Muhammed Altunal Bu Defa Kendini Anlattı

04/06/2015 10:46

Seçimlere Çok Az Bir Süre Kaldı. 2 Gün Sonra Herkes Susacak, Sandıklar Konuşacak. Bütün Adaylar Konuştu, Kendisini Anlattı.

Haber: Hayati Akbaş

Artvin’de her kesimin dikkatini çeken MHP Artvin Milletvekili 1. Sıra Adayı Av. Muhammed Altunal’ın seçim çalışmalarındaki sıcakkanlılığı, samimiyeti, söylemleri, projeleri herkesten büyük ilgi ve kabul gördü. Kısa sürede halkın en çok konuştuğu aday oldu. Arhavi’den Yusufeli’ne kadar tüm ilçeler ve köyler bize de gelsin yarışına girdi. Altunal bir milletvekili adayından çok kendi öz evladı gibi karşılandı. Gereksiz eleştiriden çok yapacağı projelerinden bahsetti. Gittiği yerlerdeki sorunları not aldı. Altunal her gittiği yerde yaptığı açıklamada özetle şunlara değindi.

“Artvin Halkını Ailem, Artvin’i De Evim Olarak Gördüm”

“Değerli ağabeylerim, ablalarım, kardeşlerim; Erken yaşta anne ve babasını kaybetmiş biri olarak Artvin halkını ailem, Artvin’i de evim olarak gördüm. Bu sevdayla büyüdüm. Ailem ve evim olan Artvin’ime hizmet edebilmek için kolları sıvadım, yola çıktım. Gördüm ki Artvin sahipsiz, Artvin yalınız, Artvin kendi evlatlarından özveri bekliyor, hizmet bekliyor, kendisine sahip çıkılmasını bekliyor. İktidar Milletvekilleri seçim beyannamelerinde, broşürlerinde Artvin’de sorunu olan köy, ilçe bırakmadıklarını söylese de gerçek tam tersidir. Yolları göstermelik yarım yamalak betonlanmış, yâda kısmen genişletilmiş. Seçim zamanında makineler köy yallarına dağıtılmış. Nereye gittiysek bize söylenen; Siz aday olmasaydınız, bu makineler gelmezdi. Biz 4 yıldır uğraşıyorduk, şimdi geldi.

“Köyler Mağdur Muhtarlar Çaresiz!”

Bu yollarda makineler varsa tamamen sizin sayenizde oldu. ”dediler. Köylerimiz mağdur, muhtarlarımız çaresiz kalmış. Su sorunu olmayan köy neredeyse yok. Getirilen su şebekeleri kalitesiz boru ve malzeme kullanımı nedeniyle kısa sürede devre dışı kalmış. Gerek kullanılan malzeme, gerek müteahhidin işi çok kötü bir şekilde yapmış olması köylerimizi mağdur etmiş. Nereye gittiysek muhtarların adeta isyanıyla karşılaştık. Bu yüzden iktidar milletvekili her gittiği yerde tepki gördü. Oysa devletin asli görevleri arasında, Yol Su, Elektrik, sağlık ve eğitim hizmetleri yapması Anayasal zorunluluktur. Her kim iktidar olursa bunu yapmakla mükellef ve görevlidir. Yapamadığı takdirde de onu oraya taşıyan halk zamanı geldiğinde çıkarmasını bildiği gibi indirmesini de çok iyi bilir.

“Artvin’deki Hizmetlerin Çoğu Eski Orman Bakanımız Sayın Ekinci Döneminde Yapılmış”

Ben hizmet yoluna çıkarken nasıl büyük bir yükün altına girdiğimin farkındayım ve bunu bilerek yola çıktım. Artvin’e baktığımızda yapılan hizmetlerin neredeyse tamamı Sayın Hasan Ekinci döneminde yapılmış. 13 yılık AKP hükümeti ise birçoğunu kapatmış. Ne bir tane sağlık ocağı var, ne bir okul, nede devletin halkına sunduğu tek bir kurum kalmış. Daha da vahimi ise, il genelinde, yurt genelinde istihdama yönelik bir tek atölye bile açmamış. Adeta bilinçli bir şekilde gençler göçe zorlanmış. Bundan dolayı köy nüfusları azalmış. Köylerde hep yaşlın kesim kalmış. Onlar da evlat hasretiyle, merakıyla yaşıyorlar.

13 yıllık süre içinde o kadar çok büyük hatalar yapılmış ki, Vatandaş kendi yaylasına çıkamaz hale getirildi. Mera Komisyonu kurulmuş. Bu komisyon sizin yaylanızı size sormadan istediğine kiralayabiliyor. Sularımızın tamamı HES şirketlerine satılmış. Su kullanım hakkı bu şirketlere verilerek su yaşam hakkı, doğanın olmazsa olmaz parçası olmaktan çıkarılarak, ticari metaya dönüştürülmüştür. Bu tamamen bu hükümetin başlattığı halkın zararına bir projedir. HES’lerin doğaya ve yaşam alanlarına verdiği tahribatın boyutları o kadar büyük ki, her yerden feryatlar yükseliyor. Artvin’in her yerine maden ruhsatları verilmiş. Yüzlerce yıl yaşam alanı olarak kullanılan yerleşim yerleri ve araziler yok oluyor. Buna karşın, Artvin halkı için hiçbir şey yapılmamış. Hep “cek, cak” denilerek oyalanmışlar. Ama hiçbir şey yapılmamış. Yapılan her şey yarım yamalak ve göstermelik yapılmış. Bundan 5-6 yıl önce yapılmış su şebekeleri yeniden yapılacağı kendi seçim broşürlerinde yazılıyor. Yeniden trilyonlar harcanacak. Bunun parası yine cebimizden, vergilerimizden çıkacak.

“Artvin Halkı Evladı Gibi Çalışacak Bir Milletvekili Görmek İstiyor”

Artvin halkı bizden hizmet bekliyor. Artvin halkı kendisine evladı gibi samimiyetle çalışacak, çaba gösterecek bir milletvekili görmek istiyor. 13 yıllık bu iktidar maalesef bırakın asli devlet hizmetlerini, bir kişiye bile istihdam sağlayacak bir proje sunmadı. Yol, köprü, tünel asla istihdam projeleri değildir. Zaten bu yollar, önceden iyi hesaplanmamış, devasa baraj projeleriyle yok edilmedi mi?

“İstihdam Projelerimizle Geliyoruz”

Her ilçeye mutlaka istihdam sağlayacak projelerimizle geliyoruz. Gittiğimiz her yerde bunları anlattık. Artvin’i üreten, markalaştıran projelerimizle geliyoruz dedik, İçme ve Sulama suyu olmayan köylerin sorunlarını çözmek için ilk etapta çalışma başlatacağız.

Eğer suyunuz yoksa hiçbir şey yapamazsınız. Eğer bulunduğunuz yerde mutlu değilseniz, orada kalamazsınız. Köylerimizi yeniden yaşanabilir, insanı mutlu eden, üreten yaşam alanları haline getireceğiz. Bunun için projelerimiz mevcuttur. Bakın hiç kimse de istihdama yönelik bir tek proje yok. Bu da siyasetimizin nasıl kısır döngü içine girdiğinin bir kanıtıdır. Fikir üretemeyenler, proje de üretemez. Devletin asli görevlerini proje diye yazarlar.

“Oy Verirken 1. 500 TL Asgari Ücreti Vatandaşına Çok Gören Bu İktidarı Düşünün”

Ben, Artvin halkına son olarak şunu söylemek isterim; 7 Haziran’da hepimiz sandık başına gideceğiz. Oylarımızı kullanacağız. Oyunuzu kullanırken, evimizi, mahallemizi, köyümüzü, ilçemizi, ilimizi ülkemizi, geçmişimizi ve geleceğimizi düşünün. İş-Kur kapılarında 5-6 aylık asgari ücretle çalıştırılan, geleceği olmayan gençlerimizi düşünün. Kendileri her türlü israfı yaparken, çerez parası diyen, 1. 500 TL asgari ücreti vatandaşına çok gören bu iktidarı düşünün. 13 yıldır, Suyunuzu getirmeyen, yolunuza bakmayan, yaylanızı, meralarınızı elinizden alan, dünyanın en pahalı yakıtını satan, dünyanın en pahalı elektriğini satan, Barajlar kenti olduğumuz halde, çok büyük zarar gören bir il olduğumuz için özel bir düzenlemeyle ucuz elektrik kullanma hakkını tanımayan, bu hükümetin politikalarını bir kez daha düşünün.

“Cirit Düzü Hava Alanı Projesi Yeniden Gündeme Gelecek”

Bakın, 1997 yılında Orman Eski bakanımız Sayın Hasan Ekinci tarafından sunulan ve Yüksek planlama Kurulu tarafından Ciritdüzü’ne bir hava alanı yapılması kararı dönemin Bakanlar Kurulu tarafından başta dönemin Başbakanı sayın merhum Necmettin Erbakan, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller’in ve Bakanlar kurulunun imzasıyla proje kapsamına alınmış. Ancak, hükümet değişikliğiyle maalesef bu proje gerçekleştirilmemiştir. Şimdi Rize’de havaalanı yapıyorlar. Buna da Rize-Artvin Havaalanı diyorlar.

Rize ile Trabzon arası kaç kilometre ki? Bunun bize ne faydası var? Sayın Ekinci, Artvin Milletvekili Sayın Kışla’ya bu projenin gerçekleşmesi için başbakana hatırlatılmasını istemiş. Eğer söyleyemeyeceksen, ben söylerim. Dediği halde maalesef Sayın Kışla olumlu yâda olumsuz hiçbir şey söylemediğini bizzat Sayın Hasan Ekinci tarafından TV’den canlı yayında dile getirilmiştir. Biz bu projeyi yeniden gündeme getireceğiz.

“Birlikte Dertlendik Birlikte Umutlandık”

Artvin’e ve Artvin halkına hizmet etmek için yola çıktık. Seçim çalışmaları dönemi içinde gösterdiğiniz yoğun ilgiye en içten duygularımla teşekkür ediyorum. Beni bir milletvekili adayından çok evladınız olarak karşıladınız. Kapınızı, yüreğinizi açtınız. Birlikte dertlendik, birlikte umutlandık. Her karanlığın en zifiri anı aydınlığa en yakın andır. Biz birlikte bu aydınlığa çıkan yolda yürüyoruz. Benim için bana oy veren, oy vermeyen kavramı geçersiz ve gereksiz bir kavramdır. . 7 Haziran’da milletvekili seçildiğimizde bütün Artvin halkının milletvekili olacağım. Kimseyi ötelemeyeceğiz. Sorunu olan herkesin derdi benim derdim olacak. Hangi görüşten olduğu, kime oy verdiğine bakmayacağız. Bizim tek kıstasımız kimliğinde “Artvin” yazması yeterli olacaktır. Çünkü Artvin Milletvekilisiniz. Artvin’i 4 yıl süreyle en iyi şekilde temsil etme mecburiyeti vardır.

“Artvin’deki Fatma Teyzenin Derdi Derdimizdir”

Artvin’deki Fatma teyzenin derdi derdimizdir, Artvin’de yeterli sağlık hizmeti olmadığı için, üçüncü sınıf bir yol güzergâhından, komşu illere sevk edilen hastalarımızın ıstırabı ıstırabımızıdır. . Çocuğunun işsiz kalışından dolayı her gün üzülen Mehmet amcanın derdi benim derdimdir. Bugüne kadar hep “Artvin En İyisine Layıktır” sözü sadece sözde kaldı. Hep en kötüleri yapıldı. Ben Artvin’e en iyi hizmeti yapabilmek için yola çıktım. Güneş doğudan doğar dedik. Ardahan üzerinden, Şavşat’tan birlikte coşkuyla heyecanla giriş yaptık. Bugün geldiğimiz. İktidarın her türlü baskılarına rağmen, adaletsiz seçim sistemine rağmen, noktada il genelinde Artvin halkının gönlünde birinci durumdayız.

“Parti İl Ve İlçe Teşkilatlarımıza Yerel Basınımıza Çok Teşekkür Ediyorum”

Seçim çalışmaları süresince, parti il ve ilçe teşkilatlarımızın gece gündüz demeden yaptıkları çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum.

Artvin genelinde yayın yapan yerel basın organlarımıza muhalefet partilerinde haberlerine yer vererek, demokrasiye verdikleri katkılarından dolayı da en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Bu seçim 4 yıl için milletvekili belirleme seçimi olmayacak. Bu seçim ülkemizi, geçmişimizi, geleceğimizi yakından ilgilendiren çok önemli bir seçim olacak. Çağımız artık iletişim çağıdır. Herkes her şeyi çok net bir şekilde görebiliyor, anlayabiliyor ve değerlendirebiliyor.

Bu benim seçimler öncesi muhtemelen son açıklamam olacak. Mitinglerimizi de Allah’ın izniyle gerçekleştirdikten sonra son sözü söylemek üzere değerli Artvin halkına bırakacağız. Bir evladınız olarak; evim olan Artvin’e, ailem olan siz değerli Artvin halkına sözde değil, yürekten çözüm bularak hizmet etmek için emrinizdeyim. 7 Haziran seçimleri, ilimize, ülkemize, milletimize hayırlar getirmesini diliyor, Bizimle Yürü Türkiye, Bizimle Yürü Artvin, Bizimle Yürü kardeşler diyor, hepinize saygı, sevgi ve muhabbetlerimi sunuyorum” dedi.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 04.06.2015 tarihinde Hayati Akbaş tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.