CHP Gençlik Kolları Genel Merkezi 81 il başkanıyla ortak karar aldıkları Hedefler beyannamesini açıkladı.
Cumhuriyet Halk Partisi Gençlik Kolları Genel Merkezi geçtiğimiz günlerde 81 il gençlik kolları başkanıyla toplantı yaparak kurultaydaki tutumlarını kamuoyuyla paylaştılar. CHP Artvin Gençlik Kolları Başkanı Olgun Gümrükçü genel merkezi ile ortak almış oldukları hedef beyannamesini Artvin halkıyla paylaştı. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin partileri için oldukça önemli isimler olduğunu ifade eden Gümrükçü kurultaydan çıkacak kişinin kendilerinin genel başkanı olacağını ifade etti. Gençlik Kolları olarak tarafsız olduğunu ifade eden Gümrükçü CHP Gençliğinin Hedef Beyannamesini açıkladı.
İşte CHP Gençliğinin Hedefler Beyannamesi
“1. Partimiz bu yeni dönemde toplumun dinamiklerini iyi okumalı, halk hareketlerinin siyasi önderliğini yapabilecek ortak bir hayali ortaya koymalıdır. Sınıfsal içeriği emek hareketlerine yatkın olan Cumhuriyetçi anlayışı topluma anlatmalı ve 2015 Genel Seçimlerindeki İktidara bu yoldan ulaşılmalıdır.
2. Temel hak ve özgürlükler geliştirilerek özgürlükçü bir Anayasa çalışması başlatılmalıdır. Siyasi Partiler Yasası düzenlenerek sembolik bir seçim barajı getirilecek çalışmalar ön plana çıkmalıdır. Bu yolla ezilen tüm kimlik ve sınıfların temsilcileri meclise taşınarak eşit temsil hakkı sağlanmalıdır.
3. Yine ezilen tüm kimliklerin üzerindeki kısıtlamaları kaldırmak temel hak ve özgürlüklerin bir gereğidir. Hangi din, mezhep, dil ve etnik kökenden olursa olsun tüm yurttaşların sadece anayasa üzerinde “eşit haklara” sahip insanlar olarak değil toplum içinde de bu güvence ve huzur içinde yaşamaları sağlanmalıdır. Partimiz bunun öncülüğüne daha kararlı bir politikayla devam etmelidir.
4. Barış süreci ne Kürt Hareketi olarak kendisini tanımlayan siyasi yapıların tekelindedir, ne de gerici AKP faşizminin. Feodalizmden beslenen ve gerici unsurları içinde barındıran bu hareketler Kürt halkının yıllardır süren mücadelesini etnisite ve din kavramları arasına sıkıştırmış, Kürt halkı üzerinden kendilerine siyasi rant sağlama derdine düşmüşlerdir. Kürt sorunu ne feodal gericilikle ne de sınıflar arası barışla çözülebilir. Kürt sorunu, sınıfsal mücadelenin geliştirilmesi ve kültürel farklılıkların korunması ve geliştirilmesiyle çözülebilir.
5. Türkiye’nin dış dünyada onurunu zedeleyen tutumlara karşı keskin ve net bir anlayışla aynı kararlılıkla cevap verilmeli ve milli mücadeledeki ruh yeniden canlandırılmalıdır. Türkiye’nin üye olduğu kuruluşlarla olan ilişkisi yurttaşının onurunu koruyacak bir tutumda yürütecek politikalar devam etmelidir.
6. Türkiye gerici krallıklar ve emperyal güçlerle ittifak yerine mazlum halkların yanında olmalı ve bu halklara saldıran 21. yy. dan nasiplenmemiş; insanlık yoksunu çetelere verdiği desteğini geri çekmelidir. Bu noktada partimizin izlediği politika daha ön plana çıkmalıdır.
7. Kürecik üssü kapatılmalı ülkemizin NATO üyeliği tartışmaya açılmalıdır. Dış politikada ülke menfaatleri gözetilerek bu politikaları ikame edecek politikalar geliştirilmelidir.
8. Filistin mücadelesi sol bir mücadele olarak doğmuş ve Türkiye toplumunda destek bulmuştur. Ancak Amerika’nın bölgede uyguladığı Siyasal İslam Politikaları Filistin iç barışını tehdit etmiş, Filistin halkını ikiye bölmüştür. Aynı Siyasal İslam bugün Ortadoğu coğrafyasını kana bulamaktadır. Bu görüş ve düşünceler doğrultusunda daha net kavramlar ortaya konulmalıdır.
9. ”Bütün ümidim gençliktedir. ” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh cihanda sulh. ” söylemini tam anlamıyla hayata geçirecek politikalar uygulanmalıdır.
10. Sınıflar arası barışı tamamen içselleştiren ve adil bölüşümden yana olmayan bir anlayış bizi yalnızca liberalizm prizmasına götürecektir. Ezilen emekçi sınıfını göz ardı eden bu vahşi tüketim çağının sonunun yaklaştığı açıktır. Soma, Yatağan, Greif, Şişe cam gibi direnişler gençliğin hiç aldanmadığının ve tarihsel haklılığının ortada olduğunun göstergesidir.
11. Kamu kaynakları ve harcamalarını disiplin altına alacak sistem önerileri geliştirilmelidir. Sanayileşme, kalkınma politikasının esasını oluştururken, farklı bölgelere dengeli biçimde yaygınlaştırılacak ve çağdaş sanayi toplumuna geçiş bu şekilde sağlanacaktır.
12. Öncelikle Doğu ve Güneydoğu olmak üzere ülkenin yetersiz kalmış bölgelerine milli kalkınma planları ve toplumsal geliştirme projelerinin uygulanmasına dair politikalara öncelik verilmelidir.
13. Gelir dağılımında adaletsizlikleri giderici bir maliye politikası geliştirilmelidir. Maliye politikası araçlarından olan vergilemede az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınması noktasında kararlı bir tutum sergilenmelidir.
14. Eğitim sistemi gençlerin yetenek ve yönelimlerine göre yeniden yorumlanmalı, gençleri yarış atı gibi gören rekabetçi anlayış son bulmalıdır. İstihdamın sağlanmasında öncelikli olarak, mesleki eğitime önem verilerek ara eleman ihtiyacını karşılayacak politikalara öncelik verilmelidir.
15. Çiftçiyi, borçlandırarak üretimden uzaklaştıran tarım anlayışı son bulmalı. Tarım kooperatifleri canlandırılmalı, işlevsel hale getirilmelidir. Yerinde üretim ve tarımsal sanayi desteklenerek çiftçinin emeğinin karşılığını alması noktasında hükümete karşı olan sert tutum devam etmelidir.
16. Ülkemizde emeğin değeri kutsanmalı, eşit yurttaşlık anlayışı üzerinde durulmalı, sosyal devlet düzeni yeniden kurulmalıdır. Parası olmayanın okuyamadığı ya da hastane kapısından dönmediği eşitlikçi ve refahı paylaşan bir toplum tahayyülü hayata geçirecek somut önerilerimiz ön plana çıkarılmalıdır.
17. Toplumun temel ihtiyaçlarının devlet tarafından karşılandığı ve yurttaşların temel ihtiyaçların piyasa gibi kazanç hırsına terk edilmemiş bir sistem yine hep birlikte yaratılmalıdır.
18. Geçmişte kırdan kente göç etmiş yurttaşlarımızı kentsel dönüşüm belasından kurtararak yerinde dönüşüm uygulamasını hayata geçirmeli, kültürel doku korunarak ve halkımızı kan emici konut idarelerinin eline düşmekten kurtarmalıyız.
19. Nüfusun yarısının 30 yaş altı gençlerin oluşturduğu Türkiye’de gençler özgürce örgütlenebilmeli ve karar alma süreçlerine doğrudan katılabilecek politikalar geliştirilmelidir. Gençlerin kapasitesini geliştirecek programlar desteklenmeli, genç kadın ve engelli gençlerin ihtiyaçları dikkate alınarak Türkiye’de eğitimden sağlığa, spordan sanata, “Bütüncül Gençlik Politika” önerisi oluşturulmalıdır.
20. Tüzüğümüzde yer alan “Gençlik Kotası” ibaresi önümüzdeki dönem yapılacak tüzük çalışmasında “Gençlik Kolları kotası” olarak değiştirilmelidir. Gençlik örgütümüzdeki örgüt emekçisi arkadaşlarımız desteklenmelidir.
21. Türkiye’deki gençlik örgütlenmelerinin önündeki en büyük engel ne yazık ki Siyasi Partiler Yasasıdır. Siyasi partiler yasasının değişmesi gerekliği üst kurullarımız tarafından öncelikle bu noktadan doğru eleştirilmelidir.
22. Yükseköğrenim gören gençlerin barınma, burs ve istihdam gibi ihtiyaçlarına yönelik politikalar oluşturulmalıdır.
23. Halkı doğrudan etkileyen HES, maden, nükleer santral gibi konular bölge halkının referandumuna sunulmalıdır. Buna karşın alternatif enerji kaynakları desteklenerek geliştirmeye yönelik politikalar oluşturulmalıdır.
24. Tüzüğümüzün öngördüğü Gençlik ve Kadın Örgütlerine verilmesi gereken %10′luk bütçe artırılmalıdır. Tüm üst kurullar tarafından Gençlerin ve Kadınların reel bütçeleri onaylanmalıdır.
25. Parti içi işleyiş mekanizmalarımızda ön seçim yöntemi partimizin tüm adaylıklarında başat yöntem olmalıdır.
26. Partimizin tüm yönetim kademeleri Türkiye’nin yaş ortalamasına çekilmelidir. ”
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 31.08.2014 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle