Trabzon İdare Bölge Mahkemesi’nin vermiş olduğu Yürütmeyi durdurma kararının ardından, kararın ilgili mercilere tebliğinin üzerinden bir ay geçti. Bu süre çalışma yapılan alanda bulunan makine, teçhizat ve diğer işlemlerin tamamlanması için verilmişti. 28 Aralık karar tebliğinin üzerine bir ay geçtiği tarih olmuştu. Özaltın Sondaj çalışmalarını noktalayarak bütün makinelerini çalışma alanından çekti.
Sondaj Çalışmaları Durduruldu. Alanda Şirkte Ait Hiç Bir Şey Kalmadı
Sürenin dolmasının ardından Yeşil Artvin Derneği öncülüğünde Başkan Nur Neşe Karahan, Türk-İş Artvin İl temsilcisi Halit Özer, OR-KOOP Başkanı Hasan Yaşar, 78’liler Araştırma Derneği Başkanı Seyfettin Altıkulaç, Yeşil Artvin Derneği Yönetim Kurulu Üyeleri Nimet Önen, Hükmet Çelik Sivil Toplum kurumlarının temsilcileri ve yerel basından oluşan bir heyet çalışma alanına gitti. yaklaşık 30 cm karın olduğu sondaj alanında çalışma olmadığı sondaj makinesi ve malzemelerinin kaldırıldığı görüldü.
Ankara’da 5 aydır tedavi gören, önceki gün Artvin’e dönen, havanın kar yağışlı olması nedeniyle Cerattepe’ye çıkmasını istemedikleri Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan burada bir açıklama yaparak;
“Ben Hasta Değilim, Ben Artvin’e Hastayım. Onun İçin Buradayım”
“Bugün tarih itibarıyla 30 Aralık 2012. Cerattepe Madenciliğinin tekrar gündeme gelmesinin ardından yeniden başlattığımız hukuki mücadelemizde Trabzon İdare Bölge Mahkemesi’nin vermiş olduğu “ Yürütmeyi Durdurma kararına binaen firmaya verilen bir aylık sürenin dolmasıyla burada çalışma yapıp yapmadığını kontrol etmek amacıyla Cerattepe Sondaj alanında bulunuyoruz. Hepiniz biliyorsunuz. Ankara’da bir tedavi sürecinde olduğum için uzun zaman buraya çıkamamıştım. Beni telefonla arayarak geçmiş olsun diyen bütün Artvinli dostlarıma en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Bugün buraya gelirken arkadaşlarım hava soğuk çıkma, hastasın gibi sözler kullandılar. Ben hasta değilim. Ben Artvin’e hastayım. Certatepe’ye çıktığımda, bu ağaçları, bu güzel doğayı dimdik karşımda hele hele de bugün karın ağaçları yerleri bembeyaz bir örtü ile kaplamış halde, sanki gelinlik içinde bir muhteşem güzel bir gelin gibi karşımda gördüğümde inanın bu bana büyük bir moral verdi, sağlık verdi, Sevinç doldum, neşe doldum. Bir kat daha iyi oldum. Buraya insan olan kıyamaz.
Öncelikle kanunlara riayet eden herkese teşekkür ederim. Biz 20 yılı aşkındır sadece kanunlarla hukuk ile mücadele ettik. Haklılığımızı Anayasal maddelerle ispatladık. Yeşil Artvin Derneği üyeleri fahri olarak tüm Artvin’den oluşur. Artvin’e zara veren her türlü faaliyetlere karşı çıkar. Biz neye, niçin ve nasıl karşı çıktığımızı hukuki, ahlaki ve insani gerekçelerle anlatmanın gururunu ve özgüvenini yaşıyoruz. Şunu herkes iyi bilsin ki, Bizim burada hiçbir hesabımız yoktur. Kimseye de veremeyeceğimiz hesabımız yoktur. Bizim tek hesabımız Başka Artvin’in olmadığıdır. Nasıl ki canın yedeği yok, öyle de Artvin2in yedeği yoktur. Burada yapılacak madenciliğin Artvin’e zarar vermeyeceğini söyleyenler, belki herkesi kandırabilirler de Artvin halkını asla kandıramazlar. Şurada yanı başımızda Murgul, Damar örnekleri varken, bize kimse maden edebiyatı yapmasın. Maalesef bazı kişiler çıkıp, Cerattepe’de doğaya hiç zarar v ermeden madencilik yapılabileceğini utanmadan, sıkılmadan, yüzü kızarmadan Cerattape ve Genya Dağı’nda yapılacak madenciğin hiç zarar vermeyeceğini söyleyebiliyor Bu konuda daha geniş bir basın açıklamasında bulunacağız.
Cerattepe madenciliği Ankara’da yapılan bir panelde masaya yatırıldı. Orada çok güzel sunumlar yapıldı. Ben Başta bu panelin Ankara’da yapılmasında öncülük eden Artvin Barosu Başkanı ve Türkiye İnsan Kakları Kurumu Üyesi Avukat İzzet Varan’a teşekkür ediyorum. Ankara’da Cerattepe’ye ev sahipliği yaparak sahiplenen ve bize ‘artık hep bir fazlasınız’ diyen, Artvin’i ve Artvin insansını gönülden seven güzel insan, çok değerli Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu’na özel teşekkür ediyorum. Biz çok önemli bir güç ve dost kazandık. Bunun Yanında Kamu-Sen Artvin İl Temsilcisi Uğur Özer’in Kamu-Sen’i de bu davaya sahip çıkma noktasında ikna etmesi büyük bir başarı ve güç olmuştur. Ankara’daki sunum çok yerinde, düzeyli, içi dolu ve gerçekleri bütün çıplaklığı ile gözler önüne serdi. Jeoloji Yüksek Mühendisi Tahir Öngür, Yrd. Doç. DR. Oğuz Kurdoğlu, Avukat Bedrettin Kalın ve Tekin Üstündağ 5 saat süren panelde önemli konuları dile getirdiler. Keşke Artvin Yerel basınına röportaj veren Türkiye Madenciler Vakfı Genel Başkanı Prof. Dr. Güven Önal da oraya gelseydi. ”dedi.
Bundan Sonraki Süreç Nasıl İşleyecek?
Bundan sonraki süreçte hukuki sürecin nasıl devam edeceği konusundaki sorularımızı yanıtlayan Yeşil Artvin Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Bedrettin Kalın; “Trabzon Bölge İdare Mahkemesi’nin Yürütmeyi durdurma” kararına karşılık Maden firması açtığımız davanın neticelenmesini bekleyecek. Biz bugüne kadar yeşil Artvin Derneği ile başlayan mücadelemizde daha sonraki süreçte ve şu anda birçok STK ile birlikte hareket ediyoruz. 258 tüzel ve özel kişi bu mahkemede müdahildir. Biz bugüne kadar her şeyi kanunlarla çözdük. Yolumuz hep hukuk yolu olmuştur. Adalet mutlaka doğrunun yanında tecelli eder. Bu geç olabilir ancak mutlaka doğru ve haklının hakkını teslim etmiştir. Artvin halkı madenciliği yalnızca kelime olarak bilmez. Onun içini fazlasıyla dolduracak kadar da bilgili ve tecrübelidir.
Ankara’da yaptığımız panelde bize ev sahipliği yapan Ankara Barosu Başkanı Sayın Metin Feyzioğlu’na teşekkür ediyorum. Artvin Barosu bu panelin öncülüğünü yapmıştır. Artvin Barosu başkanı ve aynı zamanda Türkiye İnsan Hakları Kurumu Üyesi Avukat İzzet Varan, Kamu-Sen Artvin İl Temsilcisi Uğur Özer, Jeoloji Yüksek Mühendisi Tahir Öngür hocamıza Yrd. Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu’na bende teşekkür etmek istiyorum.
Bugüne kadar bir ve beraber olduğumuz için kazandık. Bunda sonra da kazanacağız. Şimdi daha güçlü, daha bilinçli bir kamuoyuna sahibiz. Sondaj çalışmalarının durdurulması olumlu bir gelişmedir. Kanunlara saygıdır. Hukuku bizim 15 yıldır haklı olduğumuzu söylüyor. Çünkü Cerattepe yukarıda durdukça, Genya dağı bizim tepemiz, kafamız, beynimiz oldukça, Artvin bu şekilde maden alanının dibinde durdukça b u madene her zaman hayır diyeceğiz. Çünkü başkaları için her yer kendi ili olabilir. Ama biz sadece burası Artvin’dir. Onun için gözümüz gibi bakıyoruz. Biz her zaman kanunlarla, hukuki çerçeve içinde davamızı yürüttük, bundan sonra da her zaman bu şekilde devam edeceğiz. Yeter ki kanunlar herkesi bağlasın, yeter ki kanunlara çıkan kararlara herkes uysun. ”dedi.
Madenciliğin Yapılamayacağı Tescil Edilmiş Yer Tekrar İhaleye Çıkarıldı!
Bu bölgede madencilik yapılamayacağının tescil edilmesine rağmen, yapılan ihaleyle aynı bölgede altın ve maden arama ruhsatı verildi.
Dünyanın 100 doğal ormanından biri olan Artvin’in Cerattepe Bölgesi ile Genya Dağı’nı da içine alan doğa harikası saha, ‘altın’ tehdidi altında. 2008 yılında bu alandaki madenin mühürlenerek kapanmasına ve bu bölgede madencilik yapılamayacağının tescil edilmesine rağmen, dün yapılan ihaleyle aynı bölgede altın ve maden arama ruhsatı verildi. Önceki gün Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nde yapılan ihale sonucunda, Özaltın A. Ş. şirketi, 97, 6 milyon liraya yeni ruhsatın sahibi oldu. Özaltın A. Ş. , Gebze - Orhangazi-İzmir Otoyolu’nu da yapacak olan konsorsiyumda yer alıyor. Özaltın Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Özaltın’ın doğum yeri ise Artvin’in Arhavi ilçesi. Şirket tahaahütünü yerine getiremezse, ruhsat ikinci teklif sahibi Cengiz İnşaat’ta kalacak. İki firma başka taahhüt işlerinde ise ortaklık yürütüyorlar.
Artvin Cerattepe’de iki ruhsat alanında yapılmak istenen madencilik faaliyeti mahkeme kararıyla 24 Ekim 2008’de iptal edildi. Ancak 24 Haziran 2010’da yürürlüğe giren Yeni Maden Kanunu ile Hükümet, Türkiye genelinde olduğu gibi Cerattepe’de de yeniden maden aramak için ihale yoluyla ruhsatlandırmanın yolunu açtı. Maden sahası, daha önce ruhsatı iptal edilen 205 hektarlık Cerattepe ile 4156 hektarlık Genya Dağı dahil şehrin üst mahallelerini kapsayan bölümünden oluşuyor. Bu bölge Artvin’in içme suyu kaynaklarının önemli bir kısmını da içine alıyor. İki alanın ruhsatı da mahkeme tarafından bu bölgede, içme suyu kaynakları ve heyelan bölgesi olması nedeniyle maden arama faaliyeti yapılamayacağı gerekçesiyle iptal edilmişti. ” İfadelerine yer verdi.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 16.01.2013 tarihinde Tolga Gül tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle