyoruz. Bizler yaşam savunucuları olarak bütün mücadele alanlarında yerimizi alıyoruz. Yine bu kapsamda bütün vadilerimizde hukuksal yollara başvuruyor, davalar açıyoruz. Sorunlarımızı devletin temeli olan adalete anlatıyoruz. Bu kapsamda yapılan başvurularımız bağımsız yargı tarafından değerlendiriyor. Bağımsız yargı, yapılan bu dere soykırımına, vadilerde yaşanan vahşete dur' diyor, yürütmeyi durdurma' kararları veriliyor" ifadelerine yer verildi.
AYNI HES İÇİN 3 YÜRÜTMEYİ DURDURMA
Yeşil Artvin Derneği'nden yapılan yazılı açıklamada, Artvin'in Şavşat ilçesi Meydancık Beldesinde Ati İnşaat tarafından yapılması düşünülen Diyoban HES ile ilgili olarak, Artvin Valiliğine karşı açılan toprak kullanımına ilişkin davada Rize İdare Mahkemesi'nin 2010/136, Orman Genel Müdürlüğü'ne karşı açılan orman kullanımına' ilişkin davalarda da yine Rize İdare Mahkemesi'nin 2010/325 ve 2010/326 Esas sayılı Yürütmeyi Durdurma' kararı verdiği belirtildi. Açıklamada, aynı proje ile ilgili olarak 3 ayrı yürütmeyi durdurma' kararı verildiğine dikkat çekilirken; "Bu kararları bütün çevre dostlarına, sularımızın ve topraklarımızın gerçek sahiplerine armağan ediyor, kararların uygulanmasından sorumlu olanları görevlerini yapmaya davet ediyoruz" denildi.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 23.06.2010 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle