Festival Kapsamında Yapılan "Barış" Konulu Panel İlgi Gördü

14/07/2008 08:27

8.hopa Kültür, Sanat Ve Deniz Festivali Kapsamında Barış Konulu Panel Yapıldı. Panele Konuşmacı Olarak Katılan Yazar Ve Barış Aktivisti Oya Baydar Ve İstanbul Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Tiyatrosu Orhan Alkaya Savaşta Şiddet Ve Barış Konulu Sunum Yaptılar.

Haber: Hayati Akbaş

Hopa 8. kültür, Sanat ve Deniz festivali kapsamında Titanik restaurantında Barış konulu panel düzenlendi. Panele konuşmacı olarak Yazar ve Barış Aktivisti Oya Baydar ve İstanbul Şehir tiyatroları genel sanat yönetmeni Tiyatrosu Orhan Alkaya Savaşta şiddet ve Barış konulu sunup yaptılar. Paneli (Kolaylaştırıcı) sıfatıyla Sezai Sarıoğlu yönetti.

ÖDP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Ufuk Uras ve Hopa Beleidye başkanı Yılmaz Topaloğlu'nunda takip ettiği Panelde ilk sunumu Oya Baydar yaptı. Barış'ın dünya üzerindeki yeri ve konumu ele alındığında ülkeler arasındaki çıkarların ön plana çıktığı anda barışın bozulup savaşa dönüştüğü gerçeğinden kaçınılmayacağını ifade eden Oya Baydar Savaşın olduğu yerde de mutlaka şiddetinde var olduğunu söyledi. Oya Baydar şu görüşlere yer verdi.

"Savaşın her bölümünde şiddet vardır. Şöyle bir gerçekle de karşılaşıyoruz. "Aslında biz savaşa ve şiddete karşıyız" sözünden sonra "ama" olayı karşımıza çıkıyor. Başta (ama) var. Böyle olmazsa böyle olurdu ama; deriz. Şu ama kelimesi aslında hiç kullanmamız gerekirken acaba neden kullanıyoruz. Aynı şekilde Ergenekon'da da görüyoruz. "Biz darbeye karşıyız ama savaşa da karşıyız" diyebiliyoruz. Savaş aslında süper güçlerin kendi çıkarlarını korumak için aralarında başlattıkları olaydır. Süper güçlerin savaşıdır. İnsanlar ise araçtır, " dedi.

İstanbul Şehir tiyatroları genel sanat yönetmeni Tiyatrosu Orhan Alkaya yaptığı sunumda da Savaşın insan üzerindeki etkenler ve ülkeler arasındaki çıkarlar ön plana çıktığı zaman Barış'ın tehlikeye girmesi hakkında bilgi verdi. Orhan Akaya özetle şunları söyledi.

" Şu gerçeği hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız. Savaşın özünde ve temelinde çıkar meseleleridir. Ülkeler kendi çıkarlarını herzaman korumak ve yeni bir takım arayışlar içinde bulunmaları sürece savaştan kaçınmaları çok zor. Bu değişmez kurallar içindedir. Bir Afganistan savaşında aynı şekilde karşımıza çıkıyor. Bir İran- Irak savaşı. Ve de en yakın zamanda 2002 yılında Amerika -Irak savaşı. Bu savaş önlenebilirdi. Diyoruz ve ardından Ama Amerikanın çıkarı için savaş gerektiğinden Amerika böyle istediği için savaş oldu. Türkiye' yı de savaşa sokmak istediler. Ama başaramadılar. Teskere mecliste geçemedi. CHP ve muhalefetin yanında 4 AKP milletvekili sayesinde ki bu milletvekilleri Şeriatı savunan Milletvekillerdi. Bunlar tezkereye evet demediler. Kısacası Şeriatçılar sayesinde Türkiye savaşa girmekten kurtuldu. Şeriatçılarla beraber bizde karşı çıktık. Türkiye savaşa sokulmak isteniyordu. Burada ülkenin çıkarları ön plana çıktı. Ve hayır dedik.

Şimdi Kuddusi Okkır olayı var. Bu olay Türkiye bir anda çalkalanıp durdu. Ve birileri yalnışlar yapıldığı gerçeğini söylediler. 12 Eylülde ise 600 kişi aynı olay ve buna benzeri olaylarla karşılaştılar. Kimse bu olay üzerinde durmadı bile. Buda insanlık suçu olarak karşımıza çıktı. Şimdi nasıl Kuddusi Okkır yapılan yalnışlar ve büyük hatalar görebiliyorsak ve sahiplenebiliyorsak, geçmişte de bunlar yapılabilirdi. Bizde eksik olan uzlaşma kültürüdür. Teslimiyetçi bazı görüşler ve ülkelerin kendi çıkarları sayesinde Barış her zaman tehlike içindedir, " dedi.

Bu sunumlardan sonra panel karşılıklı olarak soru cevap şekilde geçti.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 14.07.2008 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.