Artvin'de CHP İl örgütü, İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasının ardından, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ankara'dan başlattığı 'Adalet' yürüyüşüne destek verdi.
CHP İl Binası önünde toplanan partililere, ellerine aldıkları Türk Bayrakları ve Adalet yazılı dövizlerle Cumhuriyet Caddesi üzerinden Halit Paşa Meydanı’na yürüdüler.
Polis eşliğinde gerçekleşen yürüyüşe CHP İl Başkanı Ali Yücel Kurt, Ardanuç Belediye Başkanı Yıldırım Demir, Kemalpaşa Belde Belediye Başkanı Ergül Akçiçek, DİKS Genel İl Sendikası Şube Başkanı Selim Bilgin, Eğitim Sen Şube Başkanı Köksal Gümüş, Halkevleri, Haziran hareketi, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Demirhan Elçin, Yeşil Artvin Dernek Nur Neşe Karahan, Artvin Faal Gazeteciler Dernek Başkanı İsmet Başar, CHP Merkez İlçe Başkanı İlyas Şahin, Kadın Kolları Başkanı Gülşen Kurul, Gençlik Kolları Başkanı Alın Öztürk ve partililer katıldı.
Halit PaşaMeydanı’nda Adalet sloganı atan grup polis eşliğinde basın açıklamasında bulundu.
Hopa Kemalpaşa Belde Belediye Başkanı Ergül Akçiçek: “Biz bugün burada herkes için adalet diyoruz. Adalet muhakkak ki muhakkak herkes için lazım olacak. İktidar adres şaşırmıştır” dedi.
Akçiçek’in konuşmasının ardından Ardanuç belediye Başkanı Yıldırım Demir şu konuşmayı gerçekleştirdi: “Çok değerli Artvin halkı, yoldan gelip geçenler soruyorlar nereye yürüyorsunuz diye? Artvin meydanın da adalet arıyoruz diyoruz. Türkiye’de güzel ülkemizde şu ilimizde biz buraya Türkiye’de huzur istemek için geldik. Bizler kötü bir şey mi yapıyoruz! Özgürlük istiyoruz! Demokrasi istiyoruz! Vermeyeceğiz diyenlerden adaleti almaya geliyoruz. Son yıllarda 15 yıllık hükümet döneminde her hangi bir konuda bir alanda tasarrufa yapıldığını duydunuz mu? Her alanda yapmıyorlar değil mi? Türkiye büyüyor. Güçleniyor. Ama bir alanda tasarrufa girdiler. Adliyelerde! Bunlar adaleti kapatarak güveneceklerini sanıyorlar! Bu ülkede eğitim için sağlık için adalet istiyoruz. Cerattepe içinde zeytin ağaçları için de gazeteciler için de adalet istiyoruz. bu ülkenin çocukları adalet deyince sizi hatırlayacaklar. “
CHP Artvin İl Başkanı Ali Yücel Kurt ise yaptığı konuşmada; “Türkiye genelinde 81 İlde halkın katılımıyla partimiz ADALET çağrısında bulunuyor. Bu çağrı demokrasi için, Cumhuriyetin kazanımları için, en önemlisi Hukukun üstünlüğü içindir.
Bugün bu değer ve kazanımlarımız tehlike altında. Genel başkanımız Sn. Kemal Kılıçdaroğlu’nun söylediği gibi. Artık sabredecek bir şey kalmadı, Türkiye elden gidiyor. Dün olduğu gibi, bugün de, ortak paydamız demokrasiyi yaşam biçimi haline getirmektir. Bunu nasıl yapacağız? DİRENEREK yapacağız. Yaşadığımız bu ülkede adaletin kalmadığını tüm dünyaya duyurmak zorundayız.
15 yıllık AKP iktidarı ülkenin kaderini kendisiyle özdeşleştirmiş, insanlar umudunu, geleceğini, hayallerini ve yaşamlarını kaybetmiştir. Bir avuç mutlu yandaş azınlık dışındaki yurttaşlar; hukuka, adalete, yargıya ve yarınlara güvenmekten uzak, korku, panik, endişe ve kaygıyla yaşamaya mahkum edilmişlerdir.
Türkiye’de sorunlar derinleşmektedir. Pek çok insan hangi suç sebebiyle açığa alındığını ve görevden neden uzaklaştırıldığını bilmemektedir. İşini, aşını ve yaşamını onuruyla kazanıp, çalışmak isteyen demokratik koşullarda mücadele eden tüm emekçiler, eğitimciler, basın mensupları, kadınlar, demokrasi mücadelesinde cezaevlerinde bulunan tüm yurtseverler adına 100. gününe girdikleri açlık grevinde bize çığlık olan, bizlere insanlığımızı hatırlatan, direnmekle kazanılacağını gösteren Nuriye ve Semih için de ADALET istiyoruz.
Değerli arkadaşlarım hiçbir zaman; “damat olup biat eden, yandaş olup yalaka olan” olmadık. Hak, Hukuk ve Adalet arayışımızı dün olduğu gibi bugünde sürdürmeye kararlıyız.
Olmadık bir işten mağduriyet yaratarak hukukun temel kuralları yok sayılıp keyfi tutuklamalar yapılarak insanlar sorgusuz sualsiz maddi temeli ve ispatı olmadığı halde, dünya görüşleri ne olursa olsun düşünce ve ifade özgürlüğü noktasında davranarak insanların özgürlüğünün elinden alınmasına ve cezaevlerine gönderilmesine her zaman karşı çıktık, her zaman ezilenin, mağdur edilenin, ötelenenin yanında yer aldık. Çünkü biz demokrasiye, Hukukun üstünlüğüne, Cumhuriyetin temel değerlerine sahip bir partiyiz. Biz Cumhuriyet Halk Partisiyiz.
CHP İstanbul Milletvekili ve gazeteci Enis Berberoğlu hakkında MİTe ait tırların durdurulması ile ilgili görüntüleri basına verdiği suçlamasına ilişkin davada İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi “Devletin gizli kalması gereken bilgilerini, siyasal ve askeri casusluk maksadıyla” açıklamak suçundan müebbet hapis cezasına hükmetti. Cezada indirime giden mahkeme 25 yıl hapis cezası verdi ve Enis Berberoğlu tutuklanarak cezaevine konmasını karara bağladı. Milletvekilimiz şu an İstanbul Maltepe Cezaevindedir.
Temyiz aşaması varken, Anayasa Mahkemesinin milletvekillerinin tutuklanmasıyla ilgili güvenceleri ortadayken, ikametgahı belliyken, mahkeme tutuklama kararı verebiliyor.
Ama bu ülkede damatlar, FETÖ terör örgütünün siyasi kanadındaki imamlar, hırsızlık, talan yapan bakan ve milletvekilleri yine aynı şekilde Atatürk’ün manevi şahsına hakaret eden sapkınlar, çocuklarımıza yurtlarda tecavüz edenler, kadınlarımızı acımasızca katledenler, kısacası siyasi iktidara yakın ve yandaş olanlar serbest bırakılarak, elini kolunu sallayarak bu ülkede yaşamaya devam etmektedirler.
Bu ülkeyi yönetenler bu hukuksuz ve adil olmayan tutumlarıyla toplumu yozlaştırıyorlar. Toplumun adalete ve hukuka olan güvenini zedeleyerek kamu vicdanında derin yaralar açmaktadırlar. Aristo’nun dediği gibi “Adalet ilkin devletten gelmelidir. Çünkü Hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ”
Bu ülkede adaletten, hukuktan, temel hak ve özgürlüklerin varlığından bahsetmemiz söz konusu olabilir mi? Adalet mumla aranır hale gelmiş, adalet dağıtıcıları ise siyasi iktidarın iki dudağına ve talimatlarına bakarak karar verme durumuna gelmiştir.
Asıl suçluların yargılanmadığı, masum insanların yargılanıp hapsedildiği ve ölüme terkedildiği bir süreç yaşıyoruz. Silah yüklü tırlar için “O tırlarda gıda malzemesi vardı” diyen kendileri değil miydi?
Yasadışı yollardan silah kaçakçılığı yapan birilerini gazetecilik mesleğinin gereği olarak ortaya çıkartan ve bunun için görevini yerine getiren Enis Berberoğlu, Can Dündar, Erdem Gül ve Cumhuriyet gazetesi cezalandırılıyorsa ve bu ülkenin siyasi iktidarı bunun hesabını vereceksiniz diyerek tehditler ediyorsa, hakkında telefon konuşmasının dışında hiçbir delil olmayan bir milletvekili 25 yıl hapse mahkum edilip, tutuklanıyor ise, bu ülkenin çivisi çıkmıştır.
Ama şu bilinmelidir ki tarih hiç kimsenin yaptığının yanına kâr kalmadığını da bize göstermektedir.
Gün gelecek onlar yargılanacaklardır. Onlar hukukun ve adaletin terazisinde tartılıp hak ettikleri cezayı alacaklardır.
Ve değerli katılımcılar o gün geldiğinde “ADALET istiyoruz” dediklerinde bu ülkede demokrasi, düşünce ve ifade özgürlüğü, hukukun üstünlüğü, bağımsız yargı ve yargıçlar vicdanlarının sesiyle hukukun temel kurallarını hayata geçireceklerdir.
Şurası kesindir ki; Dünyanın en soylu kavramı adalet bu ülkede halkın ve Cumhuriyet Halk Partisinin iktidarında uygulanacaktır.
Laiklik için, demokrasi için, demokratik hukuk devleti için, özgür, mutlu, barış içinde yaşamak için, tarihten gelen kader birliğimizin ve dayanışma duygumuzun devamlılığı için, bağımsız bir Türkiye için, yaşam alanlarımızı, zeytinliklerimizi, Cerattepe direnişimizin haklılığını, mera ve kıyılarımızı koruyarak, kimsesizlerin kimsesi olmak için, bugüne kadar bütün sabrımızı zorlamamıza rağmen bu iktidarın hak, hukuk, adalet tanımayan uygulamalarına karşı çıkmak için; sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte Cumhuriyet Halk Partimizin yöneticileri Ankara Güvenpark’tan başlattıkları yürüyüşe Artvin İl Örgütü olarak bizlerde katılıyor, bütün yurttaşlarımızı da katılmaya davet ediyoruz.
İşte bizim burada yaptığımız gibi DP, SP ve diğer gruplara katılımlarından dolayı şükranlarımı sunuyorum.
Bu yürüyüş ülkenin, geleceğin, çocuklarımızın, kimsesizlerin, çalışanların, işsizlerin, yoksulların, esnafların, emeklilerin, toplumun her kesiminin korkudan endişeden silkelenip, diktatörlükten, baskılardan kurtulup demokrasiyi, adaleti inşa etme yürüyüşüdür.
“Kaç gün sürerse sürsün. Hepimizin bu ülkeye, insanlara, şehitlerimize ve çocuklarımıza sorumluluğumuz var. ”
Ayrı ayrı değil; hep beraber çalışarak, emek vererek hayatı yeniden inşa edeceğiz. Son söz olarak adalet adalet adalet!” ifadelerini kullandı.
Basın açıklamasını sona ermesin adından grup sessiz bir şekilde dağıldı.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 16.06.2017 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle