Artvin’de Ana arı üretimi sertifika töreni ve beşinci tarım ve insan konulu fotoğraf sergisi açılışı yapıldı.
Artvin Ahmet Hamdi Tanpınar Kültür Merkezinde düzenlenen sertifika töreninde Artvin Valisi Kemal Cirit, Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Ekrem Yüce, İl Emniyet Müdürü Hamdi Selçuk, Artvin Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü İshak Hacıkamiloğlu, Aile ve Sosyal Politikalardan İl Müdürü Adem Karameşe, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Murat Cavunt, Arı Yetiştiriciler Birlik Başkanı Necmi Yazıcı, bazı kurum müdürleri ve çiftçiler katıldı.
DOKAP’ın arıcılık projesi kapsamında 25’li gruplar halinde toplamda 125 kişiye ana arı üretim eğitimi verilirken törende kursa katılanlara katılım belgesi takdim edildi.
Törede açılış konuşmasını yapan İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü İshak Hacıkamiloğlu; “Artvin İli arıcılık konusunda Türkiye’de kendisinden söz ettirmektedir. Bölgemizde 87 bin civarındaki aktif koloniden bin 745 ton bal üretilmektedir. İlimiz Türkiye genelinde ana arı üretiminde ilk sıralarda yer almaktadır. Türkiye genelindeki toplam 114 ana arı üretim işletmesinin 24 'ü ilimizde bulunmaktadır.
Son iki yılda İlimizde arıcılığa önemli yatırımlar yapıldı. Yapılan yaptırımları 1000 adet arılı kovan dağıtımı, 2000 adet ana arı dağıtımı, 4000 adet polen tuzaklı kovan altlığı dağıtımı, düzenlenen arıcılık kurslarında sertifika almaya hak kazanmış olan kursiyerlerimizi teşvik amaçlı toplam 50 adet arılı kovan dağıtımının yapılması, daha önce diğer ilçelerimize vermiş olduğumuz arı keki yapımı için hamur makinesinin bu yılda Borçka ilçemize verilmesi olarak sıralayabiliriz.
Bakanlığımız tarafından arıcılarımıza her yıl ödenen aktif anlı kovan desteği İlimizde de her yıl artarak devam etmekte ve arıcılarımıza 2013 yılında 507. 936 TL destek ödemesi yapılmıştır. Ayrıca Borçka ilçesi Macahel bölgesi saf Kafkas arı ırkının korunması destekleme programı kapsamında Bakanlığımız tarafından her yıl destek ödemesi yapılmakta ve 2013 yılında 140. 240 TL destekleme yapılmıştır.
Bakanlığımız DOKAP ve TKV arasında protokol imzalanarak Ana Arı Üretimi için arıcılarımız eğitilmiştir. 2015 yılı içerisinde propolis ve polen üretimi üzerine eğitim verilecek olup, daha sonraki yıllarda arı sütü üretimi ve arı bakımı hakkında eğitim verilecektir. Bu eğitimler 25 şer kişilik gruplar halinde düzenlenecektir. Ayrıca kursiyerlerin ulaşım giderlerini karşılamışlardır.
İlimiz Borçka ve Yusufeli ilçelerinde 2-12 Mayıs 2014 tarihleri arasında eş zamanlı olarak ana arı yetiştiriciliği kursu teorik ve uygulamalı olarak düzenlenmiştir.
Borçka'daki kursa 95, Yusufeli'nde ki kursa 25 adet yetiştirici katılmıştır. Eğitimleri Ordu ve Ardahan Arıcılık Araştırma Enstitülerinde görevli Öğreticiler tarafından verilmiştir.
Kursa katılan toplam 120 kursiyerin hepsi başarılı olmuş, 66 kursiyerin Ana Arı Yetiştiriciliği Sertifikası, Bakanlığımız Hayvancılık Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenmiş ve bugün hak sahiplerine verilecektir.
Kursları destekleyen kurumlardan olan Orman Bölge Müdürlüğü, öğreticilerin harcırahlarını karşılamışlardır. İlimizde ana arı yetiştiriciliğinin yaygınlaştırmak için arıcılık desteklemelerinin kapsamını artırarak ana arı yetiştiricilerine de kredi sağlayacaklardır. 2014 yılında 3 kişiye toplamda 30. 000TL kredi desteği sağlanmış olup önümüzdeki yıllarda bu sayının artırılması kurumca hedeflenmektedir” ifadelerine yer verdi.
Arı Yetiştiricileri Birlik Başkanı Necmi Yazıcı’da yaptığı konuşmada; “Bugün burada Arı Yetiştiricileri Birliğimize kayıtlı Ana Arı yetiştiriciliği kursuna katılan üreticilerimize yönelik yaptığımız uygulamalı ana arı eğitim çalışmalarımız hakkında bilgiler vereceğim.
Artvin İli Arı Yetiştiricileri Birliği üyelerimize yönelik olarak Tarım Bakanlığımızın onayı ile 02-11 Mayıs 2014 tarihlerinde birliğimiz bünyesinde Borçka ve Yusufeli ilçelerimizde eşzamanlı olarak iki ayrı eğitmen ile ana arı yetiştiriciliği uygulamalı eğitim çalışması başarılı bir şekilde tamamladık.
Eğitime katılan toplam 119 üye arıcılarımız Bakanlığımız onaylı Ana arı yetiştiriciliği sertifikası belgelerini almaya hak kazanmışlardır.
Ana arı eğitim kursuna katılarak sertifika almaya hak kazanan üye arıcılarımızdan 25 üye arıcımıza ayrıca DOKAP-TKV işbirliği çerçevesinde "Arı Ve Arı Ürünleri Faaliyetinin Doğu Karadeniz İllerinde Geliştirilerek Yaygınlaştırılması Projesi "Kapsamında 10 günlük teorik eğitim verilerek daha da başarılı olmalarına destek verilmiştir.
Şahsınıza da teşekkür ediyorum. Bu konuda Orman Bölge Müdürümüz konuşmalarında daha detaylı açıklamalar yapacaktır.
Tabi'i ki bu desteklerin dışında genel talebimiz, Ana arı üretimini yapan işletmelere Bakanlığımızca maddi olarak destekleme kapsamı içerisine alınması çok önem arz etmektedir.
Şöyle ki, Yurdumuzun diğer bölgelerinde ana arı üretimi yapan işletmeler yılda bir çiftleştirme kutusundan 4-5 kez ana arı üretebilirken, İlimizde en iyi şartlarda 3 kez ana arı üretebilmektedir.
Bizler bu mevsimsel hava şartları ilimizde oluşmadığı için bakanlığımızca destekleme kapsamı içerisine alınmasını önemsiyoruz.
Burada amacımız ana arı üretimini destekleyip yaygınlaştıracaksak. Bizleri tehdit eden mevzuat yetersizliğinden kaynaklanan ve yaptırımı olmayan bazı sorunlarımızı da sizlerle paylaşmak istiyorum.
Üretim izni olmayan kişilerin ana arı satışları yapıldığını biliyoruz ve bu satışlar birçok ilçemizde marketlerde görebilmekteyiz, Daha kötüsü Birkaç yıldır Ana Arı Üretimimizdeki düşüşler nedeniyle yerimizi dolduran Bazı uyanık kişilerin Gürcistan'dan ilimize Balın yanında ana arı getirip buralarda satıldığını biliyoruz. Bu durum sadece ırk açısından bozulmaya neden olduğu gibi. Hastalık yönünden de biz arı yetiştiricilerini tehdit etmektedir.
Talebimiz bu konuda bakanlığımız caydırıcı olmak açısında çok acil yeni yaptırımlar uygulanmasını bekliyoruz.
Çok vaktinizi almadım umarım. Konuşmama burada son verirken, Bu toplantımıza iştirak eden tüm katılımcılara teşekkür eder hepinize saygılar sunarım” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Arı Yetiştiricileri Birlik Başkanı Necmi Yazıcı’nın konuşmasının ardından tören Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Ekrem Yüce’nin konuşmasıyla devam etti.
DOKAP idaresinin bölge için yeni bir kuruluş olduğunu ifade eden Yüce; DOKAP idaresi Karadeniz bölgesinde yaşan insanların yaşam kalitesini yükseltmek, sınırlı olan istihdam imkânlarını artırmak, sahip olunan doğal kaynakları dengeli ve bozulmadan kullanmak, eksik kamu hizmetlerini ve yatırımlarını hızlıca tamamlamak ve insanların sosyo-ekonomik standardını yükseltmek amacıyla 3 Haziran 2011’de kurulduğunu söyledi.
Kurumun faaliyet kapsamının bölgelerin kalkınmasının hızlandırılması amacıyla ilgili kurum ve kuruluşların proje faaliyetlerinin birlik ve uyum içinde yürütülmesini sağlayacak eylem planları hazırlamak, bunların uygulanmasını koordine etmek ve değerlendirmek olduğunu söyleyen Ekrem Yüce; “DOKAP idare başkanlığı belirlenen işleri gerçekleştirebilmek için ulusal planlarla uyumlu olacak şekilde bölgenin ve bölge insanın ihtiyaçlarını tespit edip gerekli stratejileri ve planları hazırlamak görevini üstlenmiştir” dedi.
Bölgenin ana geçim kaynağının tarım sektörü olduğunu ifade eden Yüce, bölge için tarımda ki ana ürünlerinde çay fındık ve her geçen gün artan kivi olduğunu söyledi. Yüce bölgede ki kivi üretiminin Türkiye’deki kivi üretiminin yüzde 49’unu karşıladığını belirtti.
Karadeniz’de araziye dayalı tarımsal ve kırsal faaliyetler çok sınırlı olduğunu söyleyen Yüce, arıcılık gibi araziye dayalı olmayan tarımsal faaliyetlerin bölge için ciddi manada önem arz ettiğini dile getirdi.
Artvin Valisi Kemal Cirit, Tarımın Türkiye’de geçimlik iken İran’da ekonomik değer olarak Türkiye’den yer edinmiş bir sektör haline dönüşmesinden büyük bir memnuniyet duyduğunu belitti.
Vali Cirit, Avrupa’nın birinci sırada tarımsal ekonomisine sahip bir ülkeyiz, dünyada da 7. sırada olduğunu kaydetti. Bu özelliğin sürdürülebilirliği, devam etmesini arzu ediyorsak tarıma, tarımsal girdilere ve tarımın bütün alanında devlet olarak, hükümet olarak destek sunulması gerektiği ortadadır ve bunu da hükümetin yaptığını vurguladı.
DOKAP’la önümüzdeki süreçte bir çalıştay yapmayı arzu ettiğini belirten Cirit, DOKAP’ın faaliyet kapsamı içerisinde turizmden tarıma kadar uzanan oldukça ciddi bir çalışması var ve biz bunları bir çalıştayla da Artvin’de yararlanmak arzusunu DOKAP başkanına ilettiğini söyledi.
120 çiftçinin ana arı yetiştiriciliği ile ilgili sertifika almaya hak kazanarak bir kurstan geçtiğini bildiren Cirit, “Fakat bunu fiilen yapan 10’a yakın işletme var. Ve bu tabii ki iyi bir sonuç değil. Eğer Türk arıcılığının belli bir aşamaya gelmesini arzu ediyor ve bundan da Artvin arıcılarının belli bir noktaya da gelmiş olmasını umuyorsak 10tane 15 tane işletmeyle biz hedeflerimizin hiç birine ulaşamayız” dedi.
Tehdit altında olan arıcıların durumuna üzüldüğünü belirten Cirit; “bazı şeyleri yeniden düşünerek ve DOKAP başkanının da eylem planına döktük dediği hususları bir an önce Artvin olarak eylem planı içerisine alarak ciddi bir koruma önlemlerini getirmemiz lazım” diye konuştu.
Vali Cirit konuşmasının devamında; “6 milyonu aşkın bir koloniden söz edildi. Bunun 83 bin civarında kolonisi Artvin de. Türk arıcılığına katkımız 2013 yılında yaklaşık 1750 ton’du. Bu yıl bir düşüklük olduğunu soyluyorlar varıcılarımız. Bu yıl yaklaşık 1200- 1400 ton civarında bir üretim söz konusu.
Tabi bunun birçok sebebi var. Bazen hastalıklar devreye giriyor, bazen iklim şartları müsaade etmiyor bazen yetiştiriciler arzu edildiği gibi arılarına bakamıyor. Bizden de kaynaklanıyor, doğadan da kaynaklanıyor bu durum.
Bilindiği üzere Artvin de tek olan biyosfer rezerv alanı var. Macahel alanı. Bu alanı korumamız gerekiyor. Burada ortaya çıkarılan Kafkas arı ırkını ve gen merkezini ciddi anlamda hem desteklemek hem de bu ırkı diğer ırklarla karıştırmadan ekonomik bir değer haline dönüştürmemiz gerekir.
DOKAP başkanının dediği gibi sadece bal üretmeyelim, Arı zehrinden, kropolisine, arı sütüne kadar uzana yeni ekonomik değer alan söz etti ve biz çiftçiler bu değer alanlarından yaralanıp ürün elde edeceksiniz ki devamlılık olsun. Bu geliri çeşitliliği artırarak devam ettirmemiz gerekiyor.
Türkiye dünyada çok büyük parasal alana sahip bir ülke değil. Dünyada yüzde0. 6 sı bizim ülkemiz yüzölçümü üzerinde. Fakat biyolojik çeşitliliği çok yüksek ve bitki türlerinin de yaklaşık yüzde 3’u bizim topraklarımızda. Bitki çeşitliliği anlamında ülkemiz zengin bir ülkedir. Bitki türleri çeşitliliği anlamında Artvin olarak 3. sıradayız. İstanbul, Antalya ve Artvin. Fakat her anlamda bu bitki türleri tespitlerini yapabilmiş değiliz. Bu eksikliği tamamlayabilirsek belki bitki çeşitliliği bakımından İstanbul’u bile geçebiliriz. Şu anki verilere göre bir İngiltere kadar bitki çeşitliğine Artvin olarak sahip olduğumuzu söyleyebilirim. 1850-1900 civarında bitki türü tespit edilmiş durumunda Artvin civarında. Endemik bitki çeşitliliği açısından da zenginlik göstermekte Artvin.
Türkiye’de 5 çeşit arı ırkı popülâsyonu söz konusu. Bunların en önemlisi Artvin’deki Kafkas arı ırkı, gen merkezi. Yeni gen merkezleri oluşturmayla ilgili hem gönüllü kuruluşlar TEMA var bu alanda faaliyet gösteren. Ali Nihat Gökyiğit Artvin’in yetiştirdiği çok önemli bir değer ve iş adamımız bu alanda emeğini, servetini yönlendirmiş bir iş adamı.
Arılarımıza hem yetiştiricilik hem de ileriye dönük ekonomik değerler elde etme anlamında çiftçilere ve bu alanda faaliyet gösteren tüm sektörlere yoğun bir destek vermek zorundayız. Çünkü Türkiye’nin bir hedefi var, bir vizyonu var. Bu hedef ve vizyona sadece sanayi ürünleriyle ulaşabilme pozisyonu yok. Özellikle tarımsal ekonomiyi, Avrupa’da ilk sıradayız. Eğer Avrupa’da ilk sıradaysak bizde gereğini yapmamış lazım. Fakat Avrupa’dan geri olduğumuz bazı hususlar var. Türkiye bu kadar üretim kollarına sahip olmasına rağmen Avrupa’nın örneğin bir portakalı, bir elmayı sattığı dolar bazındaki fiyatı ülke olarak yakalayabilmiş değiliz.
Tarımsal üretim alanlarımıza sanayi sektörünü de kondurmamak gibi bir mecburiyet olduğunu belirtmek lazım. Artvin’de bu durum söz konusu değil, Artvin de sadece ve sadece yüzde 9’unda tarımsal faaliyet yürütebilmekteyiz. Artvin bu nedenle bu konuda çok iddialı değil ama şu konuda iddialıyız hem faunasıyla hem yaban hayatıyla hem de büyük ve küçükbaş hayvan üretimiyle özellikle tarım ve gıda da organik olan her alanda Artvin olarak yer alabiliriz. Bu yüzden hem arıcıların hem de diğer alanda faaliyet gösteren çiftçileri desteklemek gibi bir yükümlülüğümüz var” ifadelerine yer verdi.
Tören çiftçilere sertifikalarının verilmesinin ardından fotoğraf sergisinin açılışı ile sona erdi.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 29.10.2014 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle