Son zamanlarda yaşanan terör olaylarına karşı toplumun duyarsızlaştığını iddia eden Nizamettin Torun yazında şunları dile getirdi.
Aziz Milletim. Çok uzun zamandır derin uykulardasın. Ve hiçbir şeyin senin uykunu bölmesine izin vermeme konusunda da kararlısın. Hatırla; Habur'da, PKK'lı teröristleri karşılama töreninde çalınan davul zurna sesleri sana ninni gibi gelmişti.
Oslo'da teröristlerle yapılan görüşme ve mutabakatını rüyanda macera filmleri gibi izledin. PKK'lı katillerle sözde milletvekillerinin basın önünde kucaklaşıp öpüşmelerini muhabbet gösterisi ne yordun. Belli ki, Öcalan denen bebek katilinin Kandil'le mektuplaşmasını hasret gidermeye ve İmralı canisinin ara sıra İmralı'yı terk etmesini, katilin can sıkıntısına bağladın!
Şehit sayısı günde 10'a çıktığında gözünü kırpar gibi oluyor, sonra tekrar derin uykulara dalıyorsun. Birileri ninni söyledikçe uykun derinleşiyor: Teröristler çok sıkıştı, PKK'nın sonu geldi, bu eylemler onların son çırpınışları. Sen en az 20 sene önce de bu sözleri duymuştun ama şimdi ilk defa duymuş gibi dinliyorsun.
Bak, Beytüşşebap'ta bayrak dedikleri o çaputları askeri aracın üzerine astılar ve uzun süre kimse indiremedi. PKK leşleri geçerken askeri lojmandaki Türk bayraklarını indirttiler. Biraz uyanabilseydin, bayrak indirilirken bir kişinin, "Hah şöyle indir. . . Diğerini de al. . . Yürüüüü. . . " diye seslendiğini de duyardın. Dediklerine bakılırsa, "bizi oyuna getirmeye çalışmışlar" ve biz Türk bayrağını indirerek oyunu bozmuşuz!
Ey aziz milletim! Varsa yoksa Suriye'deki insan hakları ihlalleri. . Senin uykuların kaçıran işte bu. . Nasıl üzülmeyesin? Suriye'de insan hakları çiğneniyor, insanlar öldürülüyor. İyi ki, Türkiye'de böyle şeyler olmuyor!
Bir de, bazılarının her gün diline doladığı Suriyeli sığınmacılar için kurulan kamplar var. Bilirsin içinde yok, yok. . Suriye'den kaçan generallerin bulunduğu kamplara yaklaşmak yasak! Eğer resimleri basına sızarsa Suriye bunların ordudan firar ettiğini anlarmış. Demek ki Suriye yönetimi kaçan generallerinin kaçtıklarına resimlerini görmeden inanmıyor.
Ey milletim! Birkaç Mehmet daha şehit düştü! Birkaç Mehmet daha yaralandı! Sen düşünme, sen rahat ol, sen sağ ol!
Rahatsız ettiysem özür dilerim. Ama son tahlilde, suyunun iyice ısındığını ve pişmek üzere olduğunu âcizane olarak hatırlatmak istedim.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 10.09.2012 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle