Bakan Yıldız’ın Açıklamalarına Artvin’den Sert

18/07/2015 10:50

Yeşil Artvin Derneği’nden Bakan Taner Yıldız’a “Bu Artvin’in Sorunudur” Cevabı.

Haber: Hayati Akbaş

Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Cerattepe bölgesine maden direnişiyle ilgili açıklamalar yapmıştı. Bakan Yıldız’ın açıklamalarına Yeşil Artvin Derneği, Ak Parti, CHP, MHP, Artvin Barosu, Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği, Ticaret ve Sanayi Odası, Eğitim Sen, Halkevleri, Ülkü Ocakları, Birleşik Haziran Hareketi ve Muhtarların katıldığı bir basın açıklaması düzenledi.

Yeşil Artvin Derneğinde gerçekleşen basın açıklamasında Dernek Başkanı Nur Neşe Karahan, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın dün yaptığı, “iyi niyetle masum bir çevrecilik anlayışıyla karşı çıkanları istisna tutuyorum. Ama onun haricinde manipülatif ve spekülatif davranan vardır biz onların sözleriyle oradaki yatırımı bırakmamız söz konusu olmaz” demesi üzerine kendilerine cevap hakkını doğduğunu söyledi.

Karahan yaptığı açıklamada, şu ifadelere yer verdi, “şu anda burada Ak Partili, MHP’li, CHP’li arkadaşlarımız var, Baro var, değişik STK’lar var, Haziran Hareketi var, Halkevleri var aslında bu sadece şu veya bu grubun bir mücadelesi değildir. Sayın bakana da ilk gittiğimiz zamanda toplu olarak gitmiştik. O yüzden onu sürekli dile getirmeye çalışıyorlar asla Artvin’deki hareket şu veya bu hareketin hareketi olmamıştır. Artvin halkının bir bütün mücadelesidir. Böyle sürmüştür şuanda da öyle devam etmektedir” dedi.

Bakanın diğer açıklamalarına ise Yeşil Artvin Dernek Yönetimi Kurulu Üyesi Av. Bedrettin Kalın açıklamalarda bulundu. Kalın yaptığı açıklamada, “Cerattepe’de 20 yıldır süren mücadelenin son dönemindeyiz ve son derece hareketli günler yaşıyoruz. Bu hareketli günler içerisinde Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, dün Cerattepe’de ki madencilik faaliyetiyle ilgili bir takım beyanlarda bulunmuştur. Bu beyanlar hakkında elbette bize cevap hakkı doğduğunu düşünüyoruz. Çünkü bazı bilgiler doğru değil. Sayın Bakan’a ya eksik bilgi verilmektedir, ya da bir biçimiyle söylenenler doğru değildir.

Sayın bakan Cerattepe’yle ilgi yapmış olduğu açıklamada, Cerattepe’de ihale yapıldı, firmalar yarıştı maden işler genel müdürlüğümüzün yaptığı ihale bir firmaya kaldı ifadesini kullanmıştır. Olay böyle olmamıştır. Bu 2012 yılının Aralık ayında yapılan ihale şartnamesi daha öncede defalarca açıkladığımız üzere bir şirkete verilmek üzere hazırlanmış ihaleydi. İhale şartnamesi esasen ihaleye fesat karıştırmanın her türlü unsurunun yer aldığı adrese teslim şartnameydi. Bunu defalarca biz anlattık. Ayrıca birçok firma katılmış falan değil bu ihaleye ihale gününde sadece katılma hakkı sahibi olan iki firma vardı. Diğer firmalar ihale şartnamesinde ihaleye katılım teminat bedelinin 180 milyon TL olması nedeniyle zaten serbest rekabet ortamı ortadan kaldırılmıştı. Nitekim Cengiz inşaata bu ihalenin paketlenmiş şekilde hazırlanmış verileceğini ihaleden önce defalarca söylemiştik.

Yine Sayın Bakan burada yapılmak istenen madencilik faaliyetinin yer üstü madenciliği değil yer altı madenciliği olacağını ifade ediyor. Bu konudaki bilgileri eksiktir esasen bu konuda kendisine bilgi verilmiştir bilgilerinin eksik olduğunu söylemek zordur. Söz konusu proje şuanda dava konusu edilmiş olan Cerattepe Kapalı bakır madenciliği projesidir. Ancak bunun hemen bitişiğinde ve Artvin’e daha yakın olan alanda da açık işletme altın madenciliği projesi ÇED başvurusu ilgili bakanlığa yapılmıştır. Ancak yoğun tepkiler nedeniyle bu başvurunun ilgili şirket tarafından askıya alındığı ifade edilmektedir. Söz konusu projeyle ilgili siyanür havuzlarını Murgul’da yapılması planlanmıştı Murgul halkının yoğun tepkisi fabrikada işi bırakması üzerine maden şirketi bu proje kapsamında siyanür havuzlarının Murgul sınırları içerisinde yapılmayacağıyla ilgili taahhütname verdi.

Şu anda hali hazırda çevre ve şehircilik bakanlığı ÇED Genel Müdürlüğünde açık işletme başvurusu bulunmaktadır. Şirket tarafından bu işlem henüz yürütülmemektedir. Şirketin buradaki düşüncesini anlamak kolay Cerattepe bölgesine bir şekilde girmek istiyorlar. Kapalı bakır işletmesi ile girilen Cerattepe madenciliğinin açık işletme altın ve bakır işletmesine dönüşeceğini herkes biliyor. Bilim adamları da bunu bu şekilde kabul ediyorlar.

Yine sayın bakan o madenin içeresinde herhangi bir kimyasal yapı bulunmayacağını ifade ediyor.

Madenin içerisinde kimyasal maddeler olmayacağı bilimsel her türlü yaklaşımdan uzak bilim dışı bir şeydir. Alanda ÇED raporu bile bu maden şirketini kendisinin hazırlamış olduğu ÇED raporunda bile alanda Altın bakır gümüş çinkonun dışında çıva kurşun kadmiyum arşenin madenlerin bulunduğu bunların aynı ortamda ve diğer madenlerle birlikte olduğu ifade ediliyor. Kendi ÇED raporlarında var bizim ifademiz falan değil ve bu kurşun cıva arsenik ve kadmiyum madenleri son derece tehlikeli bulundukları ortamda zarar vermeyen yanı yer altında bulundukları sürece zarar vermeyen ancak hava ve suyla birleştikleri anda inanılmaz tehlikeler üreten madenlerdir.

Bunun dışında Sayın Bakan o bölgede kesilecek olan ağaçların sayısının çokta kayda değer olmadığı başka bir teleferik hattıyla karşılaştırma yaparak bakın faydası da olabiliyor ifadelerini kullanmıştır. Bunları kabul etmek mümkün değil Cerattepe bölgesindeki karşı çıkış noktamız sadece ağaç kesilmesiyle değil onlarca sebep vardır. Sayın Bakan’ın sözüne ettiği ağaç kesimi kayak tesislerinde kısa bir alanla ilgilidir. Bu de devletin takdiridir. Ama oradaki ağaç kesiminin başka bir yan etkileri yoktur elbette ağaçlar kesilmiştir elbette onu da bir zarar olarak kabul etmek lazım. Fakat Cerattepe bölgesinde kesilen ağaçlardan sonra yapılacak faaliyetler önemlidir. Bu faaliyetler açık galerinin kapalı galerinin açık galeriye dönüşmesi halinde bütün o coğrafyanın tarumar edileceğine ilişkin kaygılardan kaynaklanmaktadır. Cerattepe’deki kaygılarımız sadece ağaç kesimiyle ilgili değildir. Bu ülkenin bağımsız mahkemeleri bu alandaki yapılacak bir faaliyetin Artvin’de yaşayanlar acısından yaşanmaz bir alana dönüşeceğine ilişkin bizin için bağlayıcı olan kararda budur, kaygılarımızda bu nedenle büyüktür” dedi.

Kalın en sonunda bakan Taner Yılmaz’ın Artvin halkının sesine kulak vermeye davet etti. Kalın son olarak; “Kendisiyle yapmış olduğumuz görüşmelerde konuyu inceleteceği yönündeki sözüne de halen üç yıldır bir cevap bekliyoruz halen burada yapılmış bir incelemede bu anlamda yoktur” diyerek açıklamasını sonlandırdı.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 18.07.2015 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.