Artvin Belediyesi’nin organize ettiği “Anayasa tartışmaları sürecinde Türkiye Demokrasisi ve sorunları” konulu panele katılan Eski İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş ve CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz, gündeme ilişkin çarpıcı tespit ve değerlendirmelerde bulundular.
Artvin Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu panele katılmak üzere önceki gün Artvin’e gelen Eski İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş ve CHP Uşak Milletvekili Adalet Komisyonu Üyesi Dilek Akagün Yılmaz ve CHP Artvin Milletvekili Anayasa Komisyonu Üyesi Av. Uğur Bayraktutan panel öncesinde Artvin esnafını ziyaret ettiler. Artvin sokaklarını gezen eski ve yeni siyasilere ilgi oldukça yoğundu. Gezi esnasında Eski İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş, 7’den 70’e herkesle sohbet etti dertlerini dinledi. Öğlene doğru başlanılan Artvin gezisine öğleden sonra bir saatlik Artvin Döneri ve Meşhur Köşk Dondurması keyfinden sonra devam edildi. Eski bakan ve CHP’li iki vekil daha sonra Cerattepe’de çıkarılması planlanan madene karşı ilgili firmanın kapısında oturma eylemi yapan Yeşil Artvin Derneği üyelerini ve Artvinlileri ziyaret edip eyleme destek verdiler. Eylemcilerle birlikte maden firmasının kapısında oturan konuklar daha sonra CHP İl Başkanlığı Binası’na geçtiler.
Kalabalık bir şekilde parti binasında karşılanan Eski İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş ve Dilek Akagün Yılmaz ve CHP Artvin Milletvekili Av. Uğur Bayraktutan burada partililere konuşma yaptılar. Parti binasındaki toplantıya CHP Eski Milletvekili Metin Arifağaoğlu, CHP Eski Milletvekili Ekrem Şadi Erdem, CHP İl Başkanı Selim Bilgin, CHP Merkez İlçe Başkanı Cüneyt Öztürk, CHPli ilçe belediye başkanları, CHP ilçe başkanları ve CHP yönetimi ve çok sayıda partili katıldı.
“ARTVİN’DE EN BÜYÜK SUÇ PARTİYE KÜSMEKTİR”
Parti binasındaki ilk konuşmayı, İl Başkanı selim bilgin yaptı. Başkan Bilgin Artvin’de en büyük suçun partiye küsmek olduğunu belirterek, birbirlerini küseni affedeceklerini ancak partiye küsenleri asla affetmeyeceklerini söyledi. Başkan Bilgin konuşmasını şöyle sürdürdü; “Ben hep konuşmalarımda söylüyorum, Artvin CHP İl Örgütü’nün bir özelliği var. Bu örgüt büyüğünü küçüğünü iyi bilir. Bugün bizden önceki büyük abilerimiz burada ve bizden sonraki küçük kardeşlerimiz burada. Ben öncelikle Cumhuriyet Halk Partisi Artvin İl Örgütü adına değerli büyüğümüz, hemşerimiz eski İçişleri Bakanı’mız Sayın Hasan Fehmi Güneş beye hoş geldiniz diyorum. Yine uzun yıllar Uşak il örgütünde partimize hizmet etmiş Dilek Akagün yılmaz aramızda kendisine hoş geldiniz diyorum. İki dönem Uşak il başkanlığımızı yapmış Dilek hanımın eşi Fuat Yılmaz Bey aramızda. Sayın milletvekilimiz Uğur Bayraktutan aramızda, yine çiçeği burnunda belediye başkanımız Emin Özgün aramızda, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sayın Kurtul Özel ve yöneticileri aramızda. Özetle bugün aramızda çok kıymetli misafirlerimiz var. Hepsini burada görmek beni ziyadesiyle mutlu etmiştir. Eski demiyorum, önceki, dönem delikanlı milletvekillerimizden Ekrem Şadi Erdem amcamız aramızda, yine her sıkıştığımızda bize yol gösteren, değerli büyüğümüz önceki milletvekilimiz Metin Arifağaoğlu aramızda. İl genel meclisi üyelerimiz, belediye meclisi üyelerimiz, ilçe başkanlarımız, kadın kollarımız, gençlik kollarımız, hepimiz bir aradayız. Bizde küslük olmaz. Artvin’de en büyük suç partiye küsmektir. Birbirine küseni affederiz ama partiye küseni affetmeyiz. Bizim görevimiz budur, bu uğurda çalışıyoruz. Değerli büyüklerimiz şimdi buradaki haziruna birkaç söz söylerseniz, bizleri mutlu edersiniz”
Partideki ikinci konuşmayı Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz yaptı. Yılmaz, sevgili yol arkadaşlarım benden sizlerden biriyim şeklinde başladığı konuşmasında; “Bende ilk gençlik örgütlenmelerinden bu yana Cumhuriyet Halk Partisi’nde olan bir insanım. Önce SHP idi. Ardından kurumsal birleşme ile Cumhuriyet Halk Partisi oldu. Ben belediye meclis üyeliği ile başladım. Ön seçimsiz hiçbir yere de aday olmadım. 1989 yılında hem eşim hem ben Belediye Meclis üyeliğini kazanmıştık. Ne yazık ki 1994 yılında Uşak’ta belediye seçimlerini kaybettik. Ondan sonra kazanmadık ama bu dönem buradaki bu tabloyu umarım biz Uşak’ta yaratabiliriz. Uşak’ta ilçelerimiz bizdedir ama merkezde daha çok çalışmamız gerekiyor. Ben ilçe başkanlığı yaptım, il disiplin kurulunda görev yaptım, yani her birinizin yaptığı gibi bu örgütün emekçisi olan bir insanım. Son olarak 2011 Haziran seçimlerinde ön seçim olması nedeniyle aday oldum. 1999 yılında yapılan ön seçimde eşim Fuat Yılmaz belediye başkan adayı olmuştu. Ama ne yazık ki o dönemde biliyorsunuz baraj altında kaldık, hepimizin yüreği dağlanmıştı. Daha sonrada 2011 seçimlerine kadar ön seçim yapılmadığı için aday olmadık. 2011’de ön seçim yapıldığı için aday olduk, partililerimiz bize yol verdiler. Uşak’ta sizde burada olduğu gibi çok aydın, tertemiz insanların olduğu bir yerdir. 14 aday adayının içinden bir kadına yol verilmesi, Uşak’ın yapısını anlatmaya zannederim yeterlidir. Bende bugün burada sizinle olmaktan çok mutluyum. Kendimiz evimde gibi hissediyorum şuan” dedi.
“ONLAR ÇÜNKÜ İKTİDARDA OTLAMAK İÇİN VARLAR. İKTİDAR OTLAĞI KAPANINCA YOKLAR”
Daha sonra Eski İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş partililere hitap etti. Eski Bakan Güneş, “Öncelikle buradaki birliğinizi beraberliğinizi duyarlılığınız büyük takdirle karşılıyorum. Buna çok ihtiyacımız var bizim çok görevimiz var. Çok zor görevlerimiz var. Çok zor görevler hepimizi bekliyor. Konumumuz ve statümüz ne olursa olsun, eğer Cumhuriyet Halk Partiliysek, eğer Kemalist çizgide yürüyorsak, eğer devrimci çizgiyi korumaya yemin ettiysek, çok zor günlerimiz ileridedir. Onun için bu birliğimizi, beraberliğimizi, dayanışmamızı direncimizi, yükselterek devam ettirmeliyiz. Çünkü ülkeye dayatılan kara günlerin geleceğini önlemek için, aydınlığı karanlığa galip getirmek için, ayağa kalkacak olan tek örgüt bu örgüttür. 90 yıldır nasıl Cumhuriyet Halk Partisi’ni, nasıl Kemalizm’i, nasıl aydınlanma devrimini, her şeye rağmen bütün baskılar rağmen, bütün tehlike ve tehditlere rağmen, ayakta tutmuşsa bu örgüt, ülkenin geleceğine dayatılan karanlığı da, söndürecek sonlandıracak, bitirecek ve aydınlık devrimini kalıcılaştıracak olan örgüt bu örgüttür. Biziz, sizsiniz. Bu dayanışma, o günlerde galip gelmemizin ilk işareti olarak görünmektedir. Bu toplantıda beni çok memnun eden bir şey daha var. Bayan arkadaşlarımızın burada çok olması, ciddi sayıda olması, genç arkadaşlarımızın ciddi sayıda olması, bizim için bir güvencedir. Bizim için bir o0lumlu göstergedir. Bunu değerlendirmeliyiz. Biz büyük bir partiyiz. Bilerek ve hiç abartmadan söylüyorum ki, Türkiye sınırları içerisinde ideolojik anlamda tek parti biziz. Siyasi parti ideolojinin örgütlenmesi demektir. Örgütlenmiş ideoloji demektir. Bir siyasi partinin ideolojisi ve örgütü olacak. Bu ikisine sahip tek parti biziz.
AKP parti falan değil. AKP bir cemaatler kalabalığı. Cemaatler birlikteliği. Siyasi anlamda bir ideolojisi yok. Kalıcı bir örgütü yok. İktidar nedeniyle bugün bir örgütü var gibi görünüyor. Dün iktidar olan Adalet Parti’nin örgütü nerede? Demokrat Parti’nin örgütü nerede? Daha dün, birkaç gün önce iktidar olan anavatan Parti’nin örgütü nerede? Onlar çünkü iktidarda otlamak için varlar. İktidar otlağı kapanınca yoklar. Ama siz 90 senedir, iktidar olmamamıza rağmen, bütün zorluklara rağmen, çocuğunuza iş bulamazsınız, sizi işten atarlar, terfiinizi önlerler, erken emekliliğinize sebep olurlar, buna rağmen bu davayı götürdünüz. Çünkü ideoloji ve örgütü olan tek parti biziz. Bu işte örgüt. Bu bir aileden daha mühim. Ben bir yere gittiğim zaman oradaki akrabalarıma gitmeden önce partiye giderim. Çünkü orası benim ailemden önce. Orası benim için ailemden kutsal. Sizin içinde öyle. Biz bu bilinçle, bu dirençle, bu kararlılıkla, sonuna kadar yürümek zorundayız. Bu ülkenin geleceğinin aydınlık içinde kalması için tek sorumlu biziz. Ve onu sağlamak zorundayız. Bir başka yerden bunu bekleyemeyiz. Biz kendi öz gücümüzle, yasal gücümüzle demokratik gücümüzle, birliğimizle, bütünlüğümüzle, bunu göstereceğiz. Şunu gördüm Artvin’de gittiğim çok yerden daha iyisiniz. Burada partiyi daha canlı, daha dirençli ve daha bir arada gördüm. Sokakta karşılaştığımız arkadaşlar beni tanıyanlar, tanımış olanlar, hatırlayanlarla yaptığım konuşmalarda Artvin’i Cumhuriyet Halk Partisi açısından ileri bir bölge olarak gördüm. Yetmez! Bunu geliştirmeliyiz, ben kendimiz birazda Artvinli saydığım için, benim babam dedem bu yörenin insanı olduğu için sizinle birlikte olmaktan duyduğum mutluluk katmerleşmektedir. Bu toplantı siyasal anlamda ulusumuza karşı olan borcumuzu yerine getireceğimize, son gücümüzle direneceğimize, and içme toplantımız gibi de olsun müsaade ederseniz” dedi.
“TÜRKİYE’NİN DURUMUNU 1918’LERE BENZETİYORUM”
PKKLI APO İLE YENİ ANAYASA YAPILIYOR BUNA İZİN VERMEK MÜMKÜN MÜ’?
Daha sonra Partililere hitaben bir konuşmada CHP Eski Milletvekili Ekrem Şadi Erdem yaptı. Erdem konuşmasında şunları kaydetti: “ Türkiye’de Artvin ve Tunceli diğer illerden farklı illerdir. Bu yetmiyor. Türkiye’nin tamamının bu vaziyete gelmesi gerekiyor. Ben umutsuz değilim. Şimdi sevri uygulamaya çalışıyorlar. Ben bu hususa sık sık temas ederim. Türkiye’de 1920’lerde yaptıkları Sevr Antlaşması’nı şimdilerde uygulamaya koymaya çalışıyorlar. O günün itilaf devletleri bugünün emperyalistleri. Bunda da başarılı olabileceklerini, bütün hengâmeye rağmen, bütün iktidarlarına rağmen, başarılı olacaklarına umut vermiyorum. Neden? Ben genç milletvekilimiz Uğur Bayraktutan’a takdim ettim. En son Balkan ve Kafkas Türkleri dernek federasyonunun bir toplantısı yapıldı. Burada Emekli Büyükelçi Bilal Şimşek bey program sonrası kitaplarını imzaladı. Oradan elime geçirdiğim bir kitapta bu yöreye Türkler, Kafkaslara Anadolu’nun doğusuna İsa’nın doğumundan 7 bin yıl önce gelmişiz. Doğu Anadolu’nun yerleşimi de İsa’nın doğumundan en az 3 bin yıl önce. Bilimsel araştırmalar, bunların hepsinin Turan kökenli Asya’dan geldiğini kabul ediyor. Doğudaki de Kafkaslardaki de. Bunun belgelerini Sayın Bayraktutan’a takdim ettim. Ne olmuş, Haltiler diye Hititlerin bir kolu Türk bunlar, Etilerle birlikte Vantuşba şehrinden, Sakarya’ya kadar hüküm sürmüşler. Sonradan Bizanslılar buraları zapt edince İran hâkimiyetine girilmiş. Doğu Anadolu Fars etkisiyle Acemce illerine karışmış. O zamana kadar hepsi Türkçe konuşuyorlar. Daha sonra 700 lü yıllarda Hz. Ömer döneminde de İslamiyet yayılırken, Arapların etkisinde kalınmış, dilimize Arapça ve Farsça girmiş. Zazaca ve kırmanca dilleri girmiş. Ancak özü Türkçe. Bu dillerin yüzde 40’ı da Türkçe kelimelerden oluşuyor. Emperyalizm bize geçmişimizi de tanıma fırsatı vermemiş. Onlara göre Anadolu Türklere bırakılmayacak kadar önemli bir kara parçası. Şimdide boş duracaklarını zannetmeyin çünkü bu topraklar onların yüzyıllık hayalleri. Yüzyıl önceye gittiğimizde 1815 yılına gidiyoruz. Viyana kongresine. Ankara Gazi Üniversitesi’nde bütün yabancı bilim adamlarının büyükelçilerin, olduğu bir toplantıda konuşuldu bu. Türkleri önce Balkanlardan, sonra Anadolu’dan atalım. Anadolu’nun Kürt’ü de Türk aslında. Ancak bize kendimizi tanıma fırsatı vermemişler. Bunların hepsi bu dönemde anlaşılacak çıkacak ve şuan tarihi bir hata da yapılmayacak. Kürdü, Türkü, Laz’ı, Çerkez’i bu topraklara vatan diyen herkes kardeştir. Bize Mustafa Kemal Atatürk’ün teslim ettiği ülkemizi el birliğiyle, Demirel’in sözüdür, ‘Bir çakıl taşını vermeden’ koruyarak geliştirmeye, halkını mutlu etmeye, çalışacağız. Artvin ve Tunceli dedim. Ülkedeki bütün illeri en az bu seviyeye çıkarmak için çalışmalıyız. Bizim yaşımız bir hayli geçti. Ancak bütün bu durumlara karşı biri bana karda kıyamette haydi amca kalk çalışmaya gidiyoruz dediğinde, hiç çekinmeden gitmişimdir, gitmeye de hep hazırım. Görev her zaman var. Ben hata yapanlarla beraber değildim demek yetmiyor. Hata yapanların hatasını engellemekte bir vatandaşlık görevidir. O bakımdan hepimize büyük görevler düşüyor. Ben şuan ki Türkiye’nin durumunu 1918’lere, 1920’lere benzetiyorum. Yeni anayasa TBMM ile yapılmıyor. Apo ile yapılıyor, PKK ile yapılıyor. Buna izin vermek mümkün mü? Bu yabancı bir projedir. Bu yabancı projeye, hizmet etmek ülkeye ihanet etmektir. Hepimize, gencimize yaşlımıza şunu hatırlatayım.
BABAM BU MEMLEKET İÇİN ÜNİVERSİTEYİ TERK EDİP GELMİŞ.
Babam Üniversite eğitimi alırken, hocaları seni memleketine göndereceğiz demişler. Eğitimim yarıda kalır demiş. Okul müdürü ‘Vatan elden gidiyor’ demiş. İstanbul’da Hukuk bölümü okurken almış kitabını defterini Batum’a gelmiş ve memleket için burada çalışmaya başlamış. Yani üniversiteyi terk etmek yarıda bırakmak bir vatan borcu olarak düşünülmüş zamanında. Bugün hepimize büyük görev ve sorumluluk düşüyor. Bu sorumluluğu taşıdığımıza başaracağıma olan inancım sonsuzdur” dedi.
ARİFAĞAOĞLU; KENDİSİNE İÇLERİNİ DÖKEN İKTİDAR MİLLETVEKİLLERİNİN HEDEFİNİN ARTVİN’DEKİ BELEDİYELERİ ALMAK OLDUĞUNU SÖYLEDİ.
İl Başkanlığı’ndaki toplantıda konuşan CHP Eski Milletvekili Metin Arifağaoğlu ise daha çok yaklaşan belediye seçimlerine vurgu yaparak, mevcut belediyeleri korumanın yanısıra, başka partilerde olan belediyeleri de CHPli yapma vurgusunda bulundu. Arifağaoğlu;” Biz Artvin’de yerelde iktidarız. İnşallah yakın bir gelecekte siyasi iktidarı da yakalar ve genelde de iktidar oluruz. Seyahatlerimizde iktidar milletvekilleriyle karşılaşıyoruz. Siyaseti bırakmış birisi olarak, bazen bana içlerini döküyorlar. Hedefleri Artvin’de belediyeleri almak. Bizimde hedefimiz var. 12 belediyeden 8’i bizim. Biliyorsunuz 3’ü kapanacak belde belediyelerinin ve toplam 9 belediye olacaklar. Biz bu 9 belediyede iddialıyız. Ancak 7’sinde daha çok iddialı olmamız lazım. Elele vereceğiz, kızmak darılmak yok. Hangi ilçede hangi adayla seçimi almayı planladıysak, hiç kimse kırılmayacak, darılmayacak. Hangi aday daha şanslı, biz onun etrafında bütünleşeceğiz. Ben ne isterim, Hasan Fehmi güneş ne ister bu yaştan sonra Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidar olmasını ister. Ben bir Artvinli olarak ne isterim, 8 belediyemiz var, 8’ini de almak isterim. Beni huzurlu eden odur. Para pul beni huzurlu etmez” dedi.
BAŞKAN EMİN ÖZGÜN; “ARTVİN SİYASETTE HAKİKATEN ÖRNEK BİR İL”
“ARTVİN’DE CUMHURİYET HALK PARTİSİ’NİN DIŞINDA BİR PARTİNİN BELEDİYEYİ ALMASI İMKÂNSIZ”
Artvin Belediye Başkanı Emin Özgün’de yaptığı konuşmada Artvin’in siyasette örnek bir il olduğunu söyledi. Ben bundan övünüyorum. Burada sevgi, dostluk ve kardeşlik var. Bizim küçük anlaşmazlıklarımız da olsa, bunu nefrete kine dökmeyiz. Çünkü bizim için önemli olan partimizdir. Bunu yapmaya çalışıyoruz. Sayın milletvekillerimizi ve Sayın Eski İçişleri Bakanı’mızı biz davet ettik. Sağ olsun bizi kırmadılar ve Artvin’e kadar geldiler. Bu programı belediye ve CHP il örgütü olarak organize ettik. Bunu niye yaptık, belediye parti işbirliğini göstermek için yaptık. Bir amaç vardı. Ben her zaman şunu söyledim, Cumhuriyet Halk Partisi okulunda bir şeyler öğrenmeye çalışırken, bende hasbel kader, bir hekim olarak arkadaşlarıma bir şeyler öğretmeye çalıştım. Biz sayın milletvekilimizle Türkiye’de örnek bir siyaset anlayışı sergilemeye çalışıyoruz, bunun meyvelerini mutlaka alacağız. Kimse şuna umutlanmasın, sayın milletvekilimiz metin abi olaya girdiği için söylüyorum, benim Kayseri’de CHP belediye seçimi alır diye bir iddiam yok. Ancak Artvin’de Cumhuriyet Halk Partisi’nin dışında bir partinin belediyeyi alması imkânsız. Biliyorsunuz çok denediler. En güçlü oldukları zamanda denediler. Faruk Çelik’i ile Kadir Topbaş’ı ile Tayyip Bey’de geldi, yine beceremediler, beceremeyeceklerde. Bu konuda kafasında soru işaretleri olan varsa onları kaldırsın. Çünkü hakikaten biz örgüt olarak burada buna fırsat vermeyiz. Birbirinin tamamlayan birbirinin yamasını söküğünü diken bir anlayışımız var. Siyasette böyle yapan insanlar her zaman başarılı olmuştur geçmişte, gelecekte öyle olacak diye düşünüyorum. Seçimlere 10 ay gibi kısa bir süre kaldı. Şimdiden herkes üzerine düşen görevi yapacak. Aday adayı olan arkadaşlarımız vardır. Asla bunların hakkında ileri geri kötü konuşmayacağız. Her birisi bizim içimizden çıkmış çok kıymetli çok değerli insanlardır. Hepsi bizim değerimizdir. Örgüt en iyisini bulur, örgütün bulduğu kişi komutandır. Komutan seçildikten sonra cephede komutan tartışılmaz herkes ona göre görevini yerine getirir ve başarıya ulaşılır. Lütfen kimse felaket tellallığı yapmasın. AKP Artvin’de iyi şeyler yapmıyor. Biz iyi şeyler yapıyoruz o yüzden de başarı bizim olacaktır” dedi.
“ARTVİN’DE SEÇİMLERDE TARİHİ BİR FARK ATACAĞIZ”
Son konuşmayı CHP Artvin Milletvekili Av. Uğur Bayraktutan yaptı. Bayraktutan konuşmasında, “ Ben öncelikle şunu ifade edeyim, biraz önce sayın milletvekilim çok mütevazı bir şekilde konuştu. Cumhuriyet Halk Partisi’nin parlamento grubu içerisinde gerçekten, AKP ile yapılan mücadelede bizimle beraber olan, kadın milletvekilleri içinde bir sıralama yapılırsa ben Dilek Akagün Yılmaz arkadaşımı asla ikinci sıraya koymam. Gerçekten bütün parlamento grubu içerisinde çok önemli bir görev yapıyor Adalet Komisyonu’nda. Ayrıca TBMM çatısı altında kendisiyle birlikte görev yapıyor olmaktan son derece mutluyum. Ortak yanlarımız var. O da bende ön seçimle gelmiş milletvekilleriyiz. Bugün ayrıca aramızda bizleri onurlandıran sayın bakanım var. Kendisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin siyasi tarihinde hepimizin örnek aldığı, bu partinin hafızasıdır diyeceğimiz çok kıymetli bir büyüğümüzdür. Sayın bakanıma Artvin il örgütünü anlatmak istiyorum. Ben 9 yıl Artvin’de il başkanlığı yaptım. Bu partide bir tek ilçe başkanlığı yapmadım onu da 22 yıl evvel seçimle kaybettim. Ben partinin içerisinde her görevden geliyorum. Bu partinin Artvin’de bir tek şeyi vardır, buraya gelmeden önce değerli Kamer Genç abimizle Mersin’deydim, buradan döner dönmez Kocaeli’ne gideceğiz. Oradan Malatya’ya gideceğim. Oradan döndükten sonra da 4 gün Kastamonu’dayım. Buraya gelmeden 3 gün önce de Brüksel’deydim. Leyleği havada gördük öyle geziyoruz. Artvin örgütünü diğerleriyle kıyasladığımda bir sihirli anahtar var. Bu partide sevgi var. Ben hep şunu söylerimi, ordu savaşa girdimi komutan tartışılmayacak. Bu bir savaş. Türkiye’yi aldı götürdüler. Biz 2004 ve 2009’da 1999’da burada zafer şarkıları türküleri söyledik. Türkiye bu garabet anayasasına evet dediği dönemde, kuzey doğuda kırmızı bir nokta olarak bu garabet anayasasına hayır dedik biz. Tunceli’nin özel bir durumu var. O nedenle tek başına duruyoruz burada. 12 belediyenin 8’inde CHP bayrağı dalgalandırdık. Burası önemli bir örgüttür. Cumhuriyet Halk Partisi’nin en önemli örgütlerinden bir tanesidir. Bu örgütün ne kadar önemli olduğunu göstermek için buradaki arkadaşlarımızı arada bir başka örgütlere götürmemiz lazım. Ya il başkanı ilçe başkanıyla küs, ya milletvekili il başkanıyla küs. Ancak Artvin farklı. Metin abi büyüğümüzdür. O ne derse biz onun önderliğinde onun ışığında gidiyoruz. Ekrem Şadi amcamız yapmış olduğu çalışmaları bana getirdi meclise oradaki tarihçi milletvekillerine verdim. Biz böyle bir örgütüz. Bizim tek bir ortak gayemiz var o da Cumhuriyet Halk Partisi’ni iktidar yapmaktır. Tarihe baktığınızda mücadele edenler her zaman kazanamamıştır, ancak kazananlar hep mücadele edenler olmuştur. Böyle bir tabloda önümüzde yerel seçimler var, geçmişte Emin Özgün ile birlikte biz Artvin’de destan yarattık. Türkiye’yi alıp götürdüler biz burada düğün halayları kurduk. 1999. 2004. 2009 ve bir tane daha yapacağız borcumuz var, 2014’te de yapacağız. Şunu yazıyorum Artvin’de bugüne kadar olmamış tarihi bir fark atacağız. Bizler mücadelelerin adamlarıyız. Artvin’de tarihi bir fark atacağız. İki tane daha alacağımız yer var. Bugün bu masada bir tane daha belediye başkanımız oturuyor. ” dedi.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 11.05.2013 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle