Tema Vakfı Genel Müdürü Dr. Uygar Özesmi, "Ne Yazık Ki Geçmişten Ders Almayı Bilmiyoruz. Başta Ormanlar Olmak Üzere, Yeşil Örtünün Tahribi Devam Ettikçe Bu Tür Felaketlerin Sonu Gelmeyecek, Aksine Bundan Böyle Çok Daha Sık Aralıklarla Ve Daha Şiddetli Olarak Karşımıza Çıkacaktır." Dedi.
TEMA Vakfı ülkede yaşanan son yağmurların özellikle doğu bölgelerinde meydana getirdiği can ve mal kayıplarının suçlularının başka yerde aranmasını gerektiğini ifade ederek bir basın açıklaması ile Doğa'ya yönelik yapılan haksız saldırıların bir sonucu olarak "Bu sonuç ortaya çıkmıştır" dedi.
TEMA Vakfı Genel Müdürü Dr. Uygar Özesmi imzası ile yayınlanan basın açıklamasında şu görüşlere yer verildi;"
Bu, Son Sel Felaketi Olmayacak !. .
Yurdun bazı bölgelerini etkisi altına alan yağışlar, maalesef yine üzücü felaketlere dönüştü. Şiddetli yağmurun neden olduğu sel ve heyelan, çok sayıda can kaybına, evlerin, işyerlerinin, tarım alanlarının sular altında kalmasına ve üretilemeyen bir kaynak olan topraklarımızın sel sularıyla akıp gitmesine neden oldu.
"Doğal afetlerin sebebini boşuna başka yerlerde aramayalım"
Yaşanan felaketleri değerlendiren TEMA Vakfı Genel Müdürü Dr. Uygar Özesmi, "Ne yazık ki geçmişten ders almayı bilmiyoruz. Başta ormanlar olmak üzere, yeşil örtünün tahribi devam ettikçe bu tür felaketlerin sonu gelmeyecek, aksine bundan böyle çok daha sık aralıklarla ve daha şiddetli olarak karşımıza çıkacaktır. " dedi. Dr. Özesmi " Çayır ve mera arazilerinin yanlış kullanılmaları, yanlış imar planları ve ormansızlaşmanın yanı sıra yamaçlar ve verimsiz arazilere ev ve endüstri kuracağımıza verimli dere ve nehir yataklarına kuruyoruz. Sel verimli üst toprak getireceğine felaket getiriyor" dedi.
"Sel felaketlerinin önüne geçilmesi için;"
Ormansızlaşma ve bitki örtüsünün tahribine son verilmeli,
Sel ve heyelan tehlikesi bulunan alanlar ağaçlandırılmalı, bitki örtüsü korunmalı ve arttırılmalı,
Başta İmar olmak üzere, Yeraltı Suları ve Kıyı Koruma yasaları yeniden düzenlenmeli,
Soruna yaşanmadan önce önlem alabilmek için, master plan hazırlanmalı,
Sorunun yaşandığı bölgelere ait sel ve erozyon haritaları çıkarılmalı,
Tespiti yapılan bölgelerin imar planları felaketlere göre yeniden düzenlenmeli
İmar aflarına son vermeli,
Dere yatakları imara açılmamalı, kaçak yapılaşmaya göz yumulmamalı
Yol güzergâhları dere yatakları içinde yer almamalı,
Yol yapımlarında (özellikle Karadeniz bölgesinde) kıyılara ve eğimli arazilere müdahalede dikkatli olunmalı, önlem alınmalı,
Yerleşim yerleri, yol güzergâh seçimleri ve arazi kullanım planlamasında bilimsel çalışmalar göz önüne alınmalı, zemin etütleri yapılmalı
Yanlış tarım uygulamalarından ve arazi kullanımlarından vazgeçilmelidir.
"Ne can ne de toprak kayıplarını telafi edemeyiz"
Bütün bu felaketlerin altında insanın doğayla beraber yaşayacağım derken doğaya rağmen yaşaması ve verdiği tahrip yatmaktadır. Bu felaketlerde ne can kaybının ne de akıp giden verimli topraklarımızın telafisi mümkün değildir. Çözüm, başta bu mücadele için yeterli kaynak ayırmak, Türkiye'nin doğal bitki örtüsünü korumaya yönelik her türlü yasal önlemi almak, ulusal bir tarım ve orman politikası oluşturup, bu mücadeleyi devlet politikası haline getirmekten geçmektedir. ".
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 08.11.2006 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle