Artvin’in Toprağı Nereye Gidiyor Konferansı İlgi Gördü

06/12/2014 08:14

Açü Genç Tema’dan Artvin’in Toprağı Nereye Gidiyor Konferansı.

Haber: Hayati Akbaş

5 Aralık’ta kutlanan iki özel günü, Dünya Gönüllüler Günü ile Dünya Toprak Günü nedeniyle Artvin Çoruh Üniversitesi Genç TEMA Topluluğu tarafından TEMA İl Temsilciliğinin desteği ile “Artvin’in Toprağı Nereye Gidiyor” başlıklı Erozyon konulu konferans düzenlendi.

Ali Nihat Gökyiğit Kongre ve Kültür Merkezi “Mavi Salon” da düzenlenen konferansa konuşmacı olarak Artvin Çoruh üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aydın Tüfekçioğlu, Orman Fakültesi öğretim üyeleri Yrd. Doç. Dr. Mustafa Tüfekçioğlu ve Yrd. Doç. Dr. Mehmet Özalp konuşmacı olarak katıldı. Konferansa, Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, Yönetim kurulu Üyeleri Av. Bedrettin Kalın, Eczacı Nursal Bülbül, CHP İl Başkanı Ali Yücel Kurt, Artvin Ziraat Odası Başkanı Köksal Portakal ve öğrenciler katıldı.

Doğamızın Korunması İçin Herkese Görev Düşüyor

TEMA İl Temsilcisi Kübra Elif Bağrıyanık Türkiye’nin, Artvin’in Doğasının Korunması için herkese görev düştüğünü TEMA’nın bu amaçla kurulduğunu hatırlatarak; “Erozyon (toprak aşınımı), toprağın aşınmasını önleyen bitki örtüsünün yok edilmesi sonucu koruyucu örtüden yoksun kalan toprağın su ve rüzgârın etkisiyle aşınması ve taşınması olayıdır. Erozyonun başlıca nedeni, toprağı koruyan bitki örtüsünün yok olmasıdır. Arazi eğimi, toprak yapısı, yıllık yağış miktarı, iklim faktörleri, bitki örtüsü, toprak ve bitkiye yapılan çeşitli müdahaleler, erozyonun şiddetini belirleyen öğelerdir.

Yılda Kaybedilen Toprak Miktarı 1. 4 Milyar Tondur!

TEMA'nın erozyonla mücadeleye bu kadar önem vermesinin altında, erozyonun ülkemizin yaşam koşullarını olumsuz etkileyecek kadar büyük bir tehlike olması yatmaktadır. Erozyon, Türkiye'nin gıda açısından kendine yeterli bir ülke olmasını tehlikeye düşürmektedir. Ülkemizin topraklarının % 63'ü çok şiddetli ve şiddetli erozyon tehlikesine maruzdur. Rüzgâr ve yağmur, verimli toprakları sürükleyerek, baraj göllerine, akarsu yataklarına ve denizlere taşımaktadır. Ülke yüzeyinden bir yılda kaybedilen toprak miktarı yaklaşık 1. 4 milyar tondur. Bu topraklarla birlikte mineral ve organik madde de kaybedilmektedir. Türkiye'nin kimyevi gübrelere ayırdığı yıllık kaynağın 4. 5 trilyon lira olduğu düşünülürse, ekonomik kaybın büyüklüğü daha net anlaşılabilir. Erozyonla kaybedilen bir başka değer ise sudur. Kaybolan toprak yüzünden her yıl yaklaşık 50 milyar m 3 yağış depolanamamaktadır.

Erozyon Toplumsal Sorunlara Da Yol Açıyor

Erozyon toplumsal sorunların artmasına da yol açmaktadır. Yanlış arazi kullanımı, tarım alanlarının verimini azaltmaktadır. Doğduğu ve büyüdüğü yerde geçim şansı ortadan kalkan insanların, kentlere göçmekten başka seçeneği kalmamaktadır. Köyden kente göç ise, alt yapının yetersiz olduğu kentlerdeki ekonomik ve toplumsal sorunları daha da ağırlaştırmaktadır.

Barajlar ve yeraltı suları da, erozyonun etkilerinden nasibini almaktadır. Yerinden kopup giden topraklar, baraj göllerini doldurarak su depolama hacimlerini azaltmakta ve barajların ömrünün kısalmasına neden olmaktadır. Erozyon sonucunda toprağın altındaki cansız tabaka (ana kaya) ortaya çıkmaktadır. Faydalı toprak katmanlarını kaybeden arazilerde çölleşme başlamaktadır. NASA'nın yaptığı bir araştırmaya göre, erozyonun şiddetlenerek devam etmesi halinde Türkiye'nin büyük bir bölümü yakın bir gelecekte çöl olacaktır. Toprakları çölleşen bir ülkenin temel sorunları, açlık, susuzluk, işsizlik ve iç göç olacaktır” dedi.

Açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Aydın Tüfekçioğlu “Toprak Anadır, Su Yaşamdır” sözleri ile toprağın önemini vurguladı.

Çay Ve Fındık Bahçeleri Toprağı Koruyamaz!

Sonrasında söz alan Yrd. Doç. Dr. Mustafa Tüfekçioğlu Erozyon ve erozyon çeşitleri, Toprak ve erozyon, Erozyonun bölgesel ve ülkesel boyutta zararlarını anlattı. Son olarak Yrd. Doç. Dr. Mehmet Özalp Doğadaki insan kaynaklı müdahaleler ve erozyon arasında ki ilişkiyi ve Artvin de yapılan Barajlar, HES’ler, Yol Yapım ve Maden Çalışmalarının etkilerini anlattı. Özalp; Özellikle Karadeniz bölgesi coğrafi olarak dik bir yapıya sahiptir.

Orman yapısını bozup, fındık ve çay gibi toprağı koruyamayan bitkilerle bu yamaçları kaplamak maalesef heyelanları artırmaktadır. Örneğin, 2009 yılında Borçka’da meydana gelen ve 5 kişinin ölümüyle sonuçlanan üzücü heyelanın nedeni buydu. Artvin’de HES’ler, Barajlar, Maden işletmelerine yönelik çalışmalar nedeniyle ormanlar zarar görmekte ve dolayısıyla Erozyon hızla artmaktadır. Özellikle Cerattepe konumu ve coğrafi yapısı nedeniyle erozyona açık en önemli noktadır. Eğer burada madencilik faaliyeti başlatılırsa bu alan hem heyelanlara hem de erozyona açık hale gelecektir. Elbette ki ormanlarımızdan faydalanacağız. Fakat olması gereken kadar faydalanmalıyız. Artvin’de erozyondan korunmanın tek yolu doğayı korumak ve erozyonu önleyici çalışmalarda bulunmaktır” dedi.

Kapanış konuşmasında TEMA İl Temsilcisi Kübra Elif Bağrıyanık Artvin’in Doğasının Korunması için Yapılacak Mücadelede Katılımcılardan Destek beklediklerini belirtti” Yaklaşık iki saat süren program, TEMA İl Temsilciliği tarafından davetli konuşmacılara teşekkür etmek amacı ile Fidan Bağış Sertifikaları verilmesi ile tamamlandı. Program sonrasında katılımcılara ikramda bulunuldu.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 06.12.2014 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.