Artvin’de ‘biyokaçakçılıkla Mücadele Eğitimi’ Tamamlandı

04/05/2017 08:12


Haber: Hayati Akbaş







Artvin Çoruh Üniversitesi ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı Artvin Şubesi tarafından organize edilen ‘Biyokaçakçılıkla Mücadele’ eğitimi Artvin Çoruh Üniversitesi Nihat Gökyiğit Kongre ve Kültür Merkezinde tamamlandı.

Eğitime Artvin Vali Yardımcısı Ertuğrul Örnek, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü Yunus Aydemir, Orman Fakültesi Dekanı Prof Dr. Zafer Ölmez, Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Özgür Eminağaoğlu, Doç. Dr. Temel Göktürk, Yrd. Doç. Dr. Sevim İnanç ve vatandaşlar katıldı.

Saygı duruşu ve istiklal marşı ile başlayan programda ilk olarak sunumunu yapmak üzere Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. Özgür Eminağaoğlu kürsüye çıktı.

Eminağaoğlu, “Artvin’de Bitki Kaçakçılığı” adlı sunumunu yaptı. Eminağaoğlu sunumunda şunlara değindi: “Özellikle Valilik makamınca koordinene edilen bu toplantılar zinciri Doğa Koruma Milli Parkalar şube Müdürlüğü’nün de organizasyonuyla önce Borçka, Murgul daha sonra Arhavi, Hopa ve devamında da Ardanuç, Şavşat ve Yusufeli ilçelerinde gerçekleştirildi. İlçelerde gerçekleştirilen programlarda katılım oldukça yüksekti. İlimiz adına böyle bir programın düzenlenmesi oldukça sevindirici.

İlimiz oldukça önemli bir konuma sahip bilimsel özellikler açısından çünkü dünyada bulunan 3 önemli iklim tipine sahip. Karasal, Akdeniz ve Örsenik iklim dediğimiz bu iklim tiplerini Artvin kendi bünyesinde barındırıyor. Bitkiler iklim tiplerinin değişimine göre kendilerine yayılış alanı bulabiliyorlar. 3 farklı iklim tipi olan bir ilde de 3 farklı iklim tipini tercih eden bitkilerin bir arada bulunma olanağı mevcut oluyor dolayısıyla Artvin bitkilerin bu şekilde yayılış gösterdiği bir il.

Yine sizlerde bilirsiniz ki köyden yaylaya doğru yürüdüğünüz de tür değişimi söz konusudur. Köyden yaylaya gittikçe yükselti değiştikçe bitkilerinde değiştiğini görürsünüz. Artvin’e bakıyoruz deniz seviyesinden 3 Bin 900 metreye kadar yükselti farkına sahip. Yükselti farkı ne kadar çok ise, tür çeşitliliği de o kadar fazla olacaktır.

Sulak alanlar habitat ne kadar değişkenlik gösterirse oradaki bitki tür çeşitliliği de bundan o kadar olumlu etkilenecektir. Artvin’de sulak alanları olan oldukça zengin bir il. Buzul göller de Artvin’e oldukça zenginlik katıyor. Borçka’da bulunan Yıldız Gölü belki de bölgenin en büyük buzul gölü. Bulunduğu bölgedeki bitkisel tür çeşitliği de oldukça farklı.

Bölgemizde birçok Karadeniz ilinde bulunmayan vadilerde çok. Artvin de yine sulak alanlar da çok. Fanusik zenginlikte çok ilimizde. Yine bakıyoruz Artvin bir şelaleler kenti. Yine şelalelerde kendine has bitki örtüsünü barındıran değişik bir habitat. Artvin Türkiye’nin en zengin en çok şelalelerinin olduğu il.

Artvin’de jeolojik yapısındaki çeşitlilik de söz konusu. Şavşat’ta Peri Bacaları mevcut. Toprak çeşitlilikleri ilçeden ilçeye de çeşitlilik gösteriyor. Bitkinin var olduğu ortam toprak olduğunu göre bitkilerde o kadar çeşitlilik gösteriyor.

Artvin’de yaylacılık geleneği bir yönüyle bitkisel tür çeşitliliğini olumlu etkilerken bilinçsiz otlatma ve yüksek dağ çayırlarının bilinçsiz kullanımı bazen olumsuz faktörler arasında yer alıyor.

Artvin’de nadir türlerinde sayısı çok. 198 türümüz endemik. Endemik tür dediğimiz; eğer bir bitki hayvan ya da her hangi bir canlı türüne ya da bir bölgeye aitse o tanımlanan bölge dışında yoksa bulunmuyorsa o bitki o bölge için endemiktir. Yani bitki Türkiye içim endemiktir diyorsanız o bitki Türkiye’nin endemik bitkisidir. Diğer hiçbir ülkede yoktur. Bizimde Artvin ilinde yaklaşık 198 endemik bitki türümüz endemik. 500’e yakında yok olmaya karşı karşıya olan tür vardır. Bunlar oldukça önemli rakamlar. Bölgedeki bitkilerin 372 türü de bilimsel özellik gösteriyor.

Türkiye’nin tıbbı aromatik özellik gösteren bitki sayısı 500 civarında. Yarısından fazlası da Artvin de dağılış gösteriyor. Dolayısıyla Artvin ticari değeri ile de oldukça önemli konumda.

Artvin’in bitkisel zenginliğini ülkelerle de kıyaslayabiliriz. Polonya, İngiltere, Hollanda, İzlanda gibi ülkelerden bitki tür sayımız fazla. Tabii ki de bitki kaçakçılığı yapacak kişiler bitki türünün fazla olduğu yerlere gelir. Ve bizimde tür sayımızın fazla olması Artvin’i hedef noktası olmaya taşımaktadır. Artvin 2 Bin 700 bitki ile birinci sırada. İkincisi Antalya üçüncüsü de İstanbul. Bitkisel tür sayısı fazla, nadir bitkiler çok. Türkiye’nin bitkilerinin korunması lazım. Uluslararası sözleşmeler var. Bunlardan en önemlilerinden biriside Berlin Sözleşmesi. Yani siz doğadaki bitki türlerinden istediğiniz şekilde yararlanamayıp istediğiniz şekilde ticaret yapamıyorsunuz. Uluslararası sözleşmelere tabiisiniz ve ona göre de bitkileri yaşadığı ortamlarda korumanız gerekiyor. Bu sözleşme kapsamında Artvin’de 6 tür bu kapsamın içinde yer alıyor. Likapa, Moçvi ya da Ayı Üzümü dediğimiz tür bu tür sözleşme kapsamına giriyor. Orkideler de yer alıyor Artvin’de ve tamamı ticarette uluslararası sözleşmeye tabi olan bitkilerdir. Kardelenler de bu Türkiye’deki türlerinin yarısından fazlasının ilimizde bulunması çok önemli. Bölgemizde 3 farklı iklim tipini barındıran ilimizde Akdeniz iklimine özgü bitkiler de Çoruh Vadisi’nde yayılış göstermiştir. 144 tane bitki alanı teşhis edilmiştir. Bunlardan 4 tanesi Artvin’den. Bunlar da uluslararası açısından ilimize önemli bir değer katmaktadır.

Ülkemizde 40 milli parktan Artvin’de tanımlanmıştır. Tabiat parkları Türkiye’de 203 tanedir. Artvin’de 2 tanesi Artvin’de tanımlanmıştır. Nar, kiraz bu bölgenin en değerli bitkileridir. Ama bakıyorsunuz Akasya dikiyoruz. Bu konularda çok önemli. ” dedi.

Ardından ‘Artvin’de Hayvan Kaçakçılığı’ adlı sunumunu için kürsüye Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim üyeleri Doç. Dr. Temel Göktürk geldi.

Göktürk sunumunda şunları ifade etti; “Ülkemizin zenginliğinden bahsedecek olursak bitki çeşitliliği ne kadar zenginse beraberinde hayvan zenginliğini de getirmekte. Ne kadar bir alanda zengin olursak o kadar diğer alanda zenginliğimizi arttırmaktayız. Bir insanın zenginliği cebindeki parası, villası, arabasıyla ölçülerken ülkelerin zenginliklerinde ise bitkisel ve fauna zenginliği yer alır. Özellikle bizim ülkemizin genel yapısı itibari ile baktığımız zaman, bir Avrupa geçiş alanı ve bu Avrupa geçiş alanında oldukça fazla memeli hayvanın yaşadığını görmekteyiz. 160 türün üzerinde memeli hayvanımızın bu alan üzerimde yaşadığını dikkate alırsak bu sayıya Avrupa yetişememektedir. Avrupa’nın bir çok ülkesinde ülkemizdeki memeli hayvan sayısının kat kat altında bir sayı söz konusudur. Bunun yanı sıra tabiki Türkiye’nin kuş türleri de oldukça zengindir. 4 tarafımız denizlerle çevrili, göllerimiz, derelerimiz olduğundan dolayı su kuşu türleri sayımızda oldukça fazladır. Bunun yanında yırtıcı kuşlardan yana da ülkemiz zenginlik kazanmıştır. Özellikle de bu zenginliğin ana faktörleri arasında ülkemizin göç yolları üzerinde olması yer almaktadır.

Baktığımız zaman keklik, kınalı keklik Yusufeli’nin çok güzel kuş türleri ve bu türler koruma altında, avlanmaları da yasak. Oldukça narin yapıları ile insanların dikkatini çeken türlerden bazıları. Yine bölgemizde yılan kartalı ve atmaca da mevcut. Atmacacılık bizim yöremizde, özellikle sahil kesimdeki ilçelerimizde spor aktivitesi olarak değerlendirilmekte. Bir çok derneği mevcut. İnsanlarımız atmaca besleyerek hem bir aktivite yapmış oluyor hem de kuşları korumuş oluyor. Bu kuşların bir özelliği daha var, doğadaki böceklerle beslendikleri için böcek popülasyonunu arttırıyor ve zararlı böceklerden de bizleri korumuş oluyor.

İlimiz sürüngen hayvanlar bakımından da oldukça zengin. İlimizde 33 adet sürüngen hayvan olduğunu ifade edelim. Sürüngen türlerine bakacak olursak yılanlar 8 yılan türü ile Artvin’i temsil etmekte. Böcekler türünden örnek verecek olursak, Artvin’de 192 tür kelebek olmakla beraber yüzlerce tür böcek yaşamakta. Bu böcekler ise doğanın tozlayıcı canlıları olarak karşımıza çıkıyor.

Şimdi bu kadar zenginliklerimiz var buz enginliğimizde biyokaçakçıların iştahını kabartmakta. Yer yer ülkemize gelerek bu hayvan türlerinin alınıp kaçırılmasını gerçekleştirmeler ve girişimler oluyor. Hayvan kaçakçılığı denildiği zaman dünyada ki durumu özetleyecek olursak 13 binin üzerinde memeliler, kuşlar, sürüngenlerin ticareti konu ediliyor. Yani para kazanmak dediğimiz olay gerçekleştirilebiliyor” ifadelerine yer verdi.

Son olarak sunumunu yapan Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Yrd. Doç. Dr. Sevim İnanç; “Eskiden sadece yakacak odun olarak baktığımız ormanlarımız şuanda hastalıkların tedavisinde başı çekiyor. Çok güzel değerlere sahibiz değerlere sahibiz, bu zenginlikleri korumak içinde yasal mevzuatın olması gerekiyor. Bu anlamda yerel halkın desteği çok önemli. 24 saat o kaynaklarla iç içe yaşayan halk, bu halkın bilinç noktasındaki farkında lığı bizle için çok önemli. Bizim burada amacımız yerel halka sahip olduğu güzellikleri biliyorlar ama hatırlatmak.

Bu güzelliklerin sadece doğada kalmasından ziyade, ne kadar çok zenginliğimiz ama dünyada en ucuz şey ham madde. Önemli olan bunları işleyebilecek potansiyele sahip olmamız ve bunu ekonomiye kazandırmamızdı.

Doğal kaynakları öncelikle korumalıyız, arttırmalıyız ve bu kaynaklardan ekonomik olarak faydalanmalıyız.

Envanter çalışmalarımızı çok iyi yapmalıyız. Artvin’de 2 bin 727 tane bitkimiz var, ekonomik olarak öne çıkanlar hangileri durum analizi bunların bir an önce yapılmalı.

Dünya değişiyor insanların istekleri talepleri değişiyor. Eskiden sadece yakacak odun olarak baktığımız ormanlarımız şuanda bize çok daha farklı toprak tutmadan erozyonu önlemeye, son yıllarda özellikle hastalıkların tedavisinde en önemeli başvurulan kaynak bitkisel kaynak olarak biliyor.

Görüyoruz ki savaşlar artık cephede olmuyor. Karşı Karşıya sadece silahla yapılmıyor. Biyolojik kimyasal savaşlardan da bahsediyoruz. İnsanların bir ülkeye giderek o ülkenin zenginliğini alıp getirmesi ona karşı bir takımprojektörler üreterek o canlıyı yok ede bildiğini göre biliyoruz” dedi

Programın Artvin Vali Yardımcısı Ertuğrul Örnek, Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim üyeleri Prof. Dr. Özgür Eminağaoğlu, Doç. Dr. Temel Göktürk, Yrd. Doç. Dr. Sevim İnanç’a plakettakdimiyle son buldu.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 04.05.2017 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Benzer Haberler
Benzer içerik bulunamadı.


En Çok Okunan Yaşam Haberleri
 » Hopa Belediye Başkanı Seçilen Utku...
 » Artvin’i Yasa Boğan Ölüm...
 » Turgay Ataselim Teşekkür Mesajı Yay...
 » Bilgehan Erdem Hem Ziyaret Ediyor H...
 » Hopa Belediyesi Geleneği Devam Etti...
 » Ati Utku Cihan’dan İddialı Çıkış...
 » Hopa Belediye Meclis Üyeleri Belli...
 » Nöbette Olan Kamu Görevlileri Ve Ha...
 » Ulaştırma Bakanı Hopa Yolunda İncel...
 » Hopaspor Yönetimi Kongre Kararı Ald...