Artvin’de Ekonomi Ve Finans Paneli Yapıldı

03/01/2018 09:06

Artvin’de “Ekonomi Finans Ve Artvin” Konulu Panel Düzenlendi.


Haber: Hayati Akbaş







Bursa’da bulunan ve Artvinli işadamlarının kurmuş olduğu ARSİYAD- ARTSO ve ESOB’un organizasyonunda yapılan panelin konuğu ise Türkiye’nin yakından tanıdığı ekonomi uzmanı Ali Ağaoğlu oldu.

Ahmet Hamdi Tanpınar Kültür Merkezi’nde düzenlenen panele Belediye Başkan Yardımcısı Erkan Yazan, ARSİYAD Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Taysi, ESOB Başkanı Demirhan Elçin, ARTSO Başkanı Kurtul Özel, Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, Gazeteciler Cemiyeti Derneği Başkanı ve ARTSO Yönetim Kurulu Üyesi Zeki Alkan, CHP İl Başkanı Ahmet Biber, İyi Parti İl Başkanı Filiz Akyüz, Arıcılar Birliği Başkan Yardımcısı Süleyman Kaya Keskin, Ziraat Odası Başkanı Köksal Portakal ve Artvin esnafı katıldı.

Panelin sunuculuğunu ARTSO personeli Yaşar Kars yaptı. Panelin açılış konuşmasını ise ARTSO Başkanı Kurtul Özel Yaptı. Kurtul özel yaptığı konuşmasında ise şu ifadelere yer verdi:“Artvin’in ekonomisi perakende ekonomiye dayalıdır. Sanayi pek fazla gelişememiştir gelişememesinin en büyük nedeni de bölgesel pazarlara uzaklık, alt yapı sorunları ve organize sanayinin olmaması. Son zamanlarda Arhavi ilçesinde organize sanayi kurulma aşamasında olup yer tahsisi bittikten sonra kısa zamanda bizler bu organize sanayimize kavuşacağız.

Artvin’in ekonomisi tarıma dayalıdır. Çay ve fındık ön plana çıkmaktadır. Sahildeki ilçelerimizde. Az bir miktarda mısır tarımı vardır. Çoruh havzasında sebze ve meyve tarımı yapılmaktadır. Bu da geleneksel tarım yöntemiyle yapılmaktadır. Makineli tarım yer almamaktadır. İlimizin en önemli ürünlerinden bir tanesi de baldır. Bal üretiminde ilimiz önemli bir yere sahiptir.

İlimizin en önemli gelişim planlarından bir tanesi de turizmdir. Turizm alanında ilimizde alternatif turizmde eko turizmde, doğa turizminde, yayla turizminde, kültür turizmi alanlarından da çeşitli türlere sahip iller arasındadır.

Ayrıca ilimizde sarp sınır kapısına sınır olması sebebiyle hem ihracat hem de lojistik sektöründe önemli gelişmeler yaşanmıştır. Öte yandan sarp sınır kapısı 7 Milyon kişinin giriş çıkış yaptığı önemli bir kapıdır.

2016 yılının sonu 2017 yılına ilişkin oda üyelerimizle alakalı bilgi vermek istiyorum. 2017 ‘nin Şubat ayında Türkiye İstihdam Seferberliğine katıldık. 18 Bin kayıtlı çalışanımızın 22 Bin 500 kişiye çıkardık. Bunlarda teşvikler sayesinde oldu. Neydi bu teşvikler, bizim de üst kuruluşumuz olan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile beraber hareke ederek sigorta teşviklerini sağlamış olduk. Ayrıca sigorta primlerimizi erteletmiş olduk. Ayrıca odamız girişimci kursları faaliyetlerinde bulunduk. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin girişimiyle Nefes Kredisi adı altında 50 Bin TL’ye kadar üyelerimize 0. 90 faiz oranıyla kredi tahsis ettik. KOSGEB nakit destek kredileri sağladık sizlere.

Kısaca odamızın yeni hizmet binamızı kısa zaman sonra açacağız. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından ilimizde TOBB Mesleki ve teknik Anadolu Lisesi yaptırılacaktır. Bu okulun yakın zamanda ihalesi yapılacaktır. Ayrıca rekabet edebilmek için birleşmemiz lazımdır. Başarıya giden yolda birleşmek vardır” diye ifade etti.

Daha sonra söz alan Artvin Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı (ESOB) Demirhan Elçin, Artvin esnafının genel durumunu, ulusal marketler, maden sorunu ve ulaşım yollarını ele alan konuşma yaptı.

Elçin konuşmasında; “Bu etkinliğin gerçekleşmesinde lokomotif görevi olan Bursa ARSİYAD yöneticilerine ve emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Bugün 168 bin nüfustayız. Esnaf sayımız 2001 yılında 8 Bin 637 iken şimdi 6 Bin 145’e düşmüş. Dolayısıyla Artvin küçüldükçe küçülmüştür. Hatta küçülmesi için ülkenin şartları göçe sebep olmuştur. Devlet sağlık ve eğitim şartlarını karşılarsa göçe engel olunur. Nüfus az olduğu için de ticarette ona göre oluyor. Artvin’e gelirken mutlaka kara yolunu kullanmak zorundasınız. Sahilden Artvin sınırına girdiğinizde bir karanlık şehire giriyorsunuz arkadaşlar! Başka illerde ışıklar var arkadaşlar! Bunları belediyeler mi veriyor valilikler mi veriyor TEDAŞ mı veriyor? Bizim şehrimiz ise kap karanlık bir şehir sayın arkadaşlar! Hopa’yı dönünce başka bir ülkeye giriyoruz.

Aynı şekilde Yusufeli hududundan çıkınca Erzurum yoluna girdiğimizde arkadaşlar hava alanına girmiş gibi oluyoruz.

Bizle bu yollarımızın bu şekilde yapılarak Artvin’e yatırım yapılıyor da nereye yapılıyor! Bir tünel yaptırıldı hesapsızca yapıldı. Tünelin ucu baraja çıktı arkadaşlar! Bizim için en büyük sorun ulaşım sorunudur. Devlet devletliğini yapacak biz de vatandaşlığımızı yapacağız arkadaşlar.

Her köşe başında bir ulusal marketin şubesi var. Bunlar marketya bizim bakkallarımız daha büyük. Ulusal marketlerin önünü bir şekilde kapatmamız lazım.

Elçin; “Artvin Küçüldükçe Küçülüyor”

Artvin Esnaf ve Sanatkârlar odaları birliği başkanı (E. S. O. B ) Demirhan Elçin, Artvin’de ki en büyük sorunun nüfus olduğunu dile getirerek Artvin yerel sorunlarından bahsetti. 2001 yılında Artvin’de ki esnaf sayısının 8 bin 637 iken günümüzde 6 bin 145’e düştüğünü söyledi.

Elçin yaptığı konuşmada şu sorunlara değindi: “Artvin Küçüldükçe küçülen bir şehir. Ülkemizin şartları Artvin’in hem nüfus hem de ticareti düşüyor. Artvin göç ediyor burada bu göç keyfi değil. Ya sağlık sorunlarından ya ekonomik ya da eğitim nedenlerinden dolayı göç ediyor. Eğer Devlet bu ihtiyaçlarımızı Artvin’de karşılatırsa bizimde Artvin merkezde nüfusumuz 100 bin 120 bin olur.

Nüfus olmayınca da ticaretin olması mümkün değildir. Ticaretin büyümesi için nüfusun de büyümesi şart. Nüfusun az olması sadece dayanışmamızın daha iyi, samimi ve sağlam olmasına yardımcı oluyor.

Elçin, “Bizim İçin En Büyük Sıkıntı Ulaşımdır”

Artvin’i en çok geri iten etken Artvin’e nereden gelirseniz gelin karayolları sorunudur. Artvin İl sınırları içine girdiğinizde sanki bir karanlık şehre giriyorsunuz. Diğer şehirlerde yollar aydınlık iken Artvin sınırları içine girince yollarımız kapkaranlık. Buda demek oluyor ki diğer şehirlerde valisi, kaymakamı, belediyesi veya yetkililer var Artvin’de yok. Soruyorum Artvinlinin çektiği nedir. Artvin kara yolları yol değil işkence yerleri sanki. Hele ki bu çağda böyle bir durumu anlamak imkansız. Artvin’de yatırım yapılıyor deniyor da bu yatırımların nere yapıldığını anlamıyorum.

Artvin’de yapılan tünel ile adeta fıkralara konu olduk. Bir tünel yapıldı. Kim ve hangi mantıkla yapıldı bilmiyorum ama tünelin ucu baraja çıktı. Bu nasıl bir mantıktır anlayamıyoruz. Bununla ilgili de güzel ama bir o kadar da üzücü bir fıkra anlatayım bir tünel için ihale yapılmış. İhaleye bir Fransız, bir İsveçli birde Türk girmiş. İsveçli demiş ki ben bu tüneli 10 liraya 6 yılda yaparım, 3 yıl proje 3 yılda çalışma olur. Fransız demiş ki ben bu tüneli 5 yılda şu paraya yaparım. Bunun 2 yılı proje çizimi 3 yılı da yaparım. Sıra gelmiş bizim Türk’e demiş ki ben bu tüneli 3 yılda 3 liraya yaparım. Bu nasıl olur diye sorduklarında da demiş ki bir tarafını buradan delerim giderim eğer yola çıktıysa tünel olur, çıkmazsa da yedek tünel olur. Şimdi bizimkisi de orada yedek tünel oldu.

Biz yollarımızın kıvraklığını sorguladığımız da dediler ki bu servis yollarıdır bağrışıp çağırmayın dediler sonra bir baktık ki servis yolu dedikleri oldu karayolu. İşin en kötü hali Hopa’dan bu tarafa buradan da Erzurum sınırına kadar resmiyette bir tane tır yolu yok. Yol zaten değil tır yolu araba yolu bile değil.

Bütün bu nedenlerden dolayı bizim için en büyük sıkıntı ulaşımdır

Devlet genelde ne yapıyor, diyor ki ben rafineri yapmam, ben fabrika işletmen bilmem ne yapmam ben sadece denetleyici olurum. Hakikaten sadece bu hükümet değil bundan önceki hükümetlerde liberal ekonomiyi, serbest piyasa ekonomisi adı altında denetledi ama bu denetleme sadece bir taraflı oldu. Burada ki serbestlik hep güçlü olandan yana oldu. Küçük sanayıcıyı, esnafı kapsamadı. Güçlülere serbest ve onların hudutlarına girmezken küçük esnafın, zor şartlarda ayakta durmaya çalışan vatandaşımızın alanına girmeye çalışıyorlar.

Devlet esnaf sanatkârları korumak zorundadır. Devlet kurumlarının yemekhaneleri, misafir haneleri yolgeçen hanı gibi. Neden bizim esnafımızdan, otelcimizden değil de devlet imkânları kullanılıyor. Böyle olursa benim esnafım nasıl ayakta duracak. Esnaf sanatkârı devlet korumasa burada en büyük tüketici ve alıcı Artvin’de Devlettir. Ne devlet nede Artvin’de ki büyük şirket ve firmalar Artvinli esnaftan bir şey almıyor. Sebep sizde ki mallar pahalı ya da gerekli sayıda mal yok diyorlar ve gidip dışardan alıp getiriyorlar. Açıkça bunların hepsi Artvin’de kimse bunlardan nemalanamıyor da ondan.

Lütfen devlet devletliğini yapsın bizlerde esnaflığımızı yapalım

Artvin’de esnafımıza zarar veren önemli bir durumda sakak başı açılan ulusal marketler. Bu ulusal marketler kazandıkları değil ciroyu bir tane çöpü bile Artvin’e bırakmıyor. Burada bunlara bir çözüm bulunmalı. Bir sınırlama veya kıstas getirilmelidir. Örneğin Hopa ve Kemalpaşa’da Belediye meclis kararı alındı ve dendi ki burada bu kadar sayı yeterli bundan sonrasına izin verilmeyecek.

Önce benim Artvin’imin de 800 tane esnaf sanatkârımın, 400-500 tane ticaret üyesinin hakkı var. Bu yüzden çok daha duyarlı ve mantıklı olmalıyız.

“Artvin’de Herkes Turizm Politikası Yapıyor Ama Faaliyet Yok”

Artvin’de herkes turizm politikası yapıyor ama bunun için ne devlet bir şey yapıyor nede esnaf. Turizm için esnafın, müteşebbissin önü açılmalı, destek verilmeli. Ama Artvin’de çok farklı şeyler oluyor. Turizmin olduğu yerde madenden bahsetmek, Madenin olduğu yerde de turizm den bahsetmek abestir. Artvin esnaf sanatkârlar ve ticaret odasıyla benim Cerattepe Kırmızı çizgimizdir” dedi.

Konuşmaların ardından her 2 oda başkanının konuşmalarını not alarak sunumuna başlayan panelist Ekonomi Uzmanı Ali Ağaoğlu dünya genelindeki gelişmeler ve ülkemizdeki yansımaları, Artvin’de yerel anlamda yapılabilecek ve yapılması gerekli çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu. Dünyadaki ekonomik yansımaların mutlaka herkesi etkileyeceğini belirten Ağaoğlu şunları söyledi:“Ben, sizin bu yılı ve önümüzdeki yıllarda yaşanacak olanların tahminlerini anlatacağım. Bizi 10 yıl sonra neler bekliyor? Onları bir parça zamanımız el verdiği süre içinde konuşmak istiyorum. Bu arada Artvin’e ilke geldiğimi de üzülerek söyleyeyim. İsviçre’den farkınız yok, Kışın bu kadar güzel ise bahar aylarında yazları ve sonbaharda ne kadar güzel olduğunu hayal etmeye çalışıyorum. Tabii ben buraya gelirken Ali Ağaoğlu bu mu diyenleriniz olmuştu. Hakiki Aliağaoğlu benim. Onun gerçek soyadı İbrahimağaoğlu’dur.

Şimdi 2017 yılında önemli olaylar nelerdir derseniz, Suriye meselesi Rusya ile ilişkiler, Kuzey Irak’ta başarısız geçen Kürt referandumu, Trump’a gelince küreselleşmenin tabutuna son çiviyi çakan kişi oldu. Bütün bu gelişmeler ışığında %11 gibi birazda orantısız hormonlu büyüdük. Büyüdük mü, büyüdük. Herkese yansıdı mı, maalesef yansımadı. Bu genele yansıması için atılan adımlar ne yazık ki sınırlı.

Ben şimdi 2018’den bahsedeceğim. Ne oldu geçmişte? 2008 yılında dünyada çok ciddi bir ekonomik kriz yaşandı. Bu nu dünya para basarak değil ama para saçarak düzeltmeye çalıştı. Amaç ekonomik çarklar çalışsın enflasyonu durduralım. Nasrettin Hoca’nın yün hikâyesini hatırlatan bir çözüm. Hani Nasrettin Hoca, alacaklısına, en kısa sürede borcunu ödeyeceğini söylüyor. Nasıl yapacağını anlatıyor. Koyunlar yayla zamanı dikenli tellerin olduğu yoldan geçecek. Oraya yünler takılacak, o yünleri toplayacak hanımı çorap örecek, o da pazara gidip satacak ve borcunu böylece ödeyecekti ya. . Bizim bankalarımız kapattırıldı. Avrupa ve Amerika’da batan banka yok!. Onlar basarak bankaları ayakta tutmaya çalışıyor.

2001 krizi sonrası güven sorunu yaşandı. Şirketler, bankalara, bankalar devletlere güvenmezlerse sıkıntı yaşanır. Çünkü ekonomide en önemli şey güvendir. Ekonomi de en çok ihtiyaç duyulan şeydir güven. Biz batan bankaları çekerken kalan bankalarımız sağlamdır dedik ve güven sağladık. İngiltere Avrupa Birliğinden ayrılacağım dedi. Ayrılacağım diyen kimdi, Gençler ve Londra demedi. Kim çıkalım dedi. Londra’nın dışındaki yaşlı İngilizler.

Sonra başka bir şey ortaya çıktı. Küreselleşme bize ne vaat ediyordu. Mal, hizmet, sermaye ucuz işgücü. Serbest dolaşmak. Böylelikle geliri her tarafa az çok paylaştırmaktı. Böylece bu dolaşımdan dolayı güzel bir dünya düşünüldü. Süper. Peki, ne oldu. Mal, hizmet, sermaye dolaştı. Ne dolaşamadı İş gücü… Bakın ben dünyayı dolaştım.

Çin’den Avustralya’ya, Amerika’dan Uzak Doğu’ya kadar AVM’lerdeki markaların %70’i aynı. Bu küreselleşme az sayıda markalara, az sayıda endüstriyel şirketlere yaradı. Ne oldu? Az önce ESOB Başkanının bahsettiği esnafların durumunu lokal markaları son derece bozdu. Gelir dağılımının bozulmasının en büyük nedeni bana göre küreselleşmedir.

Zombi şirketlere halen destek vermenin bir namlı yok. Ölmüş şirketleri ayakta tutamazsınız. Çünkü bunlar bir süre sonra diğerlerini de hasta ediyor. Hâlbuki küçük ve orta işletmelere az kaynaklarla destek olasınız onlar zaten borçlarına çok sadıktırlar. Esnaf Sanatkârlara üye olan esnaflar eğer gerçekten batmadılarsa mutlaka borçlarını öderler.

Büyük borçlular öyle değil, Banka peşimizden koşsun derler. Küçük esnaf ise borcunu ödemek için bankaya koşar. Şimdi Artvin özeliyle ilgili konuşacağım bölümde de söyleyeceğim. Siz 4. Destek kapsamındasınız. Sizde sorun şu. Barajlara gelen ödenekler kişi başına yüksek görünmesine neden oluyor. Ama kişilere dağılımı mümkün olmuyor. Burada bu paranın dolaşması mümkün değil.

Artvin özeline gelirsek, Ben organik tarımla uğraşıp batmış bir insanım. Çünkü yanlış yaptım. 10 üretecek yerde 1 ürettik. Talepleri karşılayamadık. Doğru bir ekip kuramadık. Sonuç kaçınılmaz oldu. Macahel’den bir arkadaş bize satmak için organik bal getirdi. Gerçekten çok güzeldi. Çok ilginç bir teklifte bulundu bize. Bize dedi ki siz bu balı satın eğer zamanında satamazsanız şekerlenecek. 2006’lardan bahsediyorum.

Bize 55 TL’den veriyordu. Sertifikalı. Hatta nerelerde nasıl üretildiği bilgileri vardı. Şekerlenirse o balı bana getirin yerine 5 TL’ye aynı bal vereceğim. ” dedi. Bal meselesini hafife almayın. Bunun üzerine gidin tadından geçilmeyecek. Organik bal çok önemli bir gelir kaynağı olacak. Üniversite kenti olun. Eskişehir örneğini biliyorsunuz. Az önce başkan güzel önerilerde bulundu. Bir şeyler vaat etmeniz lazım. Bana da vaat edin.

Dört mevsim bir ilsiniz. İsviçre’ye benziyor Artvin ama orada sadece çam var. Burada her türlü ağaç ve bitkiler var. İlkbahar, yaz, sonbahar, kış süpersiniz. Benim bir arkadaşım sadece fotoğraflarını çekmek için geliyor. Artvin’in markalayın, Artvin’in bu paha biçilmez güzelliklerini tanıtın, değerlerini fikirlerini paraya çevirin, pazarlayın, İnsanları buraya çekin. Artvin’in ihraç edeceği çok güzel ürünleri var. Bergama tulumu, Kayseri Pastırması, Malatya Kayısısı gibi. Artvin’in de markasını yaratın. Bakın 260 coğrafya işareti var. Beş para etmezler. Sadece 3 tane coğrafya işareti dünyaca biliniyor. Çok üzgünüm. Bunların 2’sini biliyorum Antep Baklavası, Aydın İnciri. . Bunlar nerede para ediyor, Avrupa’da. Lokal işaretler inanın bir işe yaramıyor. Artvin organik bal hikâyesi ve hayvansal ürünler çok kıymetli. Bunun üzerinde durulması gerekiyor. Bakın Anzer balı kaç para yaklaşık bin TL. Artvin’in balı neden böyle olmasın.

Bana buradan tereyağı gönderdi dostlarımız. İnanın hayatımda ilk kez tereyağı yedim. Ne olur bu tadı bozmayın. Bunu bize satın. Kestane balı yedim buram buram boğazımı yakıyor. Organik ürünlere olan talep çok yüksektir. Bunu siz karşılayamazsınız. Düşünün 15 milyonluk İstanbul’a bile cevap veremezsiniz. Yol engel mi engel ama aşılıyor. Bu ürünlerinizi bozmayın, tanıtın, markalayın bize satın. İnanın yetiştiremezsiniz. Artvin’e sağlık turizmi getirin. Doğa turizmini öne çıkarın. Teşvikte Artvin’i 4. Bölgeden çıkartıp 5-6. Bölgeye çıkartmak gerekiyor. Ben bu konuda bir yazıyı kaleme alacağım. ” dedi.

Sunumun ardından soru cevap bölümüne geçildi. Ali Ağaoğlu’na günün anısına ARTSO Başkanı Kurtul Özel ve ESOB Başkanı Demirhan Elçin plaket verdi. ARSİYAD’a Bursa dışından ilk kez üye olan İlyas Şahin’e rozetini ARSİYAD Başkan yardımcısı Mehmet Emin Taysi taktı.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 03.01.2018 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Benzer Haberler
Benzer içerik bulunamadı.


En Çok Okunan Yaşam Haberleri
 » Şehir Plancıları Hopa’nın Haritasın...
 » Hopa’da Gergin Anlar...
 » Makedonyalı Türk Gençler Çaykur'un...
 » Hopa Uluslararası Lojistik Kongresi...
 » Dsi Artvin Bölge Müdürü Yıldız’dan...
 » Tiflis - Trabzon Direkt Uçuşları Ba...
 » Bakan Uraloğlu’ndan Rize - Artvin H...
 » Kemalpaşa Kaymakamı Ayaz Denetime Ç...
 » Kokarca Böceği İstilasına Rize Bele...
 » Hopa’da 2’nci Lojistik Çalıştayı Dü...