Türkiye'nin Konumu Ve Rolü Moskova'da Tartışıldı

28/10/2007 15:38

Avrasya'ya Karadeniz Yön Verecek

Türkiye’nin Konumu Ve Rolü Moskova’da Tartışıldı

Haber: Hayati Akbaş

Türkiye, Rusya ve Azerbaycan'ın Avrasya jeopolitiğindeki yeri Moskova'da düzenlenen bir konferansta tartışıldı. Azerbaycan Türkiye İşadamları Birliği ve Rusya Modern Sosyal Akademisi tarafından düzenlenen "Avrasya Jeopolitiğinde Türkiye, Azerbaycan ve Rusya'nın Yeri ve Önemi" konulu konferans Moskova'da yapıldı. Türkiye'nin 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in onur konuğu olarak katıldığı toplantıda üç ülkenin üst düzey yöneticileri ve akademisyenleri bir araya geldi. Bir gün süren Konferansta; "Avrasya jeopolitiğinde Ekonomi", "İş Ortamının Gelişiminde İşadamları ve Örgütlerinin Yeri", "İnsan Kaynakları ve İnovasyon" konularında paneller düzenlendi.

Türkiye, Rusya Federasyonu ve Azerbaycan arasında işbirliğinin geliştirilmesinin özel öneminin vurgulandığı toplantıda, katılımcı ülkelerin jeopolitik çıkarlarının birbirine denk düşmesi ve tüm Avrasya alanında istikrar ve güvenliğin sağlanmasına göstermiş oldukları ilgiye dikkat çekildi. Rusya ve Türkiye'nin, 21. yüzyılın başlangıcında başlayan hem ekonomik, hem dış politika alanlarında yakınlaşmasına dikkat çekilen konuşmalarda Rus-Türk ilişkilerinde olumlu gelişen bu sürecin ve Azerbaycan'ın bu sürece katkılarının, Avrasya'da entegrasyonun sağlanmasına büyük ölçüde olanak sağlayacağı ifade edildi.

Bölgenin önemli ülkeleri olarak, Türkiye, Rusya ve Azerbaycan'ın öneminin ve rollerinin iyi tanımlanması yararlı olacaktır.

Avrasya bölgesindeki ekonomik potansiyelin önemli bir bölümünü bu üç ülke meydana getiriyor.

Konferansa TOBB'ni temsilen katılan ve bir konuşma yapan Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı, TOBB Yönetim Kurulu üyesi Şadan Eren; Atlantikten Pasifiğe, Avrasya'nın iki ucunu bir araya getirecek, Avrasya'nın ortasında kalan geniş Karadeniz bölgesini dünya ekonomisine entegre edecek olanların, başta Rusya, Türkiye ve Azerbaycan olmak üzere bölge ülkeleri olduğunu belirterek, "özellikle bu üç ülke, bölgedeki 1 trilyon 322 milyar Dolar'lık milli gelirin, 1 trilyon 109 milyar Dolar'lık kısmı ile % 84'ünü yaratmaktadır. Bölgede 900 milyar Dolar'lık bir ticaret hacmi söz konusudur. Bunun % 75'i olan 676 milyar Dolar'lık kısmı yine bu üç ülke tarafından gerçekleştirilmiştir. Yabancı yatırımcıların büyük ilgisini çeken bölgemiz, 243 milyar Dolar'lık doğrudan yabancı yatırıma sahiptir. Bizim ülkelerimiz, bunun % 80'i olan 192 milyar Dolar'lık doğrudan yabancı yatırıma sahiptir. 2006 yılına ait bu rakamlar ve yüzdeler, bölgemizde Türkiye, Rusya ve Azerbaycan'ın önemini açıkça ortaya koymaktadır. Bundan hareketle, Avrasya'da da etkin işbirliğine gidilmesi hem mevcut potansiyelin ülkelerimiz yararına azami şekilde değerlendirilmesine hizmet edecek, hem de bölge ülkelerinin ekonomik gelişmelerini destekleyecektir. Bu itibarla, milli politikalarımızı tespit ederken, küresel eğilimleri mutlaka dikkate almak zorundayız" dedi.

Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı, TOBB Yönetim Kurulu üyesi Şadan Eren; soğuk savaşın bitimiyle başlayan "küreselleşme" kavramı içerisinde ön plana çıkan bölgelerden birisi de Avrasya'dır. Bugün sahip olduğu enerji kaynaklarıyla ve ulaşım, enerji koridoru niteliğindeki coğrafyasıyla tüm dünyanın ilgisini çeken Avrasya, jeopolitik ve stratejik öneme sahiptir. 25 milyon kilometrekarelik bir alana yayılan bu bölge, 380 milyonu aşan nüfusa ve 1, 5 trilyon Dolar'a yaklaşan milli gelire sahiptir. 18 milyar ton petrol, 2 katrilyon m3 doğalgaz rezervini de barındıran bu coğrafyada, planlarımızı uzun vadeli yapmalıyız. Bölgemizin ekonomik kaynaklarını verimli bir şekilde değerlendirerek bölge halklarının refahına dönüştürülmesini amaçlamalıyız" şeklinde konuştu.

KARAYOLU TAŞIMACILIĞI KONUSUNDA YAŞANAN SORUNLARA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Şadan Eren "Türkiye, Azerbaycan ve Rusya arasında ekonomik işbirliği sorunlarının çözümünde STÖ`lerin rolü ve alternatif çözümler" başlıklı konuşmasında; Avrasya ülkeleri arasındaki ticaretin gelişmesinde karayolu taşımacılığı büyük önem arz etmekte olduğunu, Bölgedeki ulaştırma ilişkilerinin, mevcut sorunları ortadan kaldırma ve bütün taraflara avantaj sağlamaya yönelik, bir işbirliği yaklaşımıyla ele alınmasının önemini vurgulayarak; Ulaştırma alanında, bölge ülkeleri arasında; Geçiş belgesi kotalarının, taşımacılığın ve ticaretin önündeki en önemli engellerden biri olmasının önlenmesi ve kaldırılması veya ihtiyaca cevap verecek seviyeye yükseltilmesi, Karayolu kullanımında, ortak ücret ve tarife politikasının uygulamaya konulması, Avrupa ülkeleri arasında uygulanmakta olan, belirli bir kota sistemine göre, serbest ve sorunsuz geçiş imkânı sağlayan sistemin benzerinin oluşturulması, Bazı ülkelerde uygulanan yüksek geçiş ücretlerinin düşürülmesi, Eşit rekabet şartları içinde, ortak kara taşımacılığı şirketleri kurulmasının teşvik edilmesiyle büyük faydalar temin edileceğini ifade etti.

ÖZEL SEKTÖRE ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞÜYOR

Konferansta Ülkelerin ticari ve ekonomik gelişimleri özel sektörlerinin gelişmesine bağlı olduğunu açıklayan Eren, "Bu çerçevede, özel sektörün rekabet gücünün artırılması, dış dünyaya açılımları ve uluslararası rekabet ortamına da entegrasyonları büyük önem arz etmektedir. Avrasya ülkeleri arasındaki bu sürece, biz özel sektör temsilcileri olarak yürüteceğimiz sınır aşan projelerle katkımızı ortaya koymalıyız. Bunun için başta ülkelerimiz ve bölgedeki ticaret ve sanayi odaları olmak üzere, işadamlarının menfaatlerini temsil eden sivil toplum örgütlerine de önemli görev düştüğü aşikârdır. Bizler, potansiyelimizi işbirliği içerisinde değerlendirerek, kalkınma ve refah sürecine katkıda bulunabiliriz" dedi.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 28.10.2007 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.