İlhan Karaman Unutulmayacak

14/10/2008 16:54

Haber: Hayati Akbaş

Hopa'nın çıkartmış olduğu değerlerden biri olan İlhan Karaman'da memleket özlemini gidermek için geldiği Hopa'da 8 Ağustos tarihinde bir yakınının düğün töreni sırasında geçirdiği kalp krizi sonrası hayatını kaybetti.

Yeni nesil gençlerin yakından tanımasını istediğimiz İlhan Karaman çok yönlü kişiliği ile bulunduğu her ortamda saygı ve sevgi ile anılan bir isim oldu. İlhan Karaman denildiği zaman Hopa'da onu yakından tanıyan kuşak "Çok değerli bir dostu kaybettik üzgünüz" derken İlhan Karamanın mutlaka yeni nesilin de yaşantısı-kişililiği şiirleri ve yazıları ile anımsaması gerektiğini ve bu konuda çalışmalar yapılmasının önemli olduğunu vurguladılar.

İLHAN KARAMAN KİMDİR?

Borçka, 23 Mart 1948 - Hopa, 8 Ağustos 2008.

Şair ve yazar. 1948 yılında Borçka'da doğdu. İlkokulu Borçka'da, ortaokulu Rize Pazar'da, liseyi Karabük'te okudu. İstanbul İktisadi Ticari İlimler Akademisi'nden mezun oldu. Karabük Demir Çelik Fabrikaları'nın değişik kademelerinde yirmi yıl görev yaptı. Fabrikanın özelleştirilmesi üzerine Kültür Bakanlığı Kütüphaneler Genel Müdürlüğü'ne bağlı olarak Keçiören Kütüphanesi'ne memur olarak atandı. Karabük İl Kültür Müdürlüğü'nde bulundu. Batı Karadeniz Ekspres ve sonrasında ise Safranbolu Ekspres Gazetelerimizde köşe yazarlığı, BRTV' DE, Magic FM'de, Radyo Tek ve Radyo Activ'de programlar hazırladı ve sundu. 1999'da emekli oldu ve Antalya'ya yerleşti. Memleketini gezmeye gittiğinde 8 Ağustos 2008'de Hopa'da kalp krizi sonucu öldü.

Şiirleri ve yazıları 1967 yılından bu yana Kıyı Sesimiz, Yeni Olgu, Yaba/Öykü, Karşı Çağdaş Türk Dili, Bilim ve Sanat, İmece, Dört Eylül, Edebiyat Sanat 81, Şiir Okulu, Minerva, Dönemeç, Yamaç, Dönem, Düşlük, Kiraz, Aykırı Sanat, Ardıçkuşu, Berfin Bahar gibi ulusal, Söyleşi, Söyleşi Sanat, Yöre, Pota, Ekin, Tay, Bölgenin Sesi, Karabük İçin El Ele, Batı Karadeniz Ekspres, Müze Kent Safranbolu, Özgür Kocaeli gibi yerel gazetelerde ve dergilerde yayımlandı. Toplumcu şiir akımını benimsedi, insan gerçeğinden hareketle toplumsal irdelemelerde bulundu, ürünlerinde sosyalist-gerçekçi sanatın örneklerini verdi. Anadolu'nun sıcak, sevecen sesini yalın bir dille dizelerine aktardı.

Eserleri: Ne Varsa Yüreğimizde (Şiir, Gerçek Sanat Yayınları, İstanbul 1992), Kül Rengi Duygular (Şiir, Prospero Yayınları, İstanbul 1998), Düş Yakamdan Deliliğim (Şiir, Prospero Yayınları, İstanbul 1998), Zaman ve Ötesi (düz yazı)

Kaynak-Taner Artvinli "Artvin Ansiklopedisi"

İLHAN KARAMAN'DAN BİR YAZI

"Önce yazınızı okuduğumu söylemek isterim. Siteye yeni üye olmam nedeniyle yazınıza karşı düşüncemi de yeni yazabiliyorum ancak. Yeni bir kitap çalışması yaptığım için günümün çok zamanı bunun üzerinde geçiyor. O nedenledir ki, siteleri taramakta zorluk çekiyorum. Kusuruma bakmayın lütfen. Yazılan her yazının elbette ki, yüklendiği bir görevi, vermek istediği birçok sosyal toplumsal iletisi vardır. Sizinkisi de seçim nedeniyle okurlarla kurulan iletişim, düşünce ve görüşlerinizin verilmiş olmasıdır. Benim için önemli olan da budur. Yoksa herkesin almış olduğu eğitim düzeyi ve yaşayış biçimine göre dünya görüşünün gereklerine ve sosyo kültürel bakışlarına göre yorumu vardır. Benim yorumumsa salt eleştiri bağlamında bakarak, yazınıza değil de ülkesel bağlamda bizlerin seçimleri sadece "seçim dönemlerinde" ele almamızdır, onu yorumlama gereği duymamızdır. Oysa bir seçimin ardından hemen gelecek seçimin gereklerini, toplumsal devinimini konuşmamız, araştırmamız ve 50 yıldır yaptığımız hataları tekrar etmememizdir. Yoksa dövdüğümüz havandaki suyu dövmeye daha çok devam ederiz. 1955'te okuryazarlığının bitmiş olması gereken kızlarımızın hâlâ daha günümüzde % 23'lerde olması bizim seçmen olarak aynı hataları tekrar etmemizin "sakıncasızlığı" üzerinde tartışmamıza neden olmasıdır. Yoksa Ati alan neredeyse 70 yıldır Üsküdar'ı değil kaf dağının ardını dahi çoktan geçmiş olmasıdır.

Bizler 72 milyon insana karşılık 2 milyon gazete okuyorsak, 100 bin satan kitaplar için ödüller veriyorsak işimiz daha yıllarca zorluğu gösterecektir bizlere. Bunu şunun için söylüyorum, ben 50 yıldır parlamentomuzda hep aynı yüzleri görüyorum nedense. Bu da bana, bizlerin daha çok ilkelliğe yatkın olduğumuzu göstermiş olmasındandır diyorum. Hoşgörü ve erdemliliği bilemeyişimizdir aslında. Ama sizin düşünceleriniz güncellik açısından ve bilgilendirme açısından hoş. Bunları salt düşünce bazında katılıp katılmama olarak ve salt "eleştirdim oldu!" anlamında ele almayın lütfen. Her şey uygarca konuşulmalı, yazılmalı, tartışılmalı ki, çağdaşlığı yakalayabilelim. İşte o zaman her seçimde seçmenlerin ve ülkenin gerçek adayları ve ülkemiz seçimleri kazanacaktır. Bu da benim görüşümdür ve elbette ki eleştiriye de açıktır. . .

Size görüş ve düşüncelerinizden dolayı teşekkür ediyor saygılar sunuyorum. "

Kaynak-Lazebura

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 14.10.2008 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.