İstad Bir Yaraya Parmak Bastı

20/10/2015 11:15

İstad; 'orman' Diye El Konulan Tapulu Arazilerin Mülkiyet Sahiplerine İade Edilmesini İstiyor

Haber: Hayati Akbaş

İstanbul Arhavililer Hizmet Vakfı Yönetim Kurulu adına yapılan basın açıklamasında, Orman diye el konulan Tapulu arazilerin mülkiyet sahiplerine edilmesi istendi. İSTAD adına yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi “Doğu Karadeniz Bölgesinde şahsi mülkiyette olmasına rağmen daha önce tarla vasfında olan ve sonradan orman ilan edilen tapulu araziler hak sahiplerine iade edilmelidir.

Kadastro çalışmalarında taşınmazların ormanla ilişkilerinin değerlendirilmesi, vasıf yönüyle orman olan yerlerin belirlenmesi ve bu yerlerde hak sahipliğinin tespiti noktasında ciddi mağduriyetler bulunmaktadır. Şahıslar adına tescilli olmasına rağmen orman rejimine alınan alanların bedel ödenmeksizin devlet ormanı olarak tescil edilmesi, mülkiyet uyuşmazlığı yaşanan konuların başında gelmektedir. Uygulanan yanlış politikalar hak sahibi bireylerin mülkiyet haklarının ihlaline neden olmaktadır. Oysaki mülkiyet hakkı en temel hak ve özgürlüklerdendir ve bu hakkın ihlal edilmesi bireyler ve devleti karşı karşıya getirmektedir. Elindeki tapulu arazisi alınarak haksızlığa uğratılan vatandaşlarımızın mağduriyetinin giderilmesi ve uyuşmazlıklarının çözümlenebilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

Bu ne yaman çelişkidir ki:

Tapusu iptal edildiğinden dolayı yıllardır ekip biçilemeyen araziler ormanlaştı ve devletine saygılı bir vatandaş olarak kararlara uydunuz, mağdursunuz.

Devletin ormanını işgal ettiniz ağaçları söktünüz ve orayı tarla olarak kullanmaya başladınız. Orman vasfını yitirmiş arazi olarak 2B yasasından yararlanarak mükâfatlandırıldınız.

Bireylerin mülkiyetlerinde bulunan alanların karşılığında bedel ödenip ödenmediğine bakılmaksızın devlet ormanı ile sınırlandırılması ile devlet mülkiyetine geçirilmesi mülkiyet hakkına aykırılık teşkil etmektedir. Mülkiyet hakkı, günümüzde toplumlarda en önemli haklardan biridir. Bu hak, Anayasa’nın 35. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne Ek 1 No’lu Protokol’ün 1. maddesiyle korunmaktadır.

4875 sayılı Kanun’la “kanun gereği” devletleştirilmiş sayılan fakat malikine herhangi bir tazminat ödemesi yapılmamı̧ş taşınmazların orman ya da arazi kadastrosu esnasında devlet ormanı olarak sınırlandırılması ve Hazine adına tescil edilmesi mülkiyet hakkına aykırılık teşkil etmektedir. Bu arazilerin bedel ödenmeksizin devlet ormanı olarak sınırlandırılması, 1961 Anayasası’nın 38. ve 1982 Anayasası’nın 35. ve 47. maddelerine aykırıdır.

Anayasa’nın 35. , 46. ve 47. maddeleri kamu yararının zorunlu kıldığı durumlarda özel mülkiyette bulunan taşınmazların kamu mülkiyetine geçirilmesine izin verse de bu durum bedel ödenmeksizin özel mülkiyete el konulabileceği anlamına gelmemektedir. Bundan dolayı özel mülkiyette bulunan taşınmazların bedel ödenmeksizin devlet mülkiyetine geçirilmesi mülkiyet hakkına aykırılık teşkil etmektedir.

Anayasa’nın 2. maddesinde ifade edilen hukuk devleti ilkesi de devletin uygulamalarının hukukun genel ilkelerine uygun olmasını zorunlu kılmaktadır. Bu ilkelerin en önemliklerinden bir tanesi ise devlet tarafından kamulaştırma ya da devletleştirme yoluyla el konulan taşınmazlara karşılık maliklere uygun bir tazminat ödenmesidir.

Bu uygulamalar idarenin hatalı uygulamalarından değil, yürürlükte bulunan mevzuatta ya da yargısal içtihattan kaynaklandığı için bu sorunun çözümü yasal ve idari düzenleme yapmaktan geçmektedir. Bu nedenle bu sorunların bir an önce çözümlenmesi için gerekli olan yasal ve idari düzenlemeler yapılmalıdır.

Çıkartılan 2B yasası ile arazi tapusu olmayanlara tapu verilmesi amaçlanmaktadır. Ancak tapusu olupta orman vasfıyla arazisi elinden alınmış olan vatandaşlarımızın mağduriyetininde ivedilikle çözümlenmesi gerekmektedir”.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 20.10.2015 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.