Rize İdare Mahkemesi, Eski Başbakanlardan Ve Rize Bağımsız Milletvekili Mesut Yılmaz İle Devlet Bakanı Ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı'nın Da Memleketi Olan Senoz Vadisi Üzerindeki İki Ayrı Hes Projesi İçin Ayrı Ayrı yürütmeyi Durdurma' Kararı Verdi.
Rize İdare Mahkemesi'nin, Rize'nin Çayeli ilçesine bağlı 46 kilometrelik Senoz Vadisi üzerinde yapılması planlanan 2 hidroelektrik santrali (HES) projesine verilen ÇED Olumlu' kararı için Yürütmeyi Durdurma' kararı verdiği bildirildi.
Senoz Derneği tarafından Rize İdare Mahkemesi'nde açılan davada, Çayeli'ne bağlı Senoz Vadisi'nde yapımı planlanan Melikom ve Uzundere2 HES projeleri için Çevre ve Orman Bakanlığı'nın verdiği ÇED Olumlu' kararının yürütmesini durdurdu. Bu karar, daha önce iki kez yürütmeyi durdurma ve iptal kararı verilen Uzundere2 HES projesi için 3. durdurma kararı oldu.
Bu proje için bakanlık ilk olarak 2006 yılında ÇED Gerekli Değildir Raporu' verdi. Senoz Vadisi köylülerinin başvurusu üzerine Rize İdare Mahkemesi, önce yürütmeyi durdurma', ardından da iptal' kararı verdi. Bunun üzerine, 2009 yılında Rize Çevre ve Orman Müdürlüğü'ne yeniden başvuran firmaya bu kez, ÇED Olumlu' raporu verildi. Bu gelişme üzerine açılan davada da mahkeme yürütmeyi durdurdu ve ÇED raporunu iptal etti.
Mahkemenin, 2 kez yürütmeyi durdurma ve iptal kararına rağmen firma HES inşaatını bitirdi ve santrali elektrik üretimine hazır hale getirdi. Elektrik üretimine geçemeyen santral için şirket bu kez Çevre ve Orman Bakanlığı'na başvurdu. Bakanlık, geçen 24 Şubat tarihinde, 'ÇED Olumlu' kararı verdiğini duyurdu. Bunun üzerine Senoz Derneği'nin açtığı 3'üncü davada da mahkeme 3. kez yürütmeyi durdurma kararı vermiş oldu.
Vadinin aynı zamanda eski Başbakanlardan ve Rize Bağımsız Milletvekili Mesut Yılmaz ile şimdiki Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı ve aynı zamanda AKP'nin Rize 1. sıra milletvekili adayı Hayati Yazıcı'nın da memleketi olduğuna dikkat çeken Derelerin Kardeşliği Platformu Dönem Sözcüsü Ömer Şan, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye genelinde öncelikle Rize olmak üzere yapılması planlanan HES projelerine karşı hukuki mücadelelerinin devam ettiğini belirtti.
Rize'nin Çayeli ilçesine bağlı Senoz Vadisi'nde yapımı planlanan Melikom ve Uzundere2 Regülâtörü ve HES projelerinin ÇED Olumlu' raporları hakkında, Senoz Derneği tarafından, Avukat Münir Yazıcı aracılığıyla Rize İdare Mahkemesinde açılan iptal ve yürütmenin durdurulması' davalarının sonuçlandığını ifade eden Şan, şunları kaydetti: "Rize İdare Mahkemesi, bu HES projelerine verilen 'ÇED olumlu' kararları için yürütmeyi durdurma kararı verdi. Verilen bu son kararlarla Senoz Vadisi'nde yapılması planlanan 14 ayrı HES projesi için açılan 10 ayrı davanın tamamında yürütmeyi durdurma kararı verilmiş oldu. Uzundere2 Regülâtörü ve HES projesi için üçüncü kez yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir. Mahkemenin verdiği her yürütmeyi durdurma kararından sonra, mahkeme kararını etkisiz kılmaya dönük, yandan dolanma yöntemleriyle yeniden tanzim edilen proje tanıtım dosyaları ilgili bakanlıkça onaylanmıştır. Bu şekilde 3 kez işlem tesis edilmiştir ve her 3 işlem de mahkemece durdurulmuştur. Senoz Vadisi'nin doğasında akıl almaz bir yıkımla yürütülmek istenen bu projeye ilişkin işlemler baştan sona yasa dışıdır. Firmanın 4 yıldır kesintili olarak bölgede yapmış olduğu inşaat faaliyetleri tam anlamıyla bir doğa katliamıdır. "
Senoz Vadisi'ne Yeniden SİT Olma Umudu Doğmuştu!
Şan, yaklaşık 46 kilometrelik vadinin Doğal SİT Alanı ilan edilmesi için bölgedeki 12 köyden 11 köy muhtarının 26 Haziran 2008 tarihinde Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'na başvuruda bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti: "Koruma Kurulu açıkladığı nihai kararında Taşocakları ve HES çalışmalarının vadiyi olumsuz etkilediği için Doğal SİT olmayı gerektiren özelliklerini yitirdiği' gerekçesiyle Senoz Vadisi'nin Doğal SİT Alanı ilan edilmesi isteğini reddetmişti. Bu kararı HES'lerin çevreye, doğaya, sosyal, kültürel ve tarihi değerlerle doğal yaşam alanlarına geri dönüşümsüz zararlar verdiğinin kanıtı ve resmi belgesi olarak değerlendirmiştik. Ancak, Senoz halkı kararı kabul etmeyerek söz konusu kararın yürütmesinin durdurulması için Rize İdare Mahkemesinde yeni bir dava açmıştı. Rize İdare Mahkemesi kararın yürütmesini yeterli araştırma ve incelemeye dayanmadan kararların alınması, kültürel değerler üzerinde geri dönülmez ve telafisi mümkün olmayan zararlar yaratacağından, bu kararları alan karar vericiler hakkında da hukuki ve cezai sorumluluklar doğuracağı' gerekçesiyle durdurdu. "
Bölge halkı olarak yeniden Senoz Vadisi'nin Doğal SİT Alanı ilan edilmesi için Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'na başvuruda bulunduklarını ifade eden Şan, Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun yine aynı yönde karar vereceğinden endişe ettiklerini, ancak müracaat edebilecekleri başka bir kurul olmadığını kaydetti.
Şan, inceleme yapılıncaya kadar vadinin tamamen bozulmasından endişe duyduklarını, bir an önce yöre insanının beklentilerine cevap verilmesini beklediklerini kaydetti.
Bakanlığının Hukuk Tanımaz Anlayışını Kınıyoruz'
Senoz Derneği Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve davanın avukatı Münir Yazıcı ise, Senoz Vadisi'nde yürüttükleri doğa koruma mücadelesinde 5. yıla girdiklerini ve bu sürede açtıkları 10 ayrı davanın tümünde lehlerine karar çıktığını belirtti. Yazıcı, kuruluş yasasında amacı çevreyi korumak ve geliştirmek olan Çevre ve Orman Bakanlığı'nın, bu ısrarıyla, ne kuruluş yasası, ne yönetmelik, ne de çağın doğa koruma anlayışı ve mahkeme kararlarına uymadığını anlatırken şöyle dedi: "Çevre ve Orman Bakanlığı'nın bu hukuk tanımaz anlayışını kınıyoruz. Senoz doğasında akıl almaz bir yıkımla yürütülmek istenen projelere ilişkin işlemler baştan sona yasa dışıdır, hukuk dışıdır. Firmanın 4 yıldır kesintili olarak bölgede yapmış olduğu inşat faaliyetleri tam anlamıyla bir doğa katliamıdır. Bu hukuksuzluk içersinde işini yürütmeye çalışan firma yetkilileri en son geldiğimiz aşamada çizmeyi aşmışlardır. Para güçleri ile bölge insanını birbirine düşürmenin peşindedirler. Geçen günlerde 'güvenlikçi' adı altında yanlarında çalıştırdıkları yine bölgemizden kişililerle birlikte Çataldere Köyü'nden 2 gence saldırarak darp etmişlerdir. Bu yeni planları ile akılları sıra bölge insanını birbirine düşman hale getirip işlerini yürütebileceklerini sanmaktadırlar. Bu duruma zemin hazırlayan firma yetkililerine bir çift sözümüz var. 'Böl, parçala, yönet' yöntemini bölge insanı çok iyi bilmektedir. Tarih boyunca bu tuzak buralarda hiç kimseye bir fayda getirmemiştir. Niyetlenenlerin hevesleri kursaklarında kalmıştır. Yazmış olduğunuz senaryonuzda bölge gençlerini figüran olarak oynatamayacaksınız. Bölge insanı, planlarınızı bozacak zekâ ve izan'a sahiptirler. Senoz Deresinin suyu, kazdığınız çukurları elbette dolduracaktır. Senozlu gençler bu vadide gözü kapalı olarak tek ayağını bile çukura düşürmeden yol almayı çok iyi bilirler. Dikkat edin, kazdığınız çukurlara 2 ayağınızla düşebilirsiniz. "
Kamu düzenini sağlamakla görevli olan yetkililere de seslenen Yazıcı, "Bu hukuk dışı uygulamaya nasıl seyirci kalabilirsiniz? Bu duruma gerektiği şekliyle derhal müdahale edin. Hak ve hukuku kimler tesis edecekse, görevlerini eksiksiz yapsın. Herkes aklını başına alsın. Herkes hukuka uygun davransın. Birileri, Senoz doğasını ve bu doğayı var eden suları hiçbir çevre koruma anlayışı gözetmeden birilerine rant sağlamak üzere peşkeş çekmeye ne kadar kararlı ise, bilinsin ki biz Senozlular da yaşam alanımız olan Senoz doğasını, misli ile korumaya kararlıyız" diye konuştu.
Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 23.05.2011 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Önemli Notlar:
1. Hopam®.com sayfalarında yayınlanan yazılardaki fikirler, yorumlar ve görüşler, Hopa'da yaşayan insanları, Hopa'nın herhangi bir kamuya ait veya özel bölümünü ya da idari yapısını, herhangi bir etnik/politik gurubu, veya diğer ilgili hiçbir özel/tüzel kişiliğini hiçbir şekilde bağlamamaktadır.
2. Sitemiz rengini doğadan aldığından bünyesinde sürekli evrimsel bir değişim ve dönüşüm hali barındırır.
3. Sitede yayımlanan tüm içerik, kısmen ya da tamamen kopyalanarak başka bir yerde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Bunun için gerekli ve yeterli koşul, söz konusu içeriği sitemize ekleyen kullanıcının bu doğrultuda izin vermiş olmasıdır.
4. Üyelerimizin, ekledikleri her türlü içerik hakkında sorumlu olduklarını varsaymaktayız. Takip et: @hopam
Tweetle