Mhp Ardanuç Ve Şavşat Mitinglerinde Beklediği İlgiyi Gördü

05/06/2015 15:58

Ardanuç Ve Şavşat Mitinglerinde İlgi Oldukça Yoğundu. Konuşmalar Sonrası Duygulu Anlar Yaşandı.

Haber: Hayati Akbaş

Miting konuşmalarını gerçekleştiren MHP İl Başkanı Serdar Kılınç, MHP 2. Sıra Milletvekili Adayı Rafet Abay, MHP 1. Sıra adayı Avukat Muhammed Altunal bu seçimin neden çok önemli olduğunu anlattılar.

İl Başkanı Kılınç, 13 yıllık Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında Türkiye’nin bölünme eşiğine getirildiğini, işsizliğin arttığını, halkın geleceğinden endişe etiğini savunarak; “Önümüzdeki seçim bildiğiniz seçimlerden biri değil. Maalesef AKP iktidarı her alanda büyük tahribatlar yaptı. Dinimizi yozlaştırdılar. İçişleri eski bakanı Efkan Ala “ Peygamberimiz bile gururlandı, biz gururlanmadık diyerek peygamberimize hakaret etti. Sen kimsin ki, kâinatın en güzel insanına, peygamber Efendimize böyle bir şey söylüyorsun. Herkes haddini, ne konuştuğunu bilmeli. 8 Haziran’da bunları gönderiyoruz” dedi.

2. sıra adayı Rafet Abay ise; “Ben işadamıyım, aynı zamanda iyi bir ekonomistim. Türkiye’de üçkâğıt ekonomisi uygulanıyor. Dolar, avro, borsa ve faiz kıskacındaki ekonomi üçkâğıt ekonomisidir. Dolar çıkar, kazanırlar, Euro çıkar, altın iner her durumda kazanan çok az bir kesim vardır. Bu ekonomi modeli kesinlikle üretemeye dayalı bir model değildir. Bu hükümet tüketen bir Türkiye inşa etti. 8 Haziran’da yeniden üreten bir ülke olmak için AKP’yi göndereceğiz. Bunun için MHP iktidarı gelecek ve bu dertler bitecek” dedi.

“Köyleri Boşaltılmış Üretemeyen Bir Türkiye, Üretemeyen Bir Artvin“

Son konuşmayı yapan MHP 1. sıra Adayı Avukat Muhammed Altunal projelerini anlattı. Altunal, Artvin’in her geçen gün kan kaybettiğini, gençlerimizin göç ettiğini, üretim yapmak için her türlü zenginliğimize rağmen hiçbir şeyin üretilmediğini söyledi. Altunal; “Merhaba Şavşat, Merhaba Ardanuç, merhaba Artvin, merhaba Türkiye… Kardeşlerim, ablalarım, bacılarım, sevgili gençler, merhaba…

Çift jandarma geliyor, kaymakam konağından, fiske vursam kan damlar kırmızı yanağından. Dağlarda kar sisi var tarlada zar sesi var, kurban olam Şavşat’a içinde yar sesi var.

Halka hizmet, Hak’ka hizmet dedik, hep birlikte bizimle yürü Türkiye diyerek yola çıktık. Hizmet yolunda kar taneleri gibi her gün çoğaldık, çoğaldık, çığa dönüştük… Çünkü bu bir sevda… Bu bir Şavşat sevdası, bu bir Artvin sevdası, bu bir Türkiye sevdasıdır, hizmet sevdasıdır.

Çok değerli kardeşlerim, ablalarım, bacılarım; bugün baktığımızda her açıdan zor günler geçiriyoruz. Türkiye’nin dış politikası çökmüş, eğitim sistemimiz çökmüş, ekonomisi çökmüş, hayvancılık, tarım çökmüş.

Gelir dağılımındaki adaletsizlik artmış. Yoksulluk artmış, işsizlik artmış, göç artmış. Gençlerimiz gurbet ellerde zor koşullar altında güvencesiz işlerde asgari ücretle çalıştırılıyor. MHP iktidarında gençlerimize sahip olacağız. Asgari ücret net 1. 400 TL olacak.

Biz, Türkiye’nin sorunları çok olduğu için yola çıktık. biz Artvin’in, Şavşat’ın, Ardanuç’un sorunları çok olduğu için yola çıktık. Seçim süreci içinde gittiğimiz bütün köylerde sorunlar var. su sorunu var, yol sorunu var. Muhtarlar dertli, köylüler dertli. Bir dokunuyorsunuz bin ah işitiyorsunuz. Sorunların temelinde işsizlik var, üretimsizlik var, sahipsizlik var.

“Artvin İl Dışına En Çok Hasta Sevk Eden İllerin Başında Geliyor”

Artvin, Türkiye’de il dışına üçüncü sınıf çok kötü yollardan belki de en çok hasta sevk eden ildir. İlçe hastaneleri yetersiz, birçok branşta doktor yok.

Üretmeyen bir yer göç verir. İnsanlarımız çalışkan, insanlarımız fedakâr. Ne yazık ki, imkânlar verilmiyor. Allah’ın bize bahşettiği cennet gibi bir ilçemiz var. Havasıyla, suyu ile dağları, yaylaları, köyleri, dereleri var. Çalışkan cefakâr, yürekli insanları var.

Biz yola çıktığımızda en büyük sorun olan işsizliği ortadan kaldırmak için her ilçeye özgü projeler ortaya koyduk. Şavşat’ta süt ve sürt ürünleri fabrikası açacağız. Artvin markası yaratacağız. Artvin süt, Artvin peynir, Artvin su markası Türkiye’nin her yerinde olacak. köylü üretecek, fabrikalar işleyecek, ürün haline getirecek. hem köylü kazanacak, hem gençlerimiz iş imkânına kavuşacak. Herkes köyüne, toprağına daha çok sahip çıkacak.

Çok değerli kardeşlerim, dünya artık doğa turizmine yöneldi. insanlar alternatif turizmi tercih ediyor. Artvin alternatif turizmde alternatifsiz ildir diyorlar. ama bakıyorsunuz alt yapı anlamında hiç bir şey yapılmıyor. Özel sektör kendi çabasıyla borçlanarak bir şeyler yapmanın gayretinde. Biz tam da turizmi, tarımı, hayvancılığı konuşurken, bakıyoruz;

Şavşat’ın derelerinde HES’ler inşa ediliyor. Aşağıda kalenin bulunduğu yerde HES inşaatı var. Suların havzası değiştiriliyor, Sular cebri borulara hapsediliyor. su olmadan hiç bir şey yapamazsınız.

Bütün derelerimiz HES’lere açılmış. Biz bundan sonra hiç bir HES’in yapılmasına asla izin vermeyeceğiz. Yaşam alanlarımızı, köylerimizi yok eden madenciliğe de izin vermeyeceğiz. Şavşat’ın en güzel köylerinden birisi olan, Bazgiret’te maden çıkarılmak isteniyor. Konuyu mahkemeye taşıdık 15 Haziran’da keşif var. Hep birlikte Şavşat’ımıza, geleceğimize birlik ve beraberlik içinde sahip çıkmak zorundayız.

Artvin’in ulaşım sorunu var. Rize’de Ardeşen’de hava alanı yapılıyor. Adına da Rize-Artvin havaalanı diyorlar. Rize’deki hava alanının adı Rize havaalanıdır. Trabzon’daki havaalanının adı Trabzon havaalanıdır. Oysa ilçemizin yetiştirdiği medarı iftiharımız Orman eski Bakanımız Sayın Hasan Ekinci Şavşat Ciritdüzü hava alanının projesini 1997 yılında çıkartmış, DPT’den ödemesini bile aktarmıştı. Hükümet değişince proje gerçekleştirilemedi.

Sayın Ekinci, Sayın Kışla’ya bu belgeleri ve projeyi veriyor, ilgilen bu hizmet gerçekleşsin diyor. Ancak hiç bir şey yapmıyor. Her yeri birbirinden güzel cennet köşesi bir ilçemiz var. Sadece bu güzelliği görmek ve bir kaç gün burada yaşayabilmek için gelecek turistlerle, dünyanın en çok ilgisini çeken ilçeler arasına girmemek için hiç bir sebep yok.

“Hizmet, İhtiyaç Duyulduğu Anda Hizmet İçin Yapılırsa Hizmet Olur”

Seçim sürecine girdiğimiz günden beri adım adım takip ediliyoruz. Nereye gittiysek oraya geldiler, bütün köylere makineler çıkarıyorlar. Artvin halkı, Şavşat halkı şunu çok iyi biliyor; eğer bu yapılanlar hizmet amaçlı olsaydı, her zaman yapılırdı. Seçim bitecek, makineler parklarına gidecek. Ben böyle bir hizmet anlayışına karşıyım. Hizmet, ihtiyaç duyulduğu anda yapılırsa hizmet olur. 4 yıl hiç bir şey yapmayacaksınız, seçim yaklaşınca bir şeyler yapıyor görüneceksiniz. Bunun adına samimiyetsizlik denir, insanımıza saygısızlık denir.

Sizlere hizmet etmek için yola çıktım. Memleketime hizmet etmek için varım dedim. Annem babam ben çok küçükken aramızdan ayrıldılar. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Benim evim tüm Şavşat oldu, Artvin oldu, ailem sizler oldunuz. Aileme memleketime, milletime hizmet etmek benim en büyük onurum olacak. Sayın Ekinci’nin yaptığı hizmetleri anlatmamıza gerek var mı? Onun zamanında köylerimize ne yapılmışsa, bu hükümet tarafından yok edilmiş. Sağlık ocakları kapatılmış, akan çeşmeler kurumuş, kamu kurum binaları kapatılmış, adeta köylerimiz kaderlerine terk edilmiş.

Artvin halkı artık yeter diyor. İşsizlik, fakirlik, sahipsizlik ve göç kader değildir. AKP hükümeti 13 yıllık iktidarında ne yazık ki üretmeye dayalı politikalar yerine tam aksine tüketen bir Türkiye yarattı. Gençler işsiz, anneler babalar umutsuz. Oysa bizim dağlarımız, yaylalarımız, bağlarımız, köylerimiz birer fabrika gibi bereket fışkırıyor. Yeter ki siz bir tohum verin. Bu toprak size bin veriyor. Aşık Veysel’in dediği gibi benim sadık Yârim Kara Topraktır. Toprak işlenmezse, gençler çalışamazsa, millet üretemezse, bir ülkenin kalkınması mümkün değil.

“Biz Projelerimizle Geliyoruz, Artvin Markası Yaratacağız”

Biz projelerimizle geliyoruz. Artvin Markası yaratacağız. Artvin markalı ürünlerimizi marketlere koyacağız. Şavşat Allah’ın bize bahşettiği sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en güzel coğrafya parçasından birisi. Ne yazık ki bugüne kadar üretime yönelik hiçbir şey yapılmadı. Köprü, yol, su elektrik devletin asli görevleridir. Bunların yapılması Anayasal zorunluluktur. İş, aş üretmezseniz, gençlerimize iş veremezseniz, üretemeyen bir toplum yaratırsanız, her şeyi dışarıdan alırsınız. Cari açığınız hiçbir zaman kapanmaz. Eti, otu dışarıdan alan bir hükümet hayvancılığı, tarımı bitirmiş demektir.

45 gündür köylerimizi geziyoruz. Her köyde feryat var, sitem var, şikayet var. Bu hükümet bu vefakâr halktan oy almış ama hiç hizmet etmemiş. Hep kandırmış, ötelemiş. Yaptığı işler yarım yamalak olduğu için köyler bu hizmeti de alamamış. KÖYDES kapsamında köylere getirilen suların çoğu akıtılamamış. Çünkü müteahhitler ucuz malzeme kullandı. Bu işte çalışanların parasını ödemediler, köyün suyunu akıtamadılar ama paraları ı alıp gittiler.

Şimdi AKP milletvekili adayı Sayın Kışla seçim vaadi kitapçığında ilk sayfasında susuz köy bırakılmadığını yazmış. İçer ki sayfalarında grup köylere su getirileceğini yazarak ilk sayfasındaki beyanatını yalanlamış oluyor. Neler yapacaklarını yazmışlar. Bir tane istihdama yönelik madde bulamazsınız. 4 yıl boyunca muhtarların sorunlarına eğilmeyenler seçim öncesi her köyün yoluna iş makineleri yığmış, Özel sektörün elinde makine kalmadı. Seçim bittikten sonra tekrar alıp bir 4 yıl daha ortalarda görünmeyecekler. Bunu artık Artvin halkı çok iyi biliyor. Sandıkta gereken cevabı verecek.

Artık sahipsiz değilsin Şavşat, artık sahipsiz değilsin Artvin, artık sahipsiz değilsin Türkiye, hizmet için, güzel günler için, mutlu bir Türkiye için yola çıktık geliyoruz. Vakit tan ağarma vaktidir. Bizimle yürü Türkiye, Bizimle yürü Artvin, bizimle yürü Şavşat. Bizimle yürüyün kardeşler “ dedi.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 05.06.2015 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.