Doğu Karadeniz İhracatı Bu Defa Yüz Güldürdü

06/12/2007 16:00

Doğu Karadeniz Bölgesi'nden Yurt Dışına 11 Aylık Dönemde 1 Milyar 126 Bin Dolarlık İhracat Gerçekleşti. İhracatta Bir Önceki Yıla Oranla Yüzde 22'lik Artış Yaşandı.


Doğu Karadeniz İhracatı Bu Defa Yüz Güldürdü

Haber: Hayati Akbaş







Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği'nden yapılan açıklamaya göre birliğe bağlı Trabzon, Rize ve Artvin illerinden 2007 yılının ilk 11 ayında yapılan ihracat 1 milyar 126 milyon dolar olarak gerçekleşti. Gerçekleşen ihracatın bir önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 22'lik artış oldu. 2006 yılının 11 aylık döneminde gerçekleşen ihracat rakamı ise 923 bin 852 dolar olmuştu. Bölgeden en fazla ihracatı gerçekleştirilen sektörler sıralamasında ilk sırayı 734 bin 570 dolar ile tarım ürünleri alırken, 275 bin 112 dolar ile madencilik sektörü ikinci, sanayi ürünleri ise 117 bin 86 dolar ile üçüncü sırada yer aldı.

Trabzon, Rize ve Artvin illerinden gerçekleşen ihracatın ürün sıralamasında ilk sırayı yine 513 bin 369 dolar ile fındık ve mamulleri aldı. Fındığı 275 bin 112 dolar ile madencilik ürünleri, 175 bin 850 dolar ile yaş meyve sebze ürünleri takip etti. Bölgeden 2007 yılının ocak-kasım döneminde 84 değişik ülkeye ihracat yapılırken, en çok ihracat yapılan ülke grubu sıralamasında Avrupa Birliği ülkeleri birinci, Bağımsız Devletler Topluluğu ülkeleri ise ikinci sırada yer aldı. Sıralama ilk 5 ülke ise sırasıyla şunlar; Rusya Federasyonu, İtalya, Gürcistan, Almanya ve Fransa oldu.

Yılın 11 aylık dönemiyle ilgili değerlendirmede bulunan Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği(DKİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, bölge ve ülke genelinden gerçekleşen ihracatın her geçen gün arttığını söyledi. İhracatçıların tüm şartlar aleyhlerine olmasına rağmen kendi kendileriyle yarışarak ihracat rekorlarını alt üst ettiğini dile getiren Gürdoğan, "Kasım ayı sonu itibariyle bölgemizden gerçekleşen 11 aylık ihracat 1 milyar dolar sınırını aşmıştır. Bu gelişme geleceğe umutla bakmamıza imkân vermekte ve ihracatçılarımızın sarf ettiği emek ve gayretlerin sonuç verdiğini göstermesi bakımından son derece önemlidir. Ancak tüm uyarılarımıza rağmen ülkemizin para politikası bir türlü değişmemekte, ucuz döviz, yüksek faiz ve aşırı değerli YTL ihracatçımız için tehdit oluşturmaya devam etmektedir. " diye konuştu.

Gürdoğan açıklamasını şöyle sürdürdü: "Daha önce de sürekli gündeme getirdiğimiz gibi ülkemizde izlenen para politikaları sanayici ve işadamlarımızı ülkemizden ikame edebilecekleri ara mamulleri yurt dışından ithal etmeye zorlamaktadır. Ülkemizde hammadde ve ara malı üretiminde faaliyet gösteren küçük ve orta ölçekli işyerlerinin yaşam alanlarını her geçen gün daraltmaktadır. Kısaca izlenmekte olan para politikası ithalatı teşvik etmekte ve yetkililer bu duruma seyirci kalmaktadır. Sürekli kârından, öz sermayesinden ödün vermeye zorlanan ihracatçımızın artık dayanacak gücü kalmamıştır. Ülkemiz para politikalarının bu şekilde sürdürülmesi durumunda öncelikle ülkemizdeki istihdam sorununun içinden çıkılamayacak bir duruma gelmesi ve ertesinde ülkemiz ekonomi ve refahını tehdit eden çok ciddi sıkıntıların ortaya çıkması söz konusu olabilecektir. Düzenli olarak her ay açıklanan istatistiklerde ülkemiz ihracatının artmasına rağmen ithalat rakamlarının çok daha hızlı bir şekilde arttığı, dış ticaret açığı ve cari açığın içinden çıkılamaz bir hal almaya başladığı gözlemlenmektedir. Bu durum sadece bizler yani ihracatçılar için değil tüm ulusumuz için çok ciddi bir sıkıntıya işaret etmektedir. "

Gürdoğan, yeraltı ve yer üstü kaynakları bakımından son derece zengin olan Trans-Kafkasya ve Orta Asya coğrafyalarına açılan bir kapı niteliğindeki Gürcistan ve bölge ülkeleri arasında yer alan Türk Cumhuriyetleri ile ilişkilerin her geçen gün güçlendirilmeli ve derinleştirilmesi gerektiği üzerinde durdu. Ahmet Hamdi Gürdoğan, "Geçtiğimiz ay içerisinde Sayın Cumhurbaşkanımız ile birlikte katıldığımız Gürcistan ziyareti karşımıza yeni fırsatlar çıkarması açısından önemle vurgulanmalıdır. 20- 21 Kasım 2007 tarihlerinde gerçekleştirilen Tiflis ziyareti ile Bakü - Tiflis - Kars Demiryolu projesinin temeli atılmış, iki ülke arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması ve serbest ticaret anlaşmaları imzalanmıştır. Sürekli Batı'ya dönük olan perspektifimizin genişletilerek bize çok yakın ve hemen sınır komşumuz olan bu bölgeyi de içine alacak şekilde genişletilmesi ülkemiz açısından son derece faydalı olacaktır. Yukarıda ifade edildiği gibi başta Rusya Federasyonu olmak üzere tüm BDT ülkeleri ile benzer anlaşmaların imzalanması için tüm yollar araştırılmalı ve tüm imkânlar seferber edilmelidir. Bu şekilde ihracat rakamlarımızın sürekli olarak ileriye gitmesi mümkün olabilecek, tek pazara sahip olmanın riski azaltılabilecek ve ülkemizin önüne yeni ufuklar açılabilecektir. " ifadelerini kullandı.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 06.12.2007 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Benzer Haberler
Benzer içerik bulunamadı.


En Çok Okunan Yaşam Haberleri
 » Şehir Plancıları Hopa’nın Haritasın...
 » Hopa’da Gergin Anlar...
 » Makedonyalı Türk Gençler Çaykur'un...
 » Hopa Uluslararası Lojistik Kongresi...
 » Dsi Artvin Bölge Müdürü Yıldız’dan...
 » Tiflis - Trabzon Direkt Uçuşları Ba...
 » Bakan Uraloğlu’ndan Rize - Artvin H...
 » Kemalpaşa Kaymakamı Ayaz Denetime Ç...
 » Kokarca Böceği İstilasına Rize Bele...
 » Başkan Erhan Yılmaz’dan İşadamı İsm...