Hopa Atatürkçü Düşünce Derneğinden Panel

01/09/2010 10:14

Hopa Add Tarafından Düzenlenen Panele Konuşmacı Olarak Katılan Galatasaray Üniversitesi Ceza Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ümit Kocasakal "Akp Tarafından Yapılmak İstenen Anayasa Değişikliğinin Bu Haliyle Türkiye İçin Bir Felaket Olduğunu" Söyledi.

Haber: Hayati Akbaş

Hopa'da kuruluş çalışmaları tamamlanarak faaliyetlerine başlayan Atatürkçü Düşünce Derneği Hopa Şubesi ilk etkinlik olarak Hukuk ve Anayasa değişikliği konulu bir panel düzenledi.

Hopa'da yeni Emre Düğün salonunda düzenlenen panelin konuşmacısı olarak da Galatasaray Üniversitesi, Hukuk Fakültesi Ceza hukuku anabilim dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Ümit Kocasakal'da konuyla ilgili düşüncelerini paneli izleyenlerle paylaştı.

Artvin Milletvekili Metin Arifağaoğlu, 22 dönem Milletvekili Yüksel Corbacıoğlu, Hopa Belediye Başkanı Turan Kasımoğlu, Kemalpaşa Belediye Başkanı Yalçın Emiralioğlu, ADD Karadeniz Bölge Temsilcisi Bora Mutlu, Artvin ADD İl Başkanı Ahmet Biber, Artvin CHP İl Başkanı Av. Uğur Bayratutan, Hopa CHP İlçe Başkanı Fehmi Ustabaş, Ankara Artvin Kültür Ve yardımlaşma derneği başkanı Gürbüz Akyüz, Hopa ADD Başkanı Dr. Selahattin Gül, Rize İl Başkanı Ömer Toprak ve ilçe başkan ve yönetim kurulu üyeleri ile Borçka ve Arhavi ADD Şube Başkanları, Cumhuriyet Kadınları Derneği Arhavi Şube başkanı Belgin Lakerta ve çok sayıda dinleyicinin izlediği panele gösterilen ilgi dernek yöneticilerini sevindirdi.

Saygı duruşu ve İstiklal marşının okunması ile başlayan panelin açılış konuşmasını Hasan Bilgin yaptı. Saha sonra Hopa ADD Başkanı Dr. Selahattin Gül bir konuşma yaparak bütün katılımcılara Hoş geldiniz dedi. Gül konuşmasında ülkenin çok zor bir dönemden geçtiğini ifade ederek Dikta özlemcilerinin kendilerinin yargılanmasının yolunu kapatmak için dayattıkları Referandum aldatmacasına Türk halkının karşı çıkacağını ifade etti. Sivil dikta özlemcisi iktidarın kendine muhalif olan güçleri, aydınları çeşitli yöntemlerle susturmaya çalıştığını ifade ederek bu gidişata dur demek için 12 Eylül'de sandıklarda Hayırdan yana oy kullanacaklarını ifade etti.

Galatasaray Üniversitesi, Hukuk Fakültesi Ceza hukuku anabilim dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Ümit Kocasakal'da bir buçuk saati aşan konuşmasında Anayasa mahkemesinin kendini inkâr edercesine verdiği kararın bir çılgınlık olduğunu, sivil dikta özlemcilerinin bu kararla önlerinin açıldığını ifade etti. Kocasakal kendisinin Ceza hukukçusu olduğunu, konuşması gerekenlerin konuşmadığı için kendisini konuşmak mecburiyetinde olduğunu hissettiğini ifade ederek, "Hukukun H'sinden anlamayan bir sürü Cahil hukuk adına konuşarak ahkâm kesiyorlar. Kusura bakmasınlar ben böyle ortamda yan getirip oturamam, elbette konuşacağım ve elbette adı siyasetse siyasette yapacağım ama şunun da bilinmesini istiyorum. Aslında ben siyaset yapmıyorum. Ben Türkiye Cumhuriyeti Devletinden, Laiklikten, Demokrasiden, Hukuk devletinden ve Üniter yapıdan yana tavır koyduğum için bu eleştirilerle karşı karşı karşıya kalıyorum. Evet, ben yukarıda yazdıklarımdan dolayı tarafım.

Bugün basit bir mantıkla Bu anayasa değişikliğine Evet oyu verin diyerek destekleyenlere bakalım. Pensilvanya evet diyor, ABD evet diyor, Bugüne kadar ikiyüzlü tavır takınarak Türkiye'yi oyalayan AB evet diyor ve bu tarafta da BDP evet diyor. Kimse Boykot falan diye kimseyi kandırmasın. BDP de evet diyor. İşte karşınızda Türkiye'nin Üniter yapısını bozarak Özerk federasyon kurmak isteyen güçler. Bundan basit bir anlatım olurmu. 12 Eylülde sandıklardan Evet çıkarsa hiç kuşkunuz olmasın Federasyon ve Özerklik tanıma anlamında da ellerinde değişiklik isteyen yasa tasarıları da hazır bunların.

Bu iktidar 8 yıllık görev sürtesi içinde 22 defa İhale kanunu değiştirdi. Her değişiklikle 80 yıllık Türkiye Cumhuriyetinin birikimi olan sanayimiz, fabrikalarımız yandaşlara peşkeş çekildi. İyi takip edin büyük ihalelere giren sayısı 6 kişi ve 6 yandaş gruptur. Bunlar kendi burjuvazisini, kendi zenginini yarattı bu yolla. Şimdi kendilerini bir taraftan yasal güvence altına almak için Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nu yandaş yapmak için bu tezgâhı kurdular. Şimdi kendi devletlerini kurmak istiyorlar.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti yasama, Yürütme ve yargı ergi üzerine kuruludur ve Kuvvetler ayrılığı ilkesi esastır. Ama bu iktidar şimdi yasama ve yürütmenin ardından yargıyı da ele geçirerek Kuvvetler ayrılığı değil, kuvvetler aynılığı esası için uğraşmaktadır. Kimse kursa bakmasın bunun adı diktatörlüktür, bunun adı Faşizmdir. " dedi.

Galatasaray Üniversitesi, Hukuk Fakültesi Ceza hukuku anabilim dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Ümit Kocasakal konuşmasına değiştirilmek istenen Anayasa maddelerine de değindi ve "Sevgili arkadaşlar 12 Eylül Anayasasını 5 kişi hazırlamıştı. Bugünkü Anayasa değişiklik maddelerini tek kişi hazırlamıştır. Bu Anayasa değişikliği parti anayasa değişikliğidir. O kadar sinsi bir hazırlanış vardır ki bu değişikliklerde inanın var olan haklar bile elden gitmektedir. Her maddenin altında bir tuzak vardır. Memura grevli toplu sözleşme hakkı vereceğiz diyorlar sonra uzlaştırma kurulu kararı kesindir diyorlar. Türk ceza kanunda var olan tüm müeyyideler mevcuttur ama bunlar var olanları sanki yeni bir değişiklik yapıyoruz diyerek yalan söyleyerek halkın gözünü boyamaya çalışmaktadırlar.

Anayasa Mahkemesinin iptal edeceğini bile yasa çıkartılar, sonra da mağdur olduk edebiyatı yaparak Anayasa mahkemesine saldırdılar. Yargı Türk Milleti adına karar verir, bunlar biz de o zaman halka gideriz dediler. Devletin temel kurumları ile çatışma içine girdiler. Bağımsız hesap soran bir yargı istemiyor bunlar, denetlenmek de istemiyorlar. O zaman engeller bir bir ortadan kaldırılmalı dediler ve işte adım atıyorlar. Bunun adı diktatörlük bunun adı faşizm değilde nedir. Hiçbir demokraside sınırsız yetki yoktur sevgili arkadaşlar.

Bu anayasa değişikliği dışarıdan Türkiye'ye dayatılan bir anayasa değişikliğidir. 2008 yılında ABD İnsan hakları komisyonu raporunda Türkiye'de Anayasa değişititlmelidir diye yazıyor. Bugün yapılanda bunun uzantısıdır.

Anayasa değişikliğinin Anayasa Mahkemesinde kabulü ile hasta komaya girmiştir. Şimdi 12 Eylülde yapılacak Referandum ile ya hasta Hayır denilerek yaşama döndürülecek, ya da fişi çekilerek ölüme gönderilecektir. Bu Anayasa değişikliğinde Evet demek hırsızlıkların, yolsuzlukların, ülkenin federasyonlara bölünmesinin yolunu açmak içinde evet demek anlamına gelmektedir. Ülkeyi Küresel sermayeye peşkeş çekmemek için bu anayasa değişikliğine tüm gücümüzle hayır demeliyiz" dedi.

Kocasakal konuşmasının son bölümünde solculara da değinerek "Son dönemlerde Genetiği bozulmuş bir solcu tipi gelişti. 12 Eylülle hesaplaşma yalanına sarılarak bu değişikliğe evet diyeceklermiş. Ben bunlara Genetiği bozulmuş solcular tabiri taktım. Hala yukarıda anlatmaya çalıştığım bunların bilinçaltı hedeflerini anlamayan, anlamamak için direnen bu insanlar sandık başına gittiklerinde ümit ediyorum ki akılları başlarına gelir ve biz ne yapıyoruz diyerek kendi kendilerine sorarlar. Son söz olarak 12 Eylül'deki Hayır kararı Türkiye'nin hayat suyu olacaktır. Ülkemizi seviyoruz. "dedi.

Kocasakal konuşmasının sonunda uzun süre ayakta alkışlandı.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 01.09.2010 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.